59.Bölüm | Ruhe

6 0 0
                                    

Ruhe: Etraftaki hiçbir şeyin rahatsız etmediği, içinde huzur bulduğumuz sessizlik.

Bölüm Şarkısı: Cem Yenel - Pusula

Büge Keden

Oykun elimden tutup beni kendine çevirdiğinde benim de onun karşısında hissettiğim duyguları dile getirdiğinde sadece benim bu halde olmadığıma çok sevindim. Yanağına dokudum ve " Ben sadece sana sevgi veriyorum Sevgilim. İkimizin kalplerinden doğan sevgi, filizlerinden büyüyor ve büyüdükçe kalbimize kök salıyor. "

" Ve o köklerden birbirimize daha çok bağlanıyoruz. Bağlandıkça da ayrılamıyoruz. Değil mi? " dediğinde kafamı salladım ve yanağından öperek ona iyi geceler diledikten sonra eve girdim.

Salona girdiğimde kızlar bekliyorlar beni ve hepsi sorguya çeker gibi bir hali vardı. Bunu benim ağzımdan laf almaya çalışacakları zaman yaptıklarını bildiğim için mutfağa geçtim ve kahve yaptıktan sonra hepsinin oturmasını istedim. Kahvelerimizi ellerimize aldıktan sonra anlatmaya başladım.

Güya eve geldiğimizde uyuyacaktık, ama nafile. Bu mahşer grubu toplanınca insanın olan uykusu da açılırdı. Biz konuşmaya dalmışken telefona bildirim geldi ve açtığımda Oyku'dan bildirim geldiğini gördüm.


Oykun: İyi geceler Güzel Göz Prensesi.

Gökteki parıldayan Ay, Güzel Gözler hazinesinden bir hazine senin için.


İlk önce ne yazacağımı bilemedim. Kızların da meraklanmalarıyla onlara gösterdiğimde hepsi önce bir bayılacak gibi oldular ama yine de en güzel cevap benden çıktı ve onu mesaj olarak yazıp gönderdim Oykun'a.


Büge: İyi geceler Gizlerin Prensi.

Gökyüzünün siyahlığı, senin siyahlığına eşlik ederek beni karanlığına çekiyor.

Ve ben o karanlıkta seni bulmak umuduyla ilerliyorum...


Bizim aramızdaki konumuz buydu zaten. Ben onun Yaralı Güzel Göz'ü, o benim Giz'imdi. Biz birbirimize böyle bağlanmıştık ve umarım o bağlarımızdan bir daha kopmamak üzere ayrılmazdık...

Kızlarla baya bir konuştuktan sonra yarının hafta sonu olmasını fırsat bilerek abur cuburları dizdik ve  sabaha kadar oturduk. Tabii ki en son uyuyakalmamızla birlikte hiç kimse sabahı göremedi.

Uyandığımızda saat öğlene yaklaşıyordu. Hemen kalktım ve kızları uyandırdıktan sonra kahvaltıyı hazırlayıp yemeye oturduk. Kahvaltıdan kalktıktan sonra herkes bir köşeye geçip temizliğe başlarken telefondan ses yükseldi.

Baktığımda Oykun olduğunu gördüm ve açtım. Benim konuşmama fırsat vermeden " Sevgilim, kapıda bir şey var. Onu alır mısın? " diye sordu ve telefonu kapattı. Kapıya gidip açtığımda yerdeki kutuyu gördüm ve alıp içeri girdim. Üzerinde bir not vardı. 


Güzel Gözlü Yaralı Kızım,

Bu hediye senin için Güzel Gözler Diyarı'ndan hazırlanan bir hediye.
Bu hediyeyi üzerinde görmeyi çok isterim.

Kağıdımın arkasında da sana özel bir konum var.

Pandora'n seni orada bekliyor olacak.

Bir Bakış / TextingDove le storie prendono vita. Scoprilo ora