BÖLÜM 8

345 24 0
                                    

Keyifli okumalar...♡♡

"Üşümüyorsun öyle değil mi?" Gözlerimi Savaş'a çevirdim. Yaklaşık 1 saattir uçakta dolaşıp duruyordu. Canı sıkılmıştı muhtemelen. Uçakta Yankı Bey hariç hiç erkek yoktu, o da uyuyordu zaten. Bense Fahriye Hanım ve çalışanlarla sohbet ettiğim için canım sıkılmıyordu.

"Hayır üşümüyorum." Tamam anlamında kafasını sallarken bir anda halay oynamaya başladığını hayal ettim. Canı sıkıldığı için bu muhtemeldi ancak bunu sadece ben ve Doğa'nın yanında yapardı.

"Siz yeni evli değil misiniz? Hadi dans edin." Fahriye Hanım'ın 12 yaşlarındaki kızı bunları söylediğinde Savaş bunu fırsat bilerek bileğimden tutmuş ve ben ne olduğunu anlamadan dans pozisyonuna geçmişti. Arkadan dans şarkısı çalarken Savaş'a ayak uydurdum. Özel uçak olduğu için sorun etmiyordum.

Yüzü yüzüme yakındı ve elleri belimde sıkı sıkı duruyordu.

"İtalya'da seviliyor musun?" Yeşil gözleri minnoş minnoş bakıyor, içimin kıpır kıpır etmesine neden oluyordu.

Ah tanrım! Kendime gelmeliydim.

"Evet. Ünlü bir stilist sayesinde yurt dışına gelmiştim, onun sayesinde tanındım."

"Peki neden moda tasarım?" Cevap vereceğim sırada şarkı durmuştu. Şarkı bittiği anda beni koluna yatırarak gülümsedi. Fahriye Hanım'ın kızı ellerini çırparak bizi alkışladığında ise biz yerlerimize geçmiştik.

"Çok yakışıyorsunuz, Allah tamamına erdirsin." Sadece gülümsedim ve Savaş'a baktım. Diyemedim ki biz 6 ay sonra sözleşmemiz bittiği için boşanıp yollarımızı ayıracağız. Gözlerimi kapattım ve uyumaya çalıştım. Yaklaşık 2 saatimiz vardı ancak ben heyecandan uyuyamayacaktım.

Oflayarak gözlerimi açtım ve defterimi elime alarak çizim yapmaya başladım.

🧚‍♀️🧚‍♀️🧚‍♀️

"Ben arrivato! " Gülümseyerek Bayan Emma'nın elini sıktım ve sarıldım. Onu cidden çok seviyordum. Tanınmamı ve büyümemi sağlayan oydu. Ayrıca bana karşı bir abla gibi şefkatliydi.

"Chi sei? " Savaş'a baktı. Savaş elini uzatarak gülümsediğinde bende gülümsemiş ve kendini tanıtması için kenara çekilmiştim.

"Sono suo marito. Savaş." El sıkıştıktan sonra Emma bana dönmüş ve ne zaman evlendiğimi, ona neden haber vermediğimi sormuş, bize güzel bir düğün hediyesi alacağını söylemişti. Gerek olmadığını söyleyip onu reddetsem de o kızgın bakışlarından birini atıp beni susturmuştu. Ardından bize evimizi gezdirirken el ele tutuşmadığımızı görmüş ve yanımıza gelip ellerimizi birleştirmişti.

Otelde kalacağımızı sanıyordum ancak Emma bizi kendi evine davet etmişti. Bekar olduğu için bu konuda gayet rahattı. Tüm ahali toplanmış ve kadının kocaman villasına yerleşmiştik.

Herkes odasına çekilmişti. Biz ise Savaş'la balkona çıkmış boş boş oturuyorduk.

"Uyu istersen. 1 hafta boyunca çok yorulacaksın." Kafamı iki yana salladım. Evet çok uykum vardı ancak ben... Onsuz uyumak istemiyordum. Şu 1 haftada onunla uyumaya alışmıştım.

"Hadi uyuyalım Peri, yorgunsun." Elimden tutarak beni odaya götürdüğünde gülümsemek istiyor ancak kendimi tutuyordum. Beni düşünmesi hoşuma gidiyordu.

Evet Duru için evlenmiştik ve birbirimize deliler gibi aşık değildik. Ama bu yalan evliliğimizde saygı ve değer vardı. İyi kalpli insanlar bunu yapardı ve sanırım Savaş isminin aksine dünyaya barış getirecek sayılı insanlardan biriydi. Ondan milyonlarca olsaydı eğer muhtemelen dünya böylesine bir yer olmazdı.

Peri MasalıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin