özel bölüm 1- sarı laleler

1.1K 86 25
                                    

"Ben senin mecburunum. Başkaca yokum. Yasak şiirimdir her halin ayrı. İsyanını seviyorum; genç, güzel, cesur."

*

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


*

Temmuz 2029

"Deniz," diye bağırıyordu Altay demir kapının pervazına yaslı halde beklerken. "Hızlı gel oğlum, geç kaldık." Babasının seslenmelerini duyan küçük çocuk merdivenleri minik adımlarıyla inip de zemine vardığında kapı ağzında onu bekleyen babasına koşmuştu.

"Şükür oğlum ya," diye söylense de oğlunu daha fazla vakit kaybetmeden kucağına almış ve demir kapıyı örtmüştü. "Baba kardeşimin oyuncağını almadık," dedi Deniz Altay kapıyı kilitlerken. Çocuklarla evden çıkmanın zorluğunu her defasında daha da iyi kavrayıp derin bir soluk verdi sabrını kaybetmemek adına. Onlara sinirlenmek ya da sitem etmekten nefret ediyordu, çünkü bir noktada o istediği için vardılar. Ve kendi iradesiyle yüklendiği bir sorumluluktan gocunamazdı.

"Sorun değil oğlum, baban almıştır kardeşin için bir şeyler,"

Deniz sesiz kalıp babasının boynuna daha da sıkı sarıldığında kapıyla işi biten Altay da arkasını dönmüş ve hazır halde onları bekleyen arabaya yönelmişti. Kerem çoktan arka koltukta kızlarını koltuğuna oturtmuşken Altay da diğer arka kapıyı açıp oğlunu boştaki çocuk koltuğuna oturtmuştu.

"Nerede kaldınız yarım saattir?" dedi Kerem Altay'a bakarak. Altay, anlamının ikisinin arasında olduğu bir bakış attığında Kerem gülmemek için dudaklarını birbirine bastırdı. "Babiş ben dinozorumu unutmuştum, onu aldım. Babam bir şey yapmadı yani." Deniz'in bütün sorumluluğunu üstüne alan açıklamasından sonra Kerem ister istemez kıkırdamıştı. "Anladım oğlum, ben de baban oyalandı sandım."

Altay onaylamazca başını sallarken, "Ya ya ne oyalanma," diye söylendiğinde Kerem koluna hafifçe dokunmuştu. "Abi, ben de arabamı istemiştim," diyen Leyla'ydı. Titreyen bir ses tonuyla solunda oturan abisine bakıyor ve arabasını onun elinde görmemenin üzüntüsünü yaşıyordu.

"Unuttum ki, babam da bir şey olmaz dedi,"

Leyla'nın büktüğü dudaklarıyla beraber kırgın gözleri Altay'a döndüğünde ilk ne yapacağını bilemeyip dursa da sonrasında eğilip kızının yanağını sıkıca öpmüştü. "Üzgünüm babacığım, geç kaldığımız için bir daha geri dönemedim. Diğer oyuncaklarınla oynayabilir misin?"

Küçük kız üzülse de babasının onu isteyerek üzmeyeceğini bildiğinden kollarını babasının boynuna sarmış ve yanağına öpücük bırakmıştı. "Zaten çok istememiştim," diye açıklama yaptığında tatlılığına dayanamayan Kerem de eğilip öpmüştü kızını. "Peki, başka bir drama kalmadıysa gidelim artık," Deniz'i de öpüp ön koltuklarda yerlerini aldıklarında yola koyulmaya hazırdılar.

seni bana küstürenler •alker•Where stories live. Discover now