16

4.7K 498 126
                                    

Jungkook, hâlâ uyanmayan bebeğiyle şaşırırken adımlarını bebek odasına ilerletti. Beşiğin yanına vardığında, gördüğü manzarayla şok oldu.

Jimin küçücük olmuş bir şekilde beşikte yatarken, Micha'da çilek kokulu boyna gitmesinden korkarcasına sımsıkı sarılmıştı. Ayrıca ikisinin de yüzünde huzurlu bir gülümseme vardı...

Ağlamaya başladı.

Yaşadığı onca şeyin acısını çıkarırcasına hem de...

Geçirdiği 5 aylık süreçte çok ağlamıştı, çok zorlanmıştı. Yardım alacak kimsesi yoktu etrafında. Ne annesi ne de babası vardı...Her şeye tek başına yetişmek zorunda kalmıştı. Rutunu zararlı ve ağır ilaçlar kullanarak geçiştirmiş, deltasıyla iç savaş vermişti.

Ama en önemlisi de kalbiyle verdiği zorlu savaştı. Vitaya olan duygularını yok etmek için çokça çabalamış, fakat başarılı olamamıştı.

Ama mutluydu.

Bu manzarayı gördüğü için çok mutluydu. Önceden çektiği acılar umrunda bile değildi.

Artık Jimin vardı hayatlarında...

Elinin tersiyle göz yaşlarını sildikten sonra cebinden telefonunu çıkartıp hâlâ uyuyan ikilinin fotoğrafını çekti.

Kameradan çıkan sese uyanan Jimin, zar zor açtığı gözleriyle deltaya bakmaya çalıştı.

''Jungkook?''

''Kalkmak ister misin? Bedenin tutulmuştur böyle yattığın için.''

''Hayatımda geçirdiğim en huzurlu uykuydu. Beni yanında hissedince sarıldı Jungkook...Hâlâ daha sarılıyor. Beni kabul eder değil mi?''

Onun bu masum sorusuna kafasını sallamakla yetindi. Jimin, aldığı yanıtla genişçe gülümsedi. Onların sesine uyanan minik vita, şiş gözlerini açıp sarıldığı bedene baktı. Bu dünkü güzel kokan yabancıydı.

''Günaydın bebeğim...'' Dedi Jimin, kendisini inceleyen kızına. Ardından elini kaldırıp onun dağınık siyah saçlarını geriye doğru taradı.

Micha gözünün önündeki saçlar gittiği için mutluydu, bu yüzden dolgun dudaklarına minik bir gülümseme yerleştirdi.

''Babacım? Anneyi görünce sattın bakıyorum beni?''

Minik vita bakışlarını babasına çevirdiğinde, yüzündeki gülümseme büyüdü. Kollarını havaya kaldırıp beni kucağına al sinyalini verdi.

Jungkook kısa süreliğine Jimin'e baktıktan sonra kızlarını kucağına aldı.
Tek koluyla bebeğini tutarken, diğer elini besikteki vitaya uzattı.

''Hadi kalk sen de, kahvaltı yapalım.''

...

Minik vita, sütü bitirdikten sonra kafasını sağa çevirerek biberondan kurtuldu. Ardından tatlı bakışlarını kendisini izleyen yabancıya çıkardı.

''Baa?'' Dedi tekrar, minik parmağıyla Jimin'i işaret ederek. Kokusuna bayıldığı bu yabancının kim olduğunu merak ediyordu.

''O senin annen Micha, adı Jimin. Bundan sonra bizimle olacak.''

Micha anlamaz bakışlarla uzun uzun konuşan babasını dinliyordu. En sonunda hiçbir şey anlamadığına karar verdiğinde damakları gözükeseye kadar gülümsedi.

''Mutlu oldu! Jungkook bak güldü! Annesi olmamı istiyor değil mi?'' Diye sordu Jimin heyecanla. Delta onun bu tatlı hali ve salgıladığı yumuşak feromonlara karşı gülümseyerek:''Evet, istiyor sanırım.'' Dedi.

I Miss U |Jikook|✔Where stories live. Discover now