1.4

132 20 81
                                    

Günden güne berbatlaşıyordum ve kendimi daha da rahatsız hissediyordum. En önemlisi ise, kendimi çok yalnız hissediyordum.
Etrafımda insanlar vardı ama ben yalnızdım.

Etrafımda beni sevenler vardı ama ben gerçekten ilk defa bu kadar yalnızdım.

Çok yalnızdım, çok yalnız hissediyordum. Ve bir şey daha, Minjeong'un doğum günü.

Ailesi çoktan eve gelmiştir, Ning ve Aeri ne hâlde hiçbir fikrim yok. Onları düşünmeden edemiyordum. Halim zaten kötüydü bir de onları düşünüyorum.

Içimden gelenleri asla olduğu gibi aktaramaz olmuştum. Şimdi ise Hanwool'u almak için kapının önünde bekliyordum. Zilini birkaç kere çaldığım kapı nihayet açıldı ve karşıma Bae ablayla Hanwool çıktı. Bae ablanın elini tek tutmuş bana parmağını ağzına sokarken dik dik bakıyordu. O hâlâ minik bir bebekti.

"Selam." dedim neşeli gözükmeye çalışırken. Hâlâ parmağı ağzının içindeydi ve bana dik dik bakıyordu. Bae ablaya bakıp,  "konuşamıyor mu?" diye sordum.

"Istese konuşurdu." dedi tebessüm ederken. Istesem tonlarca şey söylerdim ama sustum. Sadece sustum. Hanwool'un minik elini tutmayı denedim. Hemen kendini saldı bana ve elimi tuttu. Çok çabuk kabullenmişti.

Bae abla ile vedalaştıktan sonra Hanwool ile parka doğru yürümeye başladık. Onu eğlendirmek istiyordum.

"Ab...la?" dedi kelimeleri birleştirmeye çalışırken. Eğilip ona baktım.

"Efendim canım?" dedim içten bir şekilde gülümseyerek. O, bana çok benziyordu. Benim erkek halimdi.

"Anney nerde?" Anne yerine anney demesi çok tatlıydı ancak sorunun tamamına odaklanınca bu tatlılık yok oluyordu.

"Annen..." dedim zorla yutkunmaya çalışırken. Sanki tüm kelimelerim tükenmişti ve geriye bir kelime kalmıştı. 'Öldü.' kelimesiydi bu. Arıyordum, zihnimi yokluyordum ama yoktu.

"Sonra konuşalım bunları, hadi şimdi parka gidelim." bende bunu sonraya attım ama konuşmayacağını iyi biliyordum.

Parka yaklaşık beş dakika kaldığında telefonuma mesaj geldi. Minjeong atmıştı.

Minjeong
Selam.

Nasılsınız?

Karina
İyi gibi şimdilik.

Sen?

Minjeong
Hm hm, bende iyiyim.

Sizin için bir ev kiraladım.

Ailem gidene kadar kalırsınız, sonra bana gelin ve tekrar yeni bir ev tutalım.

Karina
Gerek yok, yük olmak istemiyorum sana.

Minjeong
Olmuyorsun.

Asla olmadın.

Sana yardım etmeme izin ver.

Karina
Seninle konuşmak istediğim o kadar çok konu var ki...

First Love / WinrinaWhere stories live. Discover now