6. bölüm: Küçücük bir tartışma

47 5 0
                                    

"Hadi ama bilmiyormuş gibi davranma." dedi George elini cebine uzatırken. Paketi çıkarıp onun gözüne sokmak isterken aslında orada olmadığını fark etmişti. Cebine koyduğundan yüzde yüz emindi ama yoktu, yoksa düşürmüş olabilir miydi? O da bir ihtimaldi tabi. Dream ona hala merak içinde bakıyordu. "Sorunun ne olduğunu söyleyecek misin artık??" George Dream'in dediğine aldırış etmeden ceplerini birkaç defa daha baktı ama gerçekten de yoktu. "Yok," dedi George tam arkasına dönüp gidecekken Dream onun kolundan tutup George'un dikkatini kendisine vermesini bekledi. "Ne oldu yine, Dream?" aceleci bir ses tonuyla kolunu ondan çekmeye çalıştı ama her zaman olduğu gibi Dream'e  karşı zayıf kalmıştı.

"Bir şeyin olmadığını söyledim ya işte. Bırak kolumu." Dream onun bu dediklerine karşın George'u kendisine çekmişti ve elini tutarak kendi yüzünü George'un elleri arasına aldı. "Beni geçiştirmeyi kes de sorunun ne olduğunu söyle." George onun yaptığı bu hareket karşısında yüzünü kızardığını hissedebiliyordu şimdiden. Dream'in yaptığı bu hareketten istifade ederek ondan kurtulmuştu. "Sorun yok dediysem yoktur işte!" diyerek gitti oradan. George'un neden böyle yaptığını idrak edemeyen Dream odasına çıktı ki odasını temizlenmiş buldu. İşte o zaman anladı George'un neden böyle yaptığını. Paketi aradı ama bulamadı en sonunda odasından çıkıp arayacakken kapının yanında düşmüş olan paketi gördü ve hızlıca yerden alıp cebine koydu.

George odasına girip kapıyı sertçe kapattı ve üzerine kilitledi. "Neden benim ilgilenmemem gereken bir konu hakkında endişeleniyorum ki? Bunun hakkına onun üzerine gitmeye de hakkım yok!" Düşünceleri arasında kayıp giderken yatağına attı kendisini ama bir süre sonra rahat edemediği için oturur pozisyona gelip penceresine uzandı. Yatağının hemen yanında kocaman bir pencere olması onun işine geliyordu açıkçası. Penceresini açıp iyice yaklaştı oraya, esen soğuk rüzgarın zarif tenine değmesine izin vererek derin bi nefes aldı. Kendisi de neden olayı bu denli abarttığını anlamıyordu. "Of," diye iç çekti yine. "aptalın tekiyim işte."  telefonunu almak için cebine uzandı ama telefonu aşağıda bıraktığını unutmuştu o da.

Hiç odasından çıkmak istemediği için dışarıyı seyretti ve serinliğe kendisini bırakarak cam kenarında uyuya kaldı. Dürüst olmak gerekirse, George uyurken oldukça tatlı duruyordu. Toz pembesi dudakları aralanır uyurken ses de çıkarmazdı, sanki uyumuyormuş gibi ta ki biri ona bakmaya gelene kadar. Ne kadar zarif olsa da uykusunda daha tatlı bir hal alıyordu, zarif ve tatlı. Dokunduğunda parçalara ayrılacakmış gibi olan o tapılasıca vücudu vardı birde. Dream bir müddet odasında takıldıktan sonra George ile konuşmak için odasına gitti. Kapısını çaldı ama ses yoktu. Biraz daha bekledikten sonra, "George? İçeri giriyorum." Diyerek kapıyı araladı. Onu camın yanında uyuyan bir güzellik karşılamıştı, ona yaklaştı. 

(Selamm! düşünün kim 1 aydır ortalıkta yoktu? Tabii ki de ben! Evet, komik değildi, üzgünüm. Daha sık paylaşacağım dedikten sonra ancak paylaşıyorum, mentalim beni mahvediyor mazur görün beni lütfen.)


Who Thought? ||Dnf Where stories live. Discover now