0.5

12.6K 640 201
                                    

selamlar canlarımmmm<3

Deva

"Ne diyorsun sen?" diye sordu kabaca. Şoklara soktuk galiba kıyamam.

"Kendine çok güveniyordun? Bir korku saldım içine galiba?" dedim bir gözümü kırpıp soru dolu bir ifade takınarak.

"Ne korkacağım? Senden korkan senin gibi olsun. Kabul ediyorum." dedi ve parmağını parmağımdan kopardı.

"O zaman kimin beyaz olacağına dair yazı tura atalım." diye fikir ortaya attım hemen. Başlamak için sabırsızlanıyordum.

"Bozuk parası olan var mı?" diye seslendi kalabalığa doğru.

Arkadan isminin Mert olduğunu hatırladığım çocuk elinde bozuk parayla öne çıktı. Uraz'dan önce atılıp seçimimi yaptım.

"Tura."

Uraz bir anda atlamama kaşlarını çatıp bana baktı ama ne yapayım, ilk hamlede bulunan kapardı.

"Yazı kaldı sana da." dedi elinde bozuk parayla oynayan Mert. Uraz ufak bir baş hareketiyle onayladı.

Mert elindeki parayı havaya attı ve havada yakalayıp elinin sırtına yapıştırdı. Elini kaldırdığında herkesin gözü paranın üstündeydi.

"Yazı," demesiyle Uraz'ın yüzüne zafer dolu bir gülümseme yayıldı. Suratımı ifadesiz bıraktım.

Benim önümdeki beyaz taşları onun önüne gelecek şekilde tahtayı çevirdim. Bir anda yanağımdan alınan makasla gözlerimi büyüttüm.

"Alış şimdiden yenilgilere prenses, bu son olmayacak." dedi keyifli ses tonuyla.

"O makas alan parmaklarını makasla keserim senin! Oynayacaksan adam gibi oyna!" Pamir bize karşı her zaman korumacı bir tavır takınmıştı ve yine o tavrının hakkını veriyordu.

"Hayırdır birader, sen kimin parmaklarını kesiyorsun?" diye atladı Uraz'ın en yakın erkek arkadaşı Kaya. Deniz'le nasıl akraba olabilirlerdi inanamıyordum.

"Sen atlama ordan hemen sazan!" bağırarak içindeki rezzak abiyi uyandırdı Begüm. Arkadaşlarım diye demiyorum saç telime zarar gelse ortalığın anasını ağlatırlar.

"Sana ne oluyor be?" diyerek Begüm'e sataştı Seray'da. İki grup arasında bir itişme oldu ama aralarındaki kişiler dışında iki grupta bundan etkilenmedi.

"Tamam yükselmeyin hemen, bırakın da oyunumuzu oynayalım." diye ortalığı yatıştırmaya çalıştım sakin bir ses tonu kullanarak. "Ne de olsa son gülen iyi güler." dedim kendimden emin bir tavırla.

"Sen de başla artık." dedim ardından Uraz'a dönerek. Etrafındaki sürtüşmeyi zevkle izliyordu resmen gıcık.

İlk hamlesini atını oynatarak yaptı. Ardından ben basit bir hamle kullanarak piyonumu oynattım.

Uzun hamleler sonucu benim altı piyonum bir tane kalem ve iki tane atım oyun dışı olmuştu. Onun da iki fili, beş piyonu ve bir tane kalesi ben oyun dışı etmiştim.

Tahmin ettiğim gibi beni basite indirgeyerek kolay ve tahmin edilebilir hamlelerle oynuyordu. Ben de onu yanıltmıyor aynı hamlelerle karşılık veriyordum.

Beklediğim sadece küçük bir hamleydi. Eğer onu yaparsa oyunu bitirip şahını köşeye sıkıştırabiliyordum.

Bir anda tüm planımı değiştirip vezirimi tehlikeye attım. Atıyla beni yiyecekti çünkü anlamadığımı ve şahı için bir hamlede bulunduğumu düşünmüştü. Tahminlerimi doğru kılıp atıyla vezirimi devirdi.

REKABET • yarı textingWhere stories live. Discover now