Alfa türünün tükenme noktasına geldiği, üremenin durduğu kırsal topraklara şehirde yetiştirilmiş asker alfaların gönderilmesine karar verilir. Min Yoongi de bu grubun içindedir ve görevi öğretmenliğin yanı sıra tıpkı köye gönderilen diğer alfalar gi...
merhabaa bu bölüm için çok heyecanlıyım umarım siz de çokça seversiniz 💓
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
❄️
-yetişkin içerik-
"Bayılacağına eminim. Acele et!"
Jimin, Taehyung onu bileğinden çekiştirirken adımlarına ayak uydurmaya çalıştı. Bir süre daha koştular, Jimin arkasında kalan köye bakarken, "fazla uzaklaşıyoruz,"dedi tedirginlikle. "Taehyung! Dursana."
Genç omega durduğunda nefes nefeseydi, köknar ağaçlarıyla dolu ıssız bir ormanlıktaydılar. Jimin ondan bir adım uzaklaşıp soluklanmaya çalıştı. "Bizi nereye götürdüğünü söylemeden tek bir adım daha atmayacağım. Alfaların dediklerini duymadın mı! Köyden uzaklaşmamamız gerek Taehyung, bu tehlikeli olabilir!"
"Her dediklerini yapacak mıyız yani?" diye karşılık verdi omega. "Burası benim köyüm, sense doğduğundan beri buradasın. Bırak da buna biz karar verelim."
"Alfa düşmanlığının hiç sırası değil," dedi Jimin. Başları belaya girsin istemiyordu. "Bizi korumaya çalışıyorlar." Geriledi ve arkadaşını süzdü. "Belki de geri dönmeliyiz."
"Jimin, yapma ama." Taehyung onu tekrar tutup kendine çekti. "Eğer benimle gelmezsen seninle bir daha hiç konuşmam. Zaten hemen şu ağaçların arkası, çok bir şey kalmadı, orayı gördüğünde neden böyle dediğimi anlarsın!"
Jimin çareyi sıkıntıyla oflamakta bulurken tehditi göz ardı edemedi ve arkadaşının onu sürüklemesine göz yumdu. "Senin yüzünden başım belaya girerse de ben konuşmam."
"Konuşursun," dedi önden hızlı hızlı yürüyen.
"Konuşmam," etrafa baktı. "Daha önce ormanın bu kısmına hiç gelmemiştim."
"Ben gelmiştim ama nedense burayı hep gözden kaçırmışım." Taehyung önündeki ateş çalılıklarının arasından geçerek önünü kapatan dalları çekti ve işte aradıkları şey oradaydı. "İşte," dedi hayranlıkla. "Geldik."
Jimin sık ağaçların arasında bir kuytuda kalan enfes kaplıcayı gördüğünde gözlerini ovuşturdu. Kuzeyin dağlarında, tepelerinde eski zamanlarda pek çok kaplıca bulunur, insanlar buralardan şifa için faydalanırmış, zaman geçtikçe hepsi aşırı kullanımdan ötürü kurumuş, böylece yıllardan beri kimse kaplıca suyundan faydalanamaz olmuş.
"Aman tanrım, bu gerçek bir kaplıca mı!"
"Biraz ötesinde ne buldum peki? Bir İnari Mabedi!" Heyecanlanan Taehyung on kişinin kolayca sığabileceği, fokurdayan su birikintisine doğru yürüdü. Beyaz köpükler her yerdeydi ve ağaçlıkların arasında hoş bir görüntü sunuyordu. "Yakınlarda mabet olduğuna göre burası kutsallık addedilen bir yer olmalı."
