13.BÖLÜM "KALPTEKİ SIZI"

7.7K 935 353
                                    

Selam :)

Yeniden bir aradayız, bölüme başlamadan önce sol alt köşedeki yıldıza dokunarak bana destek olabilirsiniz.

Buraya ben de sizin için bir yıldız bırakıyorum.⭐ Sizinkileri de bekliyorum.❥

Keyifli okumalar.♡

gizzemasllan Instagram: gizzemasllan

.

.

.

13. BÖLÜM "KALPTEKİ SIZI"

Kalbime bir ateş düşmüş gibi yanıyordu canım. O kadar yanıyordu ki hissettiğim en acı duygu bu diyebilirdim. Pars'ın gözlerinin içine hayal kırıklığıyla bakıyordum. Arkamızda kalan rehabilitasyon merkezi beni korkutuyordu. Korktuğumu belli etmekten de hiç çekinmiyordum. Pars, benim aksime fazlasıyla düz bir ifadeyle gözlerime bakarken birkaç adım geri gittim.

"Ayliz saçmalama," dedi o da bana doğru bir adım atarken. "Buraya seni..." Sözünü kestim.

"Burada kalmam, bana bir kez daha bunu yapamazsın!" Bağırdım, kaşlarını çattı.

"Bir kez daha." Yüzümde alaylı bir ifade oluştu.

"Daha önce de her şeye sebep olan, babamın beni buraya kapatmasını isteyen sendin!" Bakışları anlamsızlaştı, kendi kulaklarımla duymamış olsaydım belki de zamanında onu yanlış anlamış olabilirim diye geçirdim içimden ama yanlış anlaşılma falan yoktu, bizzat duymuştum babamdan bunu yapmasını istediğini. Şimdi de kendi kolumdan tutup buraya getirmişti beni.

Fakat unuttuğu bir şey vardı; bu kez karşısında 17 yaşında bir kız çocuğu yoktu.

"Bu kez buna izin vermeyeceğim," dedim, bir adım daha geri gittim. "Buraya asla dönmem, ölürüm yine de dönmem," dedim ve hiç beklemediği bir anda arkamı döndüm, koşmaya başladım.

"Ayliz!" Bağırdı, duymamış gibi koşmaya devam ettim. Hatta daha hızlı koştum, tüm gücümle, nefesim kesilecek kadar çok koştum.

"Ayliz dur!" Bağırmaya devam etti, yolun sonundan sağa döndüm ve daha hızlı koşmaya çalıştım. Koşarken birkaç kişiye çarptım, özür dilemek için bile durmayıp koşmaya devam ettim.

"Ayliz!" Pars bir kez daha bağırdı, bu yolun sonuna da ulaştığımda caddeye gelmiştim. Karşıya geçmem gerekince bir an bile düşünmedim, kendimi yola attım ama eş zamanlı olarak Pars kolumdan tuttu, beni geriye doğru savurdu ve kaldırımında durduğumuz okulun duvarına çarptım.

"Ne yapıyorsun sen geri zekalı? Ölmek mi istiyorsun?" Avazı çıktığı kadar bağırdı, buna rağmen durmayıp koşmak istedim ama kolumdan tutup engel oldu bana.

"Bırak, bırak dedim sana!" deyip kolumu çekmeye çalıştım. "Yemin ederim bağırıp seni rezil ederim, tutuklatırım! Bırak şimdi beni!" Söylediklerim onu daha da sinirlendirirdi.

"Sen hiç akıllanmayacak mısın?" Kızdı, hâlâ kaçmak için fırsat kollarken kolumdan sıkı sıkı tutuyordu. "Sen aklını mı kaybettin yoksa beni delirtmek mi istiyorsun?"

"Asıl sen aklını kaybetmişsin! Beni buraya getirerek..." Sözümü kesti.

"Seni bırakmak için getirmedim!" Bağırdı, irkildim. Az önce koştuğum için nefes nefese kalmıştım, bu yüzden hızlı hızlı nefes alıp verirken devam etti.

AŞKA SÜRGÜNOnde histórias criam vida. Descubra agora