24

10.8K 514 62
                                    

Sertçe sarsıldığımda hızla gözlerimi aralayıp esnedim. Uykulu gözlerimi ovuşturduğumda karşımda salak arkadaşım Atakanı görünce ofladım. Ne vardı şimdi Haktanım uyandırsaydı beni.

"Kanka geldik, kış uykusuna mı yattın amına koyayım bir saattir bağırıyorum."

"Siktir git uyandığım gibi ilk senin yüzünü mü görecektim ya."

"Ayıp ediyorsun karizmatik yüzümün neyi var?"

"Yarrağım daha karizmatik."

"Görmeden inanmam."

Seslice gülüp kollarımı açarak esnettiğimde arabaya göz gezdirdim. Bütün öğrenciler ayaklanmış inmeye başlamışlardı. Atakan ve Yusufta onlara katılınca bende ayağa kalkıp peşlerinden gittim.

Otobüsten inip sırayla çantalarımızı aldığımızda otobüs gitti ve bizi koskoca ormanda yalnız bıraktı. Aynen 44 öğrenci ve 3 öğretmenle yalnız.

"Kamp yeri biraz ilerde çocuklar hadi yürüyelim."

Ahmet hoca sanki izciymiş gibi en önden gidip bizi de peşine taktığında kaybolmamak için dua ettim. Bu salak adama güvenilmezdi.

Yaklaşık 10 dakika yürüdükten sonra dümdüz ağaçsız ve kocaman bir yere geldiğimizde elimdeki çantayı yere bıraktım. İçinde çok bir şey olmasa da ağırdı.

"Şimdi herkes çadırını kurmaya başlasın, kuramayanlar bizden yardım isteyebilir."

Herkes bi yer seçip oraya gidince bende ne çok kenarda ne de çok ortada olmayan bi kenara geçtim ve çantamı koydum. Planımı gerçekleştirmek için herkesin çadırını kurmasını beklerken ayağımla yere daireler çiziyordum.

"Ay ahmet hocam ben bunu yapamıyorum ya bi yardım eder misiniz?"

Leyla hocanın seslenmesiyle kendi çadırını çoktan kurmuş öğrencilerin başında dolanan Ahmet hoca Leyla hocanın yanına gidip çadırına yardım etmeye başladı.

Gözlerim Haktana ulaştığında son bir çubuğu çadırdan geçirip yere sapladığını gördüm. Böylece çadırı bitmişti. Şimdi tam zamanı diyerek yanlarına gittim.

"Hocam ben çadır getirmeyi unutmuşum."

Üçününde gözleri bana döndüğünde Ahmet hoca Leyla hocanın çadırını kurmayı bitirip yanıma geldi.

"Ulan eşşek sıpası burda en gerekli olan şey çadırken nasıl çadırını unutabiliyorsun?"

"Ya hocam ne bileyim sabah anneme çantaya koy demiştim koymamış."

"Ay ne olacak hocam arkadaşlarından birinin çadırında kalır."

Leyla hocanın üstün zekasıyla sunduğu fikire göz devirdim. Onu da planladım hocacığım merak etmeyin. Kampa gelecek herkese tek kişilik çadır getirmeleri gerektiğini, çift kişilik getirmenin yasak olduğunu söylemiştim.

"Hocam sordum herkese, hiç kimse de çift kişilik çadır yok."

"Benim ki de tek kişilik ne yapacağız. O zaman Haktan hocayla kalırsın ne yapalım."

Şu ana kadar ses çıkarmadan bizi dinleyen Haktan, Ahmet hocanın dediğiyle gözlerini büyüterek bize baktı. Heyecanlanmıştı galiba.

"Yok benimle kalamaz."

"Ay sizde hocam yani benimle kalacak değil ya?"

Leyla hoca gülerek konuştuğunda Haktan sinirle oflayıp bana baktı. Anam bu gece sikiş vardı.

"Tamam kalsın o zaman."

Bölüm sonu.

Hocam |BxB Texting Where stories live. Discover now