2.6

1.8K 138 32
                                    

Bir adım geri giderek omzumdaki elinin düşmesini sağladım, yüzündeki gülümseme yavaşça silinirken, boş bakışlarımı fark ettiğinde zoraki bir gülümseme kondurdu dudaklarına.

Buraya geleceğimden haberi vardı, derin bir nefes alıp arkasından binaya doğru adımladım, döner kapıdan geçtikten sonra asansöre doğru ilerlemeye başladık.

Etrafa kısa bir bakış attığımda bir kaç meraklı bakışın üzerimde dolandığını farketmiştim, bakışlarımı tekrar zemine çevirdim.

Asansöre bizimle birlikte binen birkaç kişi Atilla'ya selam verip önlerine dönmüşlerdi, çantamı önüme alıp başımı dikleştirdim.

"Efendim Savaş bey biraz evvel aradı, ihale için buraya gelmek istiyormuş, sizinle konuşmak istediği önemli bir husus varmış." Önümdeki kıza kısa bir bakış attığımda göz göze geldik, yakalanmanın utancıyla önüne dönerken, dudağımın kenarı yukarı doğru kıvrıldı.

"Bugün müsait olamayacağımı ilet kızım." Dominant sesine karşın kız bir süre ona baktıktan sonra başını salladı.

Kata geldiğimizi belirten sesle içerdekiler çıkarken yanımdaki adam hareket etmediği için bende duruşumu bozmadan olduğum yerde kalmaya devam ettim.

Kapılar kapandı ve emin adımlarla üstüne yürüdüğüm fakat şuan kaçmak istediğim gerçeğim bir kez daha yüzüme vurdu.

"Kararını değiştiren şey neydi?" Sırtımı arkamdaki aynaya yasladım, kollarını bağlamış üstten üstten bana bakarken alaycı ve kısa bir gülüş savruldu dudaklarımdan.

"Kararını değiştiren sensin sanırım." Kaşları çatıldığında içimden asılan zafer bayraklarını yavaşça indirdim, bakışlarım açılan kapıya döndüğünde sırtımı aynadan çekip önden dışarı çıktım.

"Kararımı değiştirmedim, sadece buraya gelmeni sağlayan şeyi merak ediyorum." Mimiklerimi olağanca sabit tutmaya çalışarak arkamı döndüm, derin bir nefes aldım.

"Bunu şimdi konuşmak istemiyorum, gitmemi istiyorsan bunu açıkça belirtebilirsin, ha yok teklifim hâlâ geçerli diyorsan önümüze bakalım." Kaşları çatıldı, birşeyleri sorguladığının farkındaydım, çok olmasa da zeki bir adama benziyordu, sorgulamadan kabul etseydi, bu sefer korkmam gerekecekti.

"Öyle olsun bakalım, fakat bu konu kapanmadı." Boş bakışlarıma karşın gözlerini ileri dikip hızla yürümeye başladı, bir kapının önünde durup açtı ve kenara çekildi.

Yavaşça yanından geçip içeri adımladım, oda küçüktü, içerde sadece koltuklar ve masa vardı, masanın karşısındaki koltuklardan birine oturdum, derin bir nefes aldım aşırı gergin hissediyordum.

Masanın başına geçip oturdu, bir süre sessiz kaldık ikimiz de, en sonunda sırtını dikleştirdi ve bana üstten bir bakış attı.

"Şimdilik sadece olman gereken zamanlarda burada olacaksın işi iyice öğrendiğinde koltuğu sana devretmek istiyorum." Birkaç saniye yüzüne baktım, ciddi görünüyordu.

MevsimOn viuen les histories. Descobreix ara