S2B13-Arkada Kalanlar

141 18 57
                                    

Geceyi deniz kokusu alıp Alper'le yaşadıklarımızı düşünerek geçirmiştim. Gün doğmaya başladığında Hastane'ye doğru yürümeye başladım ve uzun bir yürüyüşün ardından Hastaneye gelmiştim. Herkes bahçedeydi ve kapılar açıktı. Hiç tanımadığım insanlar atlarının üstünde duruyor ve diğerleriyle konuşuyordu. Benim gelmemin ardından bütün suratlar bana döndü. Oldukça yavaş yürüyerek kalabalığın arasına girdim.

Rümeysa: Alper nerede?

Bu soruya bir cevap düşünmemiştim ve kafamı eğerek cevap vermedim.

Rümeysa: Sana diyorum. Alper nerede?
Kahin:Nasıl yani? Sana söylemedi mi?
Rümeysa: Neyi söylemedi mi?
Kahin: Dün bana, gece Emir'le konuştuktan sonra gideceğini söylemişti. Haberin yok mu?
Rümeysa: Ne? Hayır? Emir bu doğru mu?

Gözlerimi Kahin'e çevirip baktım. Yalan söylüyordu ama yaşananlardan haberi vardı. O her şeyi biliyordu. Beni korumak için yalan söylüyordu.

Emir: Evet. O, o gitti.
Rümeysa: Hayır inanmıyorum. Bana söz vermişti. Yüzünde ki bu yara izleri neden?
Emir: Onu engellemeye çalıştım. Tartışmaya başladık ve kavga ettik. Ardından da gitti.

Rümeysa hiçbir şey söylemeden arkasını dönerek,hızlı adımlarla içeri girdi ve Yusuf'da onu takip etti. Kahin'e tekrar baktığımda yüzünde sinsi bir gülümseme vardı.

Tanımadığım insanlara doğru baktım ve konuşmaya başladım.

Emir: Sizler kimsiniz?
Gezgin: Ben Mehmet. Bizler Gezginleriz. Kaan'lar gibi.
Emir: Neden buradasınız? Grubumuza mı katılacaksınız?
Mehmet: Aslında hayır. Kaan,sen anlat.
Kaan: Emir,bunlar bizim arkadaşlarımız. Yerleşik hayata geçmek istedik ancak bize uygun olmadığını farkettik. Ayrılmak için buradayız.
Elvin: Bizde gidiyoruz. Doktorlar ve ben Gezginlere katılacağız.
Emir: Ne yani? Öylece bizi bırakıyor musunuz?
Kaan: Sizi ortada bırakmıyoruz. Grubuna girdim,savaştım,arkadaşlarımı savaşta kaybettim. Artık ayrılmak istiyoruz.
Emir: Siz bilirsiniz. Kafam bu kadar doluyken sizi vazgeçirmek için uğraşamam. Zaten bu grup tamamen dağıldı.
Kaan:Sen iyi birisin Emir. Hedefleri olan birisin. Yeni bir dünya inşa etmek istiyorsun. Herkes için güvenli bir dünya. Gezgin arkadaşlarım bana bir toplulukdan bahsettiler. Topluluğun ismi "Son Jenarasyon" eğer isterseniz oraya gidebilirsiniz. Biz Gezginler olarak onlara yardım ediyor ve karşılığında yardım alıyoruz. Bu gece yola çıkacağız. İsterseniz sizi oraya götürebiliriz.
Emir: Bana düşünmek için zaman ver Kaan. Karar vermek için doğru zamanda değilim.
Kaan: Tamam, gece haber verirsin. Şimdi Mehmet'ler ile gezeceğiz.

Kaan ve Gezgin grubu Hastaneden dışarı çıktılar. Zeynep'in yanına gittim.
Uzun zamandır baş başa vakit geçirmiyor hatta konuşmuyorduk bile. Yüzünde kocaman bir gülümseme ile beni karşıladı ve sarıldık.

Zeynep: Düşünceli görünüyorsun. Ayrıca Alper yüzüne vurmayı çok seviyor sanırım.
Emir: Ufak bir tartışmaydı sadece. Bunun hakkında konuşmak istemiyorum. Topluluğa katılmak istiyor musun?
Zeynep: Artık tamamen dağılmak üzereyiz. Katılsak iyi olur.
Emir: Bende öyle düşünüyorum. Biraz kafamı toplamam gerek. Bir şey rica edebilir miyim?
Zeynep: Elbette.
Emir: Rümeysa,Yusuf,Yağız,Can ve Kahin'le konuşup ne yapacaklarını öğrenebilir misin?
Zeynep: Merak etme o iş bende. Sen dinlen.

Yavaş adımlarla odama doğru çıkarken düşünmeye başlamıştım. Grup dağılıyordu ve Alper yaşıyor olsaydı Rümeysa ile giderdi. Ben grubun dağılmasını istemediğim için Alper'i öldürmüştüm ama elimde koca bir hiç ve onu sürekli aklıma getiren vicdanım kalmıştı. Yatağa uzanarak biraz uyumaya başladım. Gece olduğunda topluluğa katılacaktım çünkü artık liderlik yapabileceğim bir grubum yoktu.

DİRENİŞ-1 "Ölülerin Çağı"Wo Geschichten leben. Entdecke jetzt