AŞİRET KIZI

dokuzuncu bölüm

Deniz Saye Akyol(Demirdağ) Demirdağ konağından çıktıktan iki gün sonrası ;

Ağzıma dolan kanı öksürerek tükürdüğüm gibi kahkaha attım.

" Elinden sadece bu mu geliyor haysiyetsiz puşt?" diye alayla konuştuğumda oturduğum sanldalyeye tekme atması ile adete göklerde ki kartal gibi yere süzüldüm.

Meteorun yere çarpması gibi yapışmam ile acıyan sırtımla yüzümü buruşturarak tepemde ki adama baktım.

" Anneciğin için geldin ama ölümünle baş başasın sevgili kızım?" diye güldüğünde sinirle bağırdım.

" Hastasın sen! Hasta!" Karnıma yediğim tekme ile öksürerek kafamı yere bastırdım. " Sesini kes! Hasta değilim ben! Sus!" diye bağırdığında histerik bir şekilde güldüm.

" Nesin o zaman babacım? "diye alayla sorduğumda hülyalı hülyalı gülümseyerek duvara baktı." Aşığım sadece. " dediğinde bir kahkaha daha attım.

" Aşık mı? "dedim gülmelerimin arasında." Korhan Akyol aşk dediğin sevdiğin kadının mutluluğunu çalmak değildir. Aşık insan sevdiğine zarar vermez! Sen ise onu ölüme sürüklemişsin! "

Sinirleri sözlerimin ardından sanldayeyi kaldırarak önümde diz çöktü.

" Annen beni böyle seviyor.." diye güldüğünde bende güldüm." Annem senden nefret ediyor. "diye fısıldadım sır verircesine. Sinirle yumruk attığında burnumdan süzülen sıcak sıvıyla dilimi kanlı dudağımda gezdirdim. Sadist oldum sayesinde a dostlar.

" Şimdi tekrar gidiyorum... Annenin yanına. Geldiğimde sesin kesilmiş olsun yoksa çok kötü olur canım kızım." diyerek alnımdan öptüğünde tiksinti ile yüzüne tükürdüm.

Sinirle kanlı salyalarımı sildiğinde kahkaha atarak gidişine baktım. Gittiği an dolan gözlerimle hıçkırdım.

" Hepinizden nefret ediyorum.. "

Üç gün sonra ;

Saçlarımı çeken ellerle sıçrayarak gözlerimi araladım. Karşımda bana bakan iğrenç yüze bayık bayık bakmaya başladığımda elinde ki su şişesini ağzıma dayadı.

Kafamı arkaya yatırarak suyu ağzıma boşaltırken hızlı hızlı suları yutmak zorunda kalıyordum. Nefesim daralırken kafamı çekmeye çalışmam ile saçlarımı asılarak sabitledi ve zorla bir şişe suyu içirdi.

Geri çekildiğinde öksürerek kendime gelmeye çalıştım. Şu üç günde milyonuncu kez öldüm geldim anasını. Allah'm üvey evladın mıyım ben senin alsana yanına artık be!

" Bugün nasılsın kızım?" diye sorduğunda boş boş baktım. Gülerek zencilerin saçlarına dönmüş saçlarımı okşadı. " Sevgili babacığın ve abilerin tüm Urfa'yı ayağa kaldırmış kızım.. Ne kadar seviliyorsun öyle? Ah, görüyor musun anneciğini aramayan insanlar üç günlük seni arıyor. " diyerek eşşek gibi kişnediğinde sinirle dişlerimi birbirine bastırdım.

" Merak etme babacığım.. Az kaldı. İki gün daha sabır et. " diyerek kemerini çıkardığında alayla güldüm.

Karnıma inen kemerle dişlerimi sıkarken tekrar fısıldadım.

" Hepinizden nefret ediyorum.."

Bir hafta sonrası günümüz ;

Bileklerimi ovmaya bile gücüm yoktu şuan. Ben ya ben? Bir haftadır çikolatalı süt içmezsem olacağı buydu! Güçten düştüm anacım.

Kolumdan tutarak amele sümüğünü silen mendil misali yerde sürüye sürüye bodrum katından çıkararak ilk geldiğim gün ki salona getirdi.

Aha yemek.