Yanından oturuyorsun.

443 80 14
                                    

Chris kafasında ne yapması gerektiğini planlayıp yola çıktı.

İnandığı yani inanmak istediği tek şey Seungmin'in onu gerçekten sevdiğiydi. Onu ayakta tutan tek şey buydu.

Eve yaklaşınca kalbi hızlanmaya başladı Chris'in.

Kapıyı çaldı ve sevgilisinin onu karşılamasını bekledi.

Seungmin kapıyı açtı Chris'in yüzüne baktı ve içeriye geçecekken Chris içeri girdi ve onu tuttuğu gibi kendine çekip sıkıca sarıldı.

Sıkı sıkı sarıldı sevgilisine. Kollarının arasından çıkmaması için sıkı sıkı sarıldı. Düşündüğü şey olmayacaktı zaten Seungmin Chris'e karşı gelmeyecekti.

Seungmin ona ne kadar kızmış olursa olsun ondan vaz geçemiyordu. O da karşılık verdi sevgilisine. Salonun ortasında birbirlerine sıkıca sarıldılar.

"Şu an senden nefret ediyorum ama sana ihtiyacım var."

"Sana aşığım ama yirmi altı yaşına gelmiş ve daha önce sevgilisi olmayan bir adam olarak ilişki sürdürmeyi bilmediğim için seni üzüyorum... Konuşalım mı?"

"Yine üzüceksin beni."

"Seungmin lütfen güzelim. Ben seni bile isteye üzmedim, üzmem. Sadece kendimi açıklamakta zorluk çekiyorum ve kurduğum cümleler saçma sapan oluyor. Bu benim salaklığım, lütfen üzülme."

"Deneyeceğim."

Odaya gidip yatağa uzandılar ve konuştular.

Chris bu sefer cümlelerini seçerek ve düzgün ifade ettiği için Seungmin onu affetti. Ayrı kaldıkları süreyi telafi etmek için birbirlerine sarılıp öpüşerek geçirdiler zamanı.

Birkaç saat sonra kapı çalmasıyla birlikte kalktı ikili. Kapıda Hyunjin, Jeongin ve Jisung vardı. Hyunin ikilisini bekliyorlardı ama Jisung onlar için sürpriz olmuştu.

Kapıyı açıp gelenleri içeriye davet ettiler.

"Merhaba sen Bang Christopher Chan olmasın. Seni bulmalarına yardım eden kişiyim ben. Han Jisung. Memnun oldum."

"Aa ben de memnun oldum."

"Yakınlarda bir hastaneden randevum vardı. Dönerken Hyunjin'e uğradım size geleceklerini söylediler, beraber geldik. İstemiyorsanız giderim ben, sorun değil."

"Saçmalama otur şuraya. İçerecek bir şeyler getireyim."

"Tamamm."

Seungmin mutfakta bir şeyler hazırlarken Hyunjin'in telefonu çaldı.

"Efendim Avukat parçası?... Evde değilim Seungmin'lere geldik oturuyoruz, gel sen de. Konum atıyorum paşam. Tamamm."

Chris sordu.

"Benim avukat mı?"

"Evet. Bana uğrayacakmış, ben de buraya çağırdım."

"Hm anladım."

Seungmin kişi sayısının arttığını duyunca bir bardak daha çıkarttı.

Yaklaşık on dakika sonra kapı çaldı Kapıya bakan kişi bu sefer Chris'di.

"Hoşgeldin avukat."

"Hoşbuldum demek çok isterim ama fazla sinirli ve stresliyim... Hyunjinn."

"Ne var be ne. Sevgilim bak görüyor musun bensiz hiçbir şey yapamıyorlar."

"Çok kon... Aa merhaba Lee Minho ben."

Dedi elini Jisung'a uzatarak.

Jisung uzun uzun Minho'nun yüzüne baktı. Gözlerini ondan alamadı. Okul hayatı boyunca hoşlandığı çocuk kanlı canlı karşısındaydı. Hatta uğruna araştırmalar yapıp bunda profesyonellemiş biriydi artık.

42 / chanminWhere stories live. Discover now