•Aurora Pride• The Umbrella Academy - 0 Numara'nın Laneti

『Bölüm 49 - Sorgu』

♪ Sia - Big Girls Cry

Erken atıyorumm, umarm seversiniz bu bölümü <3

İyi okumalarr <33

---

Five konuştu, "508 demiştin, onları nereden tanıyorsun? Ophelia' yı onların öldürdüğünü nereden biliyorsun?" Five anında sorgulamaya geçtiğinde Handler duraksadı.

"Benim odama gelip beni mi sorguluyorsun?"

"Niye sorgu olarak algıladın? Bir sürü soru sordum sana, bunlar da onlar gibi," Handler sigarasını çekti, onu beklemek sabır işiydi gerçekten.

"Komisyon her şeyi görür ve bilir," Five istemsizce sessiz bir şekilde güldüğünde Handler gülümsedi. Aurora ciddileşmişti onların aksine. Duyacakları onun için çok değerliydi.

"Böyle boktan pısırık cevaplar vereceksen işimiz çok zor," Gülmesi gülümsemeye dönüşmütüştü. 

"Bir işimiz olduğunu biliyordum ama böyle olduğunu zannetmemiştim," dedi sırıtarak. Aurora' nın çenesi kasıldı, Handler' a diktiği gözlerindeki ifadesizlik silindi yavaşça ama Handler ona bakmıyordu bile. Five Aurora' ya bakmamak için direndi, ciddileşti,

"Sana istediğini verdik, sen de aynını yapacaksın." dedi 508' i yok etmelerini kullanarak. Handler kaşlarını kaldırdı, hala oyun oynuyordu kendince,

"Yoksa?"

"Geçen seferki kadar şanslı olmayabilirsin," dedi Five sakince. Aurora iki elini birleştirmiş parmaklarıyla onuyordu, sakin kalması gerektiğini biliyordu.

"Bende istediğin neyse o yok hayatım, zaman kaybediyoruz."

"Daha önümüzde çok saat var, sohbet edebiliriz." dedi, ardından Handler' ı taklit ederek kaşlarını kaldırdı ve söyledi, "Ya da yok mu? Kıyamet ne zaman acaba, belki de birkaç saate kopar," Handler ne demeye çalıştığını anlamıştı. "Sence?" Five açıkça belirtmişti, Kıyameti onun getireceğini bildiğini söylemişti.

Handler diyecek bir şey bulamadı, konuyu değiştirmeye çalışacaktı ki Five gene konuştu,

"Beni vuran ve Ophelia' yı öldüren her kimse öldürmek için çok zamanımız yok gibi." Handler sandalyesine yaslanarak gülümsemeyi denedi, eli çekmecesindeki acil durum telefonuna yöneldi, bildiklerini anlamıştı. Five da gördü anladığını, 

"Çok özür dilerim," dedi Aurora' ya bakarak Five. Sesindeki dalga geçen ton belliydi, tekrar Handler' a döndü, "Ophelia' yı vuranı mı demeliydim?" 

Aurora elinin çekmecenin üstünde olduğunu gördüğü anda oraya kısa bir bakış attı, Handler' ın eline almasına bir milim bile kalmamış olan o telefonu dondurdu. Handler telefona baktığında Aurora ayağı kalktı, arkasından Five. Handler' ın yüzündeki sırıtış bir saniye bile donmamıştı.

"Tamam, tebrikler. İkiniz de çok zekisiniz. Ben sade-"

"Sen de çok geri zekalısın. Ne anlamayız falan mı sandın beyinsiz piç? Senin yüzünden hepimizin canı tehlikeye girdi." dedi Aurora. Five Handler' ın tepkisini bekledi, Handler tekerlekli sandalyede ileriye gelmek istedi biraz. Ayağıyla acil durum düğmesine basacaktı. Five kemerine koyduğu silahı çıkararak ona doğrulttuğunda Handler duraksadı.

"İstediğim her şeyi anlatacaksın," Handler ifadesini bozmamayı denedi, biraz daha ilerlediğinde Aurora bir şey yapacağını anladı Five gibi. Ayağını topuğunu kaldırmadan yere vurduğunda Handler tuşa basacak olduğu ayağından başlayarak buz tutmaya başladı. Bir saniye içinde donduğunda Five konuştu,