for love -tk

26.

cumartesi sabah 11:36

"uyanmış mı benim bebeğim?"

sabah, gözünü başında oturup saçlarını okşayan taehyung'la açtı gözünü jungkook.
olanları bir anlığına unutup bir şeyler diyecekken, olanları hatırladı.

"gece ara ara titremelerin oldu, ama ateşin düştü, merak etme."

dün olanları iyice bir göz önünde bulundurarak o soruyu sordu jeon.

"peki, ateşimi nasıl ölçtün?"

"öperek."

güne böyle başladığı için çok şanslı olan jungkook, hatırladığı şeyin rüya mı gerçek mi olduğunu anlamaya çalışıyordu bir yandan.

çünkü aylarca böyle rüyalar gördükten sonra, aynı yatakta uyanmaları, belkide bunun rüya olmadığını düşündürüyordu.

"ben dün sana sarılarak mı uyudum?"

gözünde bir şeyler canlandı taehyung'un. ve kocaman bir gülümseme belirdi yüzünde.

"evet. hatta o kadar güzel yalvarıyordunki bana, ses kaydı almak zorunda kaldım."

çok şaşırıp hemen yatakta oturur bir pozisyona geçti jeongguk.

"merak etme, aramızda."

"ne? nasıl yalvarıyordum sana?"

"beni bırakma diye yalvarıyordun."

yanaklarının kızardığını görünce ondan rahatsız olmaması için konuyu değiştirdi.

"kahvaltı hazırlayalım mı? beraber."

"olur."

————————————

kahvaltılıkları masaya koymuş, bir tek tabakları çıkartmamışlardı.

"tabaklar nerde?"

jungkook, yeni hatırladığı için oraya doğru yöneldi. tam kapağı açacakken, kafasını köşesine çarptı.

"off ya, acıdı."

onu görüp hemen onun yanına giden taehyung, çarptığı yerini öpmeye başladı.

"geçti."

"bir dahakine dikkatli ol."

yüzyüzelerdi. çok yakınlardı. arlarında 5cm ya var ya yoktu.

her yakınlaşmada onun nefesini kesmek geliyordu içinden taehyung'ın.

fakat, her şeyin bir zamanı vardı. öyle değil mi?

"olurum."

tabakları almasına izin vermeden alıp masaya yerleştirdi. karşı karşıya oturdular.

"gece verdiğim rahatsızlık için özür dilerim."

bir şeyler yiyecekken aldığı çatalı tekrar bıraktı masaya taehyung, ve ciddi aynı zamanda şaşkın bir şekilde ona baktı.

"rahatsızlık mı?"

"eve-"

"ne rahatsızlığı vermesinden bahsediyorsun? herkesin her davranışından rahatsız olurum istesem. ama sen jeon jungkook, beni öldürmene bile razıyım. ki sen dün bana hayatımın en güzel gününü yaşattın, buna rahatsızlık diyemezsin."