Peri Masalı

BÖLÜM 2

Multi: Savaş Ay

Keyifli okumalar...♡♡

Çantamda Doğa için getirdiğim katalogları incelerken aynı zamanda karşımda oturmuş pişkin pişkin gülen Bay Deli'ye bakıyordum. Gideceği yerde işi halledildiği için uçağı iptal etmişti ve bizimle oturuyordu. Doğa'nın anne ve babası tatilde oldukları için onda kalmayı düşünüyordum ancak abisinin burada olması beni tedirgin etmişti.

"Ben artık kalkayım." Ayağa kalktığım sırada Doğa'da mırıl mırıl mırıldanmaya başlamıştı.

"Ama burada kalacaktın bu gece!" Gülümsedim ve kafamı yana eğdim.

"Başka bir zamana artık, rahatsızlık vermeyeyim." Çantamı da alarak kapıya doğru ilerlediğimde Savaş'ın sesini duymamla adımlarımı durdurdum.

"Burada kalabilirsin, emin ol rahatsızlık vermem. Varlığımı hissetmezsin bile." Doğa'da elimden tutmuş çekiştiriyordu.

"Ben yukarı çıkıyorum, siz takılın. Bir şey olursa haberim olsun." Doğa kafasını salladığında Bay Deli yukarı çıkmaya başlamıştı.

"Şey.." Dedim mırıldanarak.

"Film izleyeceğiz, istersen katılabilirsin bize." Yüzünde ufak bir tebessüm oluşurken gamzelerini görmemle bende gülümsemiştim.

"Yorgunum, uyuyacağım." Ben bir şey demeden yukarı çıkmış ve odasına girerek kapısını kapatmıştı. Yanımdan ne zaman ayrıldığını bilmediğim Doğa, pijama takımlarını elime tutuşturdu.

"Al bakayım şunları, bu tulumla film izlenmez. Yürü!" Beni banyoya doğru ittirdikten sonra mutfağa doğru ilerledi. Pijamaları giyip çıktım ve koltuğa oturdum. Bugün çizim yapmaktan ağrıyan parmaklarıma masaj yapmaya başladım. O sırada Doğa elinde tabaklarla gelmiş, kumandayı elime tutuşturmuş ve elindekileri masaya bırakarak kucağıma doğru uzanmıştı.

"Ne tür bir film izleyelim?" Doğa burnunu çekti.

"Duygusal bir şey olsun, ağlayasım geldi." Defalarca kez izlediğim ve her seferinde hüngür hüngür ağladığım ancak yine de vazgeçmediğim filmi açtım.

Babam Ve Oğlum...

Film bittiğinde ikimizde gözyaşları içindeydik hatta Doğa'nın ağlamaktan uykusu gelmiş olacak ki horlaması kulaklarıma geliyordu. Burada rahat edemeyeceğini düşünerek ayağa kalktığımda onu kaldıramayacağımı elbette ki biliyordum. Yavaş adımlarla yukarı çıkmaya başladım. Bay Deli'nin uyumamış olduğunu umarak kapısını tıkladım.

"Buyurun?" Kapıyı açarak içeri girdiğimde içimden 'Yuh be adam!' diye geçirmeden edememiştim.

"Ben şey.." Boğazımı temizledim. Gözlerim çıplak vücuduna bakmamak için kendini zorluyordu. Eğer bakarsam tacize gireceğini biliyordum ve bunları aklımdan geçirdiğim için açıkçası kendimden utanmıştım.

"Doğa uyudu onu yatağına götürebilir misin diyecektim." Bana doğru ilerlemeye başladığında gerileyerek kapının önünden çıktım.

"Tabi." Üzerine bir tişört geçirip merdivenleri inmeye başladığında bende Doğa'nın odasına girip ince örtüyü açarak Bay Deli'ye yardımcı oldum. Doğa'yı kucağına almış bir şekilde odadan içeri girerek yatağa yatırdı.

"İyi geceler." Diyerek odadan çıktığında bende ışığı kapatıp aşağı indim. Doğa'nın getirdiği tabakları ve bardakları alarak mutfağa doğru ilerledim. Bulaşıkları makineye yerleştirmediğini gördüğümde ise onları yerleştirmeye başladım.

İşim bittikten sonra mutfaktaki küçük masaya oturarak kafamı ellerim arasına aldım. Savaş'ın ne kadar iyi olduğunu görmüştüm ancak ona yakın davranamıyordum. Daha bebekken yaşadığım o iğrenç şey yüzünden tüm hayatım mahvolmuştu aslında.