28.bölüm

6.1K 291 24
                                    

Zaman su misali hızla akıp gidiyordu berat bir kaç gün önce Amerika'da yaşıyorken şimdi mardindeydi büyük yeminler etmişti bir daha buraya adımı mı atmayacağım diye yemini bozmuştu abisinin tek bir lafıyla kardeşi delal yüzünden şuan bu durumdaydı hiç tanımadığı bir kadınla evlenecekti üstelik başkasını severken gece boyu abisinin söyledikleri kulağında çınladı o kadın karım olduktan sonra gamzeyi tamamen unutmalıydı bunu şilana yapmaya hakkı yoktu oda abisi gibi düşünüyordu ama gönlüne laf geçiremiyordu zman belki beratı şilana alıştıracaktı ama hiç birşey göründüğü gibi kolay olmayacaktı.

Konvoy halinde gelen karısını izledi yengesiyle beraber yengesi rozerin onu zorla aşağıya indirmişti " madem konvoya gitmedin gel karını karşıla " demişti birbirilerine aşık olsaydılar beratla şilan şuan herşey daha güzel olabilirdi berat haycanla karısını almaya gidebilirdi ama herşey çok farklıydı berat karısını görmeye hazır değildi üstelik şimdi herkesin içinde rol yapacaktı en zoruda buydu aslında içi kan ağlarken yalandan herkese mutlu görünmek ti herkes farkındaydı aslında zorla evlendirildiklerini ama berat ilk günden miletin ağzına laf vermek istemiyor du.

Konvoy kapının önünde durunca istemsizce heycanlanmıştı berat bir daha düğünü olmayacaktı bir daha bu duyguyu yaşayamayacaktı gerçi düğünü mü ölüm günü mü belirsiz di helin ve zeynep şilanı arabadan indirdi yüzünü duvakla kapatmıştı berat ne kadar yüzünü bile görmek istemese de karısı olacak kadını merak ediyordu bu kadarına hakkı vardı en azından kendini nasıl bir çıkmazın içine soktuğunun farkında değildi kaçmak istiyordu deli gibi burdan ama kaçamazdı artık herşey çok farklı olacaktı..

Büyük alkışlarla gelin düğünün oldugu yere getirildi zılgıtlarla halay sesleri yükseliyordu şilanla beratı ortaya alıp dans etmeleri için zorladılar zoraki evlilik olduğunu bildikleri halde. Berat ne kadar istemese de denileni yapmak zorunda kaldı yavaşça şilanın üzerimdeki duvağı kaldırdı derin bir nefes aldı ve yutkundu karısıyla göz göze gelen berat derin bir iç çekti bu kadar güzel birini göreceğini düşünmemişti aslında şilanın güzel olup olmadığını bile düşünmemişti hani derler ya bir bakarsın birdaha bakarsın gözlerini alamazsın güzelliğindem endamından şilan da tam olarak öyleydi beratın şilanla işi vardı güzelliğiyle ne kadar şilanı sevmek istemese de gönlü buna izin vermeyecek ti şilana karşı hiç birşey hissetmemek mümkün değildi.

Karşımdaki adama bakarken yutkundu şilan göz göze geldiği adam onun nefesini kesmeye yetmişti gözlerine inanamıyor du aslında yıllar önce uzaktan bir kere gördüğü adama platonik aşıktı sadece bir kez gördüğü adama aşık olmuştu ona hiç bir karşılık vermemişti şilan sadece içinde sevmişti her gece başını yastığa koyduğunda o adam gelmişti gözünün önüne çok aramış görmek istemişti ama sanki o günden sonra izini kaybettirmişti şimdi karşısında oluşuna hayranlıkla bakıyordu şilan karşısındaki adamla evlendiğine inanamıyor du bunun bir rüya olduğunu düşünüyor du ama gerçekti karşısındaki adam o idi yıllardır her gece kafasını yastığa koyduğunda düşündüğü adam o idi şimdi o adamla evlenecekti bir ömür onunla evli kalacaktı hayal değildi bu gerçekti berat şilanın anlına buse kondurunca irkildi halla gözlerine inanamıyor du istemsizce karşısında gözlerinin içine bakan adama gülümsedi berat daha çok kaşlarını çatıp ne gülümsüyorsun der gibi baktı kendine belli etmesede oda şilandan etkilenmişti onunda kalbi istemsizce attı heycanlanmıştı o an sevdiği kadın aklına bile gelmemişti şilanın güzelliği adeta beratın kafasını kaçırmıştı bu kadar güzel bir kadınla bir ömür geçirmek ikisi içinde zor olacaktı biri kıskançlığı uğruna yakıp yıkacaktı biri ise bunca yıl sevdiği adamı aramakla geçiren bir kadının pişmanlığını görecekti hiç birşey şilanın istediği gibi olmayacaktı o beratla mutlu bir evlilik hayal ederken başına neler gelecekti kim bilir beratın siniri öfkesi şilanı çok yoracaktı ama şilan kazanacaktı en sonunda kazanan şilan olacaktı.

Rozerin şilanın kolundan tutup odaya götürdü  imam nikahları kısalacaktı aceleyle düğünleri olduğu için resmi nikahları yetişmişti ilerleyen zamanda resmi nikahları da kıyılacaktı.

Adımlarını geri geri arıyordu sanki berat odaya hiç girmek istemiyordu birazdan şilan allah katında karısı olacaktı ama berat buna hazır değildi daha. Boran abisinin zoruyla içeriye girdi yanındaki kadına bir kez daha bakmaya gücü yetmedi ona bakınca sanki kalbi yerinden çıkacakmış gibi oluyordu berat bir kez daha bakmaya gücünün olmadığını anladı nikah şahitlerin amcası ve dayısı olmuştu artık berat ve Şilan allah katında karı koca olmuştu şilan ve beratın hikayesi şimdi başlıyor du o gün o düğün olduğu günden sonra ikisinin de arasında ne geçti ne oldu ne bitti kimse bilmedi çünkü şilan ve berat çok iyi rol yapıyordu ne olursa olsun odalarında ne kadar mutsuzluk olursa olsun onlar artık evlenmiş ve dışarıya hiç birşey belli etmeyeceklerine yemin etmişlerdi dışardan bakıldığında ne kadar mutlu Bir çift olarak görünseler de odalarına girdiklerinde iki bir yabancı olduklarını hiç kimse anlayamazdı o kadar güzel rol yapıyordu lar ki odalarında ne oluyorsa berat ve Şilan için bir sırdı bu sırrı hiç kimse öğrenmeyecek ti gerçek evlilikleri olana kadar bu böyle kalacaktı..

ROZERİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin