elisa clarke is back and she is cooler than ever

179 19 4
                                    

"she's a killer queen, guaranteed to blow your mind...''

2 AY SONRA

Elisa Clarke'ın geriye yapması gereken tek bir şey kalmıştı, o da valizini toplayıp Amerika'ya dönmekti. Bu iki ay içerisinde gizli bölmede bulduğu kitabı baştan sona okuyabilmişti ki bunu sağlayan şey ise yeşil ejderhanın ona rüyasında verdiği kolyeydi. Kolye sadece kitabı okumasını sağlamakla kalmıyor aynı zamanda üzerinde güçlerini kullanırken giymesi gereken kıyafetinin belirmesini sağlıyordu. Bu kıyafet kendi tasarladığından oldukça farklıydı, giydiği zaman adeta peri kızı gibi oluyordu; klasik ağırlıklı olasa da nispeten modern bir tasarımı vardı ve bu onun çok hoşuna gitmişti. Kitap sayesinde ise güçlerinin çoğu ortaya çıkmıştı, ama bilinen oydu ki yeşil ejderhanın güçleri kişiden kişiye farklılık gösteriyordu yani kitapta olan bazı güçler onda varken, bazıları yoktu hatta kitapta henüz var olmayan güçleri bile olabilirdi. O kadar fazla şey olmuştu ki bunlar ona bazen çok ağır geliyordu, sanki bu yükleri taşıyamayacak gibi hissediyordu. Yalnızdı ve bu durum onu korkutuyordu, sonuçta her insan sırtını yaslayacağı birine ihtiyaç duyardı. Fakat emin olduğu bir şey vardı o da yeşil ejderhanın güçleri yalnızca varis hazırsa ortaya çıkar. Elbette ki Elisa Clarke hazırdı... Ya da öyle miydi?

Sekreteri Joseph kapısını tıklattı ve içeri girdi. "Efendim TAMMY's şirketinin CEO'su Bay Silas Tammy sizinle görüşmek istiyor, önemli olduğunu söyledi." Dedi. Elisa Silas'ın babası Tom Tammy'i tanıyordu, kendi babası ile dostlardı. Silasla ise çocukken arkadaşlardı fakat babasının ölümünden sonra bağlantıları yavaşça kopmuştu. Joseph'e "Elbette gelebilir." Dedi. İçeri sarışın uzun boylu bir adam girdiğinde Elisa onun gittikçe babası Tom'a benzediğini düşündü. Ayağa kalktı ve Silas ile tokalaştı ve ardından Silas, Elisa'nın eline nazik bir öpücük kondurdu. Silas "Merhaba Elisa, görüşmeyeli bayağı oldu." Dedi. "Merhaba Silas, görüşmeyeli neler yaptın?" "En son müzik grubum vardı hatırlarsın, onu dağıtmak zorunda kaldım. Biliyorsun geçen sene babam vefat etti, sonrasında şirketi ben devraldım fakat işler pek yolunda gitmiyor. Bu konu hakkında konuşmak istiyorum aslında bugün." Dedi gergin bir ses tonu ile. "Tekrar başın sağolsun Silas. Seni dinliyorum." "TAMMY's şirketine ortak olmanı istiyorum Elisa, şirketlerimizin alanları farklı olsa da yardımına ihtiyacım var. Yoksa şirket iflas edecek ve açıkçası babamın mirasına bunu yapmak istemiyorum." Dedi ve derin bir nefes alarak arkasına yaslandı. Elisa onu anlıyordu o da babasının mirasına bir şey olmasını istemezdi. Silas'ın şirketi ticaret üzerineydi ve bu açıkçası işine yarayabilirdi. Bu teklif çok mantıklı gelmişti ve bu nedenle eline telefonunu aldı ve "Hisseleri satılığa çıkarttın mı?" Diye sordu. Silas "Açıkçası ilk seninle konuşmak istedim, tanımadığım birindense senin ortak olmanı tercih ederim." Dedi. "O zaman sen yarın belgeler ile beraber gel, saati sana sekreterim Joseph söyler." Dedi. Silas minnetle gülümsedi ve "Çok teşekkür ederim Elisa. Bu arada akşamki bağış balosuna katılıyor musun?" Elisa bu bağış balosuna hiç katılmak istemiyordu çünkü Tony'nin de orada olacağı barizdi, fakat Joseph'in dediğine göre bu sene katılması çok önemliydi. Nedeni ise Clarke Inc. çok büyük bir bağış yapmıştı. Elisa bu senenin başlarında bağış için bir çek yazdığını hayal meyal hatırlıyordu ki bu çeki yazarken sarhoş olma olasılığı yüksekti. "Elbette katılıyorum." Dedi ve yüzüne sahte bir gülümseme takındı çünkü bu konuşmanın nereye gittiğini biliyordu. "Ben düşünüyordum ki beraber katılabilir miyiz?" Dedi biraz çekingen bir ses tonu ile Silas. "Olur fakat orada buluşalım." Dedi Elisa kendinden emin bir şekilde. "Ah tabii ki olur." Dedi biraz hayal kırıklığına uğramış bir ses tonu ile.

Balonun düzenlendiği teras katına geldiğinde Silas'ın çoktan gelmiş olduğunu gördü. Yavaş bir şekilde onun yanına doğru ilerledi ve selam verdi. Silas, Elisa'yı görünce gülümsedi ve "Çok güzel olmuşsun, Elisa." Dedi. Elisa ise sade bir teşekkür ile yetindi. Silas ona ergenlik zamanlarında birkaç kez hislerini açmıştı fakat Elisa bu hislere hiç karşılık vermemişti. Gözleri bir anlığına kapıya yöneldi, Tony ve Pepper içeri giriyordu. Bu durum kalbini acıttı, onu sevmişti ve hep sevecekti bunu biliyordu. Bir anlığına göz göze geldiler ve Elisa sinirli bir şekilde kafasını çevirmekle yetindi. Silas'ın bu durum dikkatini çekmişçesine; "Onu tanıyor musun?" Dedi. Elisa cevap vermek istemedi, onu ve onunla yaşadıklarını sadece kendine saklamak istiyordu. Sorunun havada kalması üzerine Silas üstelemedi. Silas ile eski zamanlardan bahsederken vakit olağandan daha yavaş geçiyordu. Elisa içinden keşke Çinden hiç dönmeseydim diye geçirdi. Dans vakti geldiğinde Silas elinden tuttu ve ona dans teklif etti. Elisa isteksiz ve bıkkın bir şekilde bu isteği kabul etti ve orta yavaşlıkta olan şarkıda dans etmeye başladılar. Birkaç şarkı sonra insanlar eş değişikliğine başladılar ve bu durum Elisa'yı oldukça gerdi. Karşısında Tony'i bulduğunda ise sessiz bir şekilde sövdü. Onca insan varken gerçekten o mu olmak zorundaydı? Klasik Dream a Little Dream of Me melodisi kulaklarına dolduğunda Tony elini beline yerleştirdi ve ona olması gerekenden fazla yaklaştı. Yavaşça dans etmeye başlamışlardı fakat Tony kulağına doğru şarkının sözlerini fısıldıyordu, bu durum tüylerinin diken diken olmasına neden olmuş aynı zamanda da sinirlerini bozmuştu. Onu yine kandırmak istiyordu fakat bu sefer kanmayacaktı, onunla bu lanet oyunu oynayacaktı hem de en iyi şekilde. Bakalım onun artık eski Elisa olmadığını görünce ne hissedecekti. Tony'nin kulağına yaklaştı ve "Seni özledim, Tony. O kadar özledim ki şu an bana istediğini yapabilirsin." Dedi. Tony seslice nefes aldı ve elini Elisa'nın belinde gezdirdi. Elisa ise sırıttı ve Tony'nin dudaklarına gözlerini dikti. Tony, Elisa'nın dudaklarına doğru eğildiğinde Elisa, Tony'nin dudaklarına iyice yaklaştı ve Tony tam hamle yapacakken Elisa "Bir daha asla bana numara yapma Stark yoksa bunun bedelini fena ödersin." Diye Tony'nin dudaklarına doğru fısıldadı ve partiyi olabildiğince hızlı bir şekilde terk etti, o bu kadar aşağılık olamazdı, olmamalıydı. Gözlerinden süzülen yaşları sildi ve bir kaç blok ileriye yürüdü ardından da kolyesine hafifçe dokundu, bu kostümünün ortaya çıkmasını sağlamıştı. İnsanlardan uzaktı bu nedenle havaya yükseldi ve gökyüzünde turlamaya başladı.

Tony, Elisa'nın partiden ani ayrılışı yüzünden morali bozuk ve pişman bir şekilde partiyi terk etti. Zırhını giydi ve stresini atmak için yakınlardaki bir binanın tepesine çıkıp oturdu. Elisa'nın bugün ne kadar da güzel göründüğünü düşünmeden duramıyordu. O sırada gökyüzünde haraket eden bir şey algılayan Jarvis uyarı verdi. Bunun olası bir tehdit olabileceğini düşünen Tony Stark hızla havalandı ve bu şeyin yanına doğru gitti. Bu uçan bir kadındı. Kıyafeti üstüne o kadar yakışmıştı ki, yüzünü incelemek istedi fakat bu mümkün değildi çünkü sadece dudakları görünüyordu. Elisa ise yanında Tony'nin belirmesine oldukça sinirlenmişti. "Neden burada olduğunuzu sorabilir miyim hanımefendi?" Dedi Tony. "Siz neden buradaysanız o yüzden." Dedi Elisa asabi bir ses tonu ile. "Kendinizi tanıtır mısınız?" Elisa sinirle gülerek "Ben Yeşil Ejderha'nın varisi Green Lady'im." Der ve arkasına bakmadan uzaklaşır. Tony ise şaşkınlıkla Green Lady'nin arkasından bakakalır.

Kolyenin ortaya çıkarttığı yeni kostüm bu şekilde (yüzü kapalı olarak hayal edin)

HEYY! Ben geldim. Umarım bu bölümü seversiniz. Sevgi ile kalın.xx

green lady // tony starkWhere stories live. Discover now