12.Bölüm

831 69 30
                                    

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

____________________________

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

____________________________

"Lakin tek bir şartım vardır."

Senem, neredeyse burun buruna olduğu adama doğru gözlerini anlamak istercesine kıstı. Genç kadının yüzündeki şaşkınlığa kıyasla Alparslan'ın suratı, kendinden emin ve ne yaptığını bildiğini gösteriyordu. Ancak Senem'in aklı karışmıştı. Bu nasıl bir şart olabilirdi de, Alparslan kendisine böylesi emin bir söz vermeyi kabul etmişti?

Senem, aralarındaki mesafeden dolayı rahatsız olarak bir adım geriledi. "Şart koşabilecek bir durumda değilsiniz Alparslan Bey! Hem bu da nereden çıktı?"

Alparslan da Senem gibi bir adım geriledi ve ellerini ardında bağlayarak sakince omuzlarını silkeledi. "Sen öyle dersen öyle olsun Hatun. Zorlamaya lüzum yoktur. Esasen bu işler bir tek güzellikle olur. Lakin sende şunu unutma ki, ister dile istiye ister bin bir inatla, her türlü benimle geleceksin. Zira sen benim karımsın." Alparslan, aynı zamanda ses tonundaki sakinlikle karşısındakini çıldırtabilecek biriydi. Ve tam da şuan yaptığı şey buydu. Ki Senem'in yüzündeki hayret dolu ifadeye bakılırsa, genç adamın yaptığı bu şey kendisinin lehine işliyordu.

"Hâ eğer kelamımın koşulunu ittihâz eder isen de ne âlâ! O vakit bende senin isteklerini bir bir yerine getiririm. Sözüm sözdür Senem Hatun."

Genç kadın, bir ikilem içindeydi. Alparslan'a güvenmek zorunda olduğu için güveniyordu. Ama Senem de biliyordu ki, burada kimseye tam anlamıyla güvenemezdi. Bu kişi, kendisinin hayatını defalarca kurtaran biri dahi olsa bu konuda emindi.

Senem, desenli halılardan gözünü ayırıp Alparslan'a baktı. Kendisine deli karası gözleriyle bakan bu adam, onun Hakan'ına sadece görünüş olarak benzemekteydi, aklındaki adam ile karşısındaki adam arasında dağlar kadar fark olduğunu tekrardan anlamıştı. Fakat tüm bu farklılıklara rağmen Senem, Alparslan'ın her yüzüne baktığında Hakan'ını görüyor, ona olan özlem ve pişmanlığı da bu vesileyle artıyordu.

"Peki. Kabul ediyorum. Şartın nedir?" Dedi Senem, bu durumu umursamıyormuş gibi davranma çabasıyla.

Alparslan'ın suratında muzip bir gülümseme oluştu. Genç adam, gün geçtikçe Senem'i daha iyi tanıyor ve genç kadını nasıl ikna etmesi gerektiğini de pek iyi çözümlemeye başlıyordu ve bu durum Alparslan'ın hoşuna da gitmeye başlamıştı.

YÜZYILLAR ARASI YOLCULUKWhere stories live. Discover now