"yabancı" katagorisinden terfi olma denemeleri

1K 80 105
                                    

Genç kadının şaşkınlığı tuhaf bir donukluğa sebep oldu

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Genç kadının şaşkınlığı tuhaf bir donukluğa sebep oldu. Jungkook'un gözlerinde sabitlenen gözleri baktığı yeri algılamıyordu. Zira aklının arka planında aynı caydırıcılık esası ibaresi ile kabul ediyorum onayı oradan oraya koşturuyordu. Yapılacaklar listesine yazdığı 5. maddeye tik atmanın gururunu ve sevincini kılını bile kıpırdatmadan yaşamaya çalıştı. Başardım... dedi içinden. Şeytanlık olsun ya da olmasın. Başardım! Yine bir çıkış yolu buldum! Jungkook, bakışlarındaki dalgınlığı fark ederek elini hafifçe sıktı. Dikkatini çekmeye yeterli gelmeyince diğer elini de kullanarak Nari'nin elini, elleri arasında adeta yok etti.

Teninin üzerindeki baskı ile hissettiği sıcaklık birden artınca irkilerek bulunduğu zamana geri döndü. Jungkook'un baş parmağı usulca elinin üstünde geziniyordu. Açıkçası sıcacık bir el sıkışma, hatta hafif okşanmalar beklemiyordu. Birazcık daha zıtlaşırlar ve konu biri diğerini geri adım atmak zorunda bırakana kadar bağırıp çağırdıkları, belki bardak falan fırlattıkları noktaya kadar uzar diye düşünmüştü. Fakat Jungkook işi sündürmeden cezasını kabul etmişti.

İlginç... Hiç yapmak istemediği şeyi kabul eden biri gibi tepki göstermiyordu. Tamam, konuşma sırasında Nari bir iki kez tehdit ediliyormuş gibi hissetmişti ama gerçek anlamda gözünü korkutan bir olay olmamıştı. Eli hâlâ Jungkook'un elleri arasındaydı. Baş parmağı hâlâ tenini okşuyordu. Ben Jeon Jungkook'um diye gezinen gurur abidesine nefret edeceği bir şeyi kabul ettirdiği için kibirlenmeli, o kadar havalara girmese bile ufaktan zaferini kutlamalıydı. Hakkıydı da. Oysa Nari sanki ayakkabısının içinde bir taş varmış ve her adımda ayağının farklı yerlerine batıyormuş gibi gıcık bir rahatsızlık hissiyle dürtülüyordu. Hem de Nora yerine kendisiyle evlenmesini istediği günkü gibi bir gıcıklık ve rahatsızlıkla...

Tüm duygularını bir kenara bırakıp düşündü. Gerçekçi olalım dedi kendi kendine. Sahiden ona işi kabul ettirdim mi yoksa Jungkook kafasında bir şeyleri tartıp kabul etmenin daha makul olacağına mı karar verdi? Tüm konuşma boyunca hesaplaşmayı kiminle yaptı? Benimle mi yoksa kendi ve kendi seçenekleriyle mi..? Her zaman çıkarlarım doğrultusunda hamleler yapmama göz yumuyor gibi. Yani gerçekten ona karşı hiç savaş kazabildim mi ki? Buna gerçekten zafer diyebilir miyim? Bir şeyin kendisine bağışlandığını hissetmekten nefret eden biri olarak düştüğü bu çıkmaz Nari'nin aklını fena halde bulandırmıştı.

Sanki Nari sadece seçenekler sunabiliyordu. Ve Jungkook da hangisi hoşuna gidiyorsa onu seçiyordu. Bu sebeple sonuç ne olursa olsun Nari, tanıştıklarından bu yana Jungkook'a karşı tam bir zafer kazandığını hissetmemişti. Nari'nin yaptığı her ufak plan sanki Jungkook'un büyük planına katkı sağlamaya yarıyordu sadece. Evlilikte de, sözleşmede de böyle olmuştu. Muhtemelen şimdi de Nora'nın işinde aynısı oluyordu...

Cezasını kabul edişinin yarattığı kargaşanın yanında ettiği ufak tehdit hiçbir etki bırakmamıştı. Tedirgin bile olmamıştı. Neden olacaktı ki? Neredeyse her maddeyi kendi çıkarlarını gözetecek şekilde ayarlamıştı. Kaldı ki öyle olmasa bile onca derdin arasında kuralları ihlal edecek bir şeyi yapmaya vakti bile kalmazdı. Galiba Jungkook bunu önceden söyleyerek Nari'ye ceza verebilme, onu belirlediği bir şeyi yapmak mecburiyetinde bırakabilme gücünü ve hazzını tatmaya sabırsızlandığını belirtiyordu.

marriage game | JJKWhere stories live. Discover now