27. HER ŞEY BİTTİ

2.8K 189 215
                                    

bölüm hakkında diyebileceğim tek şey; Zerda'yı anlayınız :))

her acı bir gün son bulur,

iyi okumalar!

27. HER ŞEY BİTTİ


aqtaii - şehirler günahlar

aqtaii - aşk v nefret


Babamdan öğrendiğim bir gerçek vardı. Hiçbir zamanda aklımdan çıkmazdı: çıksa bile kolay bir şekilde geri zihnime kazınırdı.

Babam saçlarımı acıtmamaya özen göstererek tararken, önümdeki aynadan görüntümüzü izleyip kıkırdadım. Babamın yüzündeki ifade çok komikti. Sanki ciddi bir şey yapıyormuş gibi özen gösteriyordu.

Benim neden güldüğümü anlamasa da aynadan gözlerimiz kesişti ve o da benim gibi güldü. O an ne için güldüğümle ilgilenmemişti. Tek ilgilendiği şey saçlarım ve gülüşümdü.

"İclal. Benim küçük ama cesur kızım," dediği sırada saçımın üstüne bir öpücük kondurdu. Gülümsedim. Babam cidden saçlarımı çok seviyordu. "Saçlarını annenden aldığın o kadar belli ki. Onun da saçları küçükken böyle sarı ve kumral karışımıymış. İlk başta inanmasam da sonra bana küçüklüğüne ait resmini göstermişti," dedi saçlarımı taramayı bitirirken. Sıra bu sefer saçlarımı örmeye gelmişti. Babam susup saçlarımla ilgilenince kaşlarımı çattım. Hikâyenin devamını merak ediyordum.

"Ee sonra ne oldu baba?"

Babam bakışlarını tekrardan aynadan yüzüme çıkardı ve gülümsedi. "Sonra işte inandım annenin sarışın olduğuna. Bakma şimdi böyle saçlarının rengine: gençken çok daha parlak bir rengi vardı saçlarının."

"Hmmm," dedim düşünceli bir şekilde. "İyi de baba sende kumralsın? Senden almış olamaz mıyım saçlarımı? İlla annemden almam şart mı?" dedim dudak büzerek. Çünkü anneme ait hiçbir şey istemiyordum. Ben babamın cesur kızıydım.

Babam annemle aramda geçen şeyleri bildiğinden derin nefes aldı ve ördüğü saçımı tokayla bağlayıp omzumun üstüne bıraktı. "İclal'im, benden aldığın kadar annenden de aldın saçlarını. İkimize ait senin saçların."

Kaşlarımı çattım ve sinirli bir şekilde çıkıştım babama. "Hayır baba! Ben annemden hiçbir şey almadım! Ben ona benzemiyorum! Onun gibi olmam için önce ablama benzemem lazım. Ablam gibi süslü püslü olmam lazım! Öyle olsaydım anneme de ablama da benzerdim! O zaman annem beni de ablam kadar severdi. Sırf ablam gibi değilim diye beni sevmiyor annem, baba..."

Ne zaman hıçkırarak ağladığımı ne zaman babamın beni kollarının arasına çekip aldığını hatırlamıyordum. Sadece ağlıyordum. İlk başta sinirli ve öfkeli olan halim, sonlara doğru üzgün ve ağlamalı olmuştu.

Babamın göğsünde ağlarken burnumu çektim. "Ben sadece senin kızınım baba. Ben babamın İclal'i, babamın küçük ama cesur kızıyım." Yutkundum. "Annemin ise hiçbir şeyiyim," derken gözlerim ve boğazım acıdı.

Babamın elleri saçlarımda gezinirken, güven verici sesi kulaklarıma doldu. "Sen benim her şeyimsin İclal."

Burnumu çektim. "Annemin neden her şeyi değilim?"

O zaman bilmiyordum ama sorumun cevabını on altı yaşımda almıştım. O zamanda yıkılmamıştım, şu anki altı yaşındaki Zerda İclal de yıkılmamıştı.

YAŞ ON YEDİ |TAMAMALANDI|Where stories live. Discover now