üçüncü bölüm

30.9K 1.7K 475
                                    

Evebeynler çocuklarının yaşanası için ölümü göze alırlardı..

Benim anam ise yaşamak için ölmemi göze almıştı a dostlar!

Oflayarak oturduğum divan denen şeyin üstünde yayıldım.

" Bey amcacım babacım.. Sen şu mektubu okurken ben bir duş alsam? Sonra karnıcazımı doyursam? Hım?! Olar mı?" diye şirince sırıtarak sorduğum soru ile kimse beni takmazken aç karnım onlara beddua ediyordu.

Ayol dünden beri bir şey yememiştim! Otobüsten indiğimden bu yana sadece 5 kutu çikolatalı süt içmiştim! Bana bana, Deniz bilmem ne boka reva mıdır bu?

" Hizmetlilere söyleyelim sofrayı kursunlar. Sonra duş alırsın." diyen abim bey genç ile heyecanla başımı salladım.

" Annen olucak kadına çok benziyorsun!"

Amca bey babaya döndüğümde nefretle bana baktığını gördüğümde irkildim. Ay bakma!

" İhtiyaçlarını gör, sonra da çek git evine, annene! Bu deli saçmalarına daha fazla katlanamam." diyerek mektubu yere atarak hızla ayaklandı ve avludan çıktı.

İçimde ki baba sevgisine muhtaç kız bana kocaman bir kapak çekmiş sonra ayaklarını götüne vura vura bir kenara çöküp gülmeye başlamıştı.

Yolcu yolunda gerek arkadaşlar..

Ayaklandığımda beş abi bey gençler bana merakla bakarken çantalarımı sırtlandım. Daha sonra eğilip mektubu aldım ve korumacı bey abiye verdim.

"Tanışmadığımıza memnum. Bey amca baba haklı.. Hepsi deli saçması. İyi geceler."

Onların bir şey demesine fırsat vermeden bende avludan çıktım. Islık çalarak demir kapıdan çıkarken bana bakan silahı bey abilere dönüp hepsine tükürdüm.

" Maşallah size aslanlarım! Tütü tütü. Allah nazarlardan saklasın! "

Onlar bana şaşkınca bakarken ordan ayrıldım. Acaba sabah mı gitseydim?

Kendi kendime omuz silktim. İstenmediğimiz konakta kalmayız kardeşşşş.

Sakin adımlarla sokak lambasının aydınlattığı yolda yürürken kendi salaklığıma sövüyordum.

Hayır yani sanane? Sanane kızım? Çek git işte! Yaşa kendi başına? Ne bok işin var Urfada?

Sanki anaya babaya ihtiyacın var..

E belki var?
E ama bana var dedilerrğğğ.

Kendi kendime gülerek başka sokağa girdim. Gelen müzik sesiyle merakla etrafıma baktım. İleride ki sokaktan geliyordu.

Halay sesi..

Meraklı tarafım götüme tekme atarak oraya gitmemi sağlarken geldiğim gibi sırıtmam bir oldu.

Kürt, Türk ayrımı yapmam ama.. Kürt düğünü bir başka oluyordu ayol!

* * *

" ŞEMMAME, ŞEMMAME! ŞEMMAME BUKE!"

" AHEEYY!" diyerek elimde ki mendili sallarken halay başı olarak tüm halayı coşturucak hareketler yapıyordum.

Davul resmen boş midemde çalsada umursamadan halaya devam ettim.

" Evet sayın misafirlerimiz. Pisti boşaltalım! Gelin ve damadımızın takı törenine geçiyoruz." diyen adamla dağılan halaya karşı bir saattir çektiğim halay yüzüne nefes nefese kalmış bir şekilde etrafıma saçılmış paraları aldım. O kadar güzel oynamıştım ki millet para yapıştırmıştı.

AŞİRET KIZIOnde as histórias ganham vida. Descobre agora