"Jungkook, uyan gözünü seveyim." Jimin'in sesi Jungkook'a yönelikken Namjoon sinirle kalabalığa bağırmıştı.

"Kim yaptı lan bunu? Etraftan ses çıkmazken Taheyung bağırdı.

"Ambulans çağırın. Jungkook, gözünü aç!" Sesi sertti elleri beyaz tenlinin yüzünde geziniyor başını dik tutuyordu.

Yoongi aceleyle ambulansı ararken Jungkook'un kısık sesi duyuldu.

"Arama." Gözleri hafifçe açılırken yeşil gözlerle karşılaştı önce. Endişe akıyordu yüzünde, onun bir parmağı olduğu belliydi. Akşam yarışa gelme demesinden belliydi.

Ambulans gelmesi demek yarışın geleneğin bitmesi demekti. Gözleri zar zor açılırken yeşil gözlerde hafif hafif parıldayan yeşil parıltıları gördü. Taehyung'un kurdunun anlayabildiğinin farkındaydı fakat Taehyung'un değişen yüz ifadesinden ve Yoongi'nin gözlerinin büyümesinden hiçbir şey anlamamıştı.

Arkada Daniel'ın bir anda Jack'e yumruk atmasıyla herkesin dikkati oraya çekildi. Kavga gittikçe büyürken Taehyung ayırmaya gitmiş Yoongi ise ayağa kalkmaya çalışan Jungkook'a bağırmıştı.

"Buraya gel! Anladı, gerizekalı gözlerin lacivert lacivert parladı. Bittik, yemin ediyorum bittik önce beni öldürecek sonra yetmeyecek yine öldürecek beni." Yoongi Jungkook'un kolunun altından girerek uzaklaştırırken gözleri hemen hemen ayrılmak üzere olan kavgadan yanlarına gelen Taehyung'u gördü.

Jungkook'u yavaşça ön koltuğa oturturken fısıldamıştı.

"Lan uyu, bayıl bir şey yap. Sesini çıkarma." Jungkook ağzını açamadan kapı kapanırken Yoongi Taehyung'a ilerlemişti. Delta bir kere eşini anlamıştı muhtemelen ve Yoongi'nin bildiğini de Fakat öyle olmadı.

"İyi mi?" Taehyung'un sakin sorusuyla Yoongi'nin gözü oraya gitti.

"Ses vermiyor, hastaneye götür kardeşim. Kafasını sert çarpmış.Bana plan iptal demiştin Tae." Taehyung sinirli br şekilde bağırdı.

"Zaten iptaldi. Jack ile sonra hesaplaşıcam. Seninle de." İşaret parmağını sallayarak arabaya binerken gözleri yan koltuktaki adama gitti. Gözleri yarım açıktı başından akan kan yanağına doğru ilerliyordu.

Torpido gözünü açarak peçete çıkarırken başına dayadı. Siyah saçlının elini tutarak peçeteyi tutmasını sağlarken arabayı çalıştırmıştı.

Yolda giderken annesini arayıp hastaneye geleceğini söyledikten sonra gözleri Jungkook'a gitti. Suçlu hissediyordu, Jack'in sözünü dinlemeyeceğini düşünememişti.

"Sana bugün gelme dedim." Büyük sessizlikten sonra söyledikleriyle Jungkook döndü ona. Sesi kısık çıkıyordu.

"Ne zamandır senin sözünü dinliyorum?" Taehyung sinirle direksiyonu sıktı. Hala dikleşebiliyordu, halini bile bile.

Sessizliğini koruyarak hastaneye gelirken Jungkook'u belinden tutup inmesine yardımcı oldu. Elini çekmeden içeri girerken herkesin gözleri hastanenin sahibinin oğlundaydı.

"Bay Kim, anneniz hemen geliyor. Biz yardımcı olalım." Hemşirelerden birinin gelmesiyle Jungkook sedyeye içeri ilerletilmişti.

Taehyungsa annenisinin odasına geçti.

Bayan Kim Jungkook'u ilk gördüğü anda anlamıştı oğlunun eşi olduğunu. Fakat ona saygı gösterip söylememeyi tercih etmişti.Şimdiyse sinirliydi.

"Anlamam yardımcı ol Taehyung. Eşine zarar mı verdin?" Taehyung cümlenin bu şekilde lanse edilmesiyle gözlerini kapatarak başını eğdi.

"Kasıtlı değildi. Ona bugün gelmemesini söylemiştim. Geldiğini görünceyse planı iptal etmelerini söyledim. Etmemişler. Ayrıca eşim olduğunu bile bilmiyordum." Bayan Kim oturduğu yerde kaşları çatık bir şekilde oğluna bakıyordu.

"Taehyung, eşini kendin seçemezsin. Birbiriniz için en güzel seçenek olmadığınızı da biliyorum. Fakat Jungkook seni en iyi anlayacak kişi. Vitanın sana söylememesinin altında yatan bir sebebi var. Ve bir daha asla böyle bir durumla karşılaşmak istemiyorum. Senelerdir tanışıyorsunuz, olaylarınızı duymuyor muyum zannediyorsunuz? Gerektiğinde o seni sen de onu koruyorsun. Eşin olması gerçeği seni bu kadar geri itmemeli." Taehyung hala şaşkındı. O an tepki dahi verememişti.

Kapının çalınmasıyla hemşirelerden biri içeri girdi.

"Bayan Kim, Bay Kim Bay Jeon'un tedavisi bitti. Kafasını çarpmasına bağlı travma geçirmiş olabilir o yüzden müşahade altında tutacağız bir saat. Sonra evine gidebilir." Taehyung'un annesi gülümseyerek kafasını sallamıştı. Oğlunun yeşil gözlerinin aksine ela gözleri ve bal sarısı saçları vardı.

Taehyung adımlarını odaya doğru götürürken gözleri Yoongi, Namjoon, Jimin ve Jin'e gitti. Gelmişlerdi, annesi birileriyle konuşurken kimseye gözükmeden çıktı hastaneden.

RareWhere stories live. Discover now