13.bölüm

10.8K 360 47
                                    

" boran beni korkutuyorsun otur yerine lütfen " dedim titreyen sesimle.

Boran " sakin olamıyorum rozerin neden yüzük parmağın da değil neden ben sana bakmaya koyamıyorken sen kendini milletin bakışlarıyla kirletiyorsun."

" Ne saçmalıyorsun boran sen ? Yanlış anlaşılma olmuş görmüyor musun benim ne suçum var ki ? "

Boran " suçun ne biliyor musun rozerin ? Benden habersiz konaktan çıkman.!"

" Tek ben çıkmadım gördüğün gibi kardeşin ve yengelerin de vardı kimse beni yemedi."

Boran " rozerin bana cevap verme sen benden habersiz hareket bile edemezsin"

" Sen kimsin ya ne hakla bana bunu söylersin sen benim sadece kocamsın."

Boran " unuttun mu rozerin baban seni para karşılığında bana sattı sen ben ne dersem onu yapmak zorundasın anlıyor musun?"

Zoruma gitmişti gözlerimin içine baka baka yine aynısı söylemişti her kavga ettiğimiz de böyle olacağını biliyordum ne olursa olsun ben onun karısı olmuştum halla bana böyle söylemesi istemsizce canımı yakmıştı gözlerim doldu istemsizce boranın gözlerine bakarak " haklısın boran bende hatta sana açıklama yapıyorum senin babamdan bir farkın olduğunu düşünüyordum görüyorum ki babam gibi sende karahtersizin teksin biraz olsun sana güvenmeye başlamıştım görüyorum ki hatta etmişim."

Arkamı dönüp  gidiceğim sırada kolumu tutu boran " öyle demek istemedim rozerin " dedi artık herşeyi söylemişti şu saatten sonra ne söylerse söylesin benim için hiç bir önemi yoktu kalbim yeterince kırıktı üstüne birde boran böyle konuşursa daha çok kırılıyordu  biraz olsun ona güvenmek istemiştim ona kalbimi açmak istemiştim.

" Boran yüzünü görmek istemiyorum git lütfen ikimiz de birbirimizi daha fazla kırmadan." Dedim kolumu hızla ellinden kurtarıp kendimi hızla banyoya attım kapıyı kapatıp   kafamı kapıya yasladım göz yaşlarımı serbest bıraktım boranın odadan çıkmıştı kapıyı sert bir şekilde kapatıp gitmişti hıçkırıklarımı tutamıyordum bu kadar ağır kelimeleri hak ettiğimi düşünmüyorum boran herşeyi abartıyor du dışarı çıktıysak ne vardı bunda tek basıma çıksam anlardım kıskançlığını böyle kıskançlık olmazdı bunun adı kıskançlık değil delilik ti hastalık bu başka bir açıklaması yoktu mizgine ayrı bir kızgındım bana nasıl böyle bir iftira atabilir daha doğru düzgün anlamadan dinlemeden ben iftiraya ugramıştım boran da ona inanmayı tercih etmişti resmen boranın gözü dönmüştü.

Banyoda bir süre kaldıktan sonra elimi yüzümü yıkayıp çıktım üzerini değiştirip aşağıya indim mizgine sormam gerekenler vardı.

Herkes mutfakta oturmuş mizgin ise bulaştıkları yıkıyor du hızla yanına yaklaşıp kolundan tutum bana anlamayan gözlerle bakıyor du  " senin amacın ne mizgin borana nasıl rozerin de baktı dersin ben o adama bakmadığım halde bana nasıl iftira atarsın ? "

Mizgin yaptıkların dan hic pişman değildi gözlerime bakıp " ben öyle gördüm rozerin hanım " dedi dalga geçer gibi.

Delal " seni artık tanıyamıyorum mizgin böyle yaparak değerini kaybediyorsun rozerinin hiç bir suçu yokken nasıl böyle birşey yaparsın üstelik boran abimi bile bile.."

Mizgin " ben mutsuzsam hepiniz mutsuz olacaksınız benim kocam benim suratıma bakmıyorsa siz de öyle olacak " dedi.

Helin " ne saçmalıyorsun sen yenge kimse bu dediklerini yapamaz böyle düşünmeye hakkın yok sen kendine gel bence böyle yaparsan. Mehmet abim seni kapı dışarı edecek hem buna dünden meraklı sen bunu hepimiz den daha iyi biliyorsun." Dedi helini ilkez bu kadar sinirli görüyordum küçüktü ama çok akılıydı bu evin kızları yaşlarına göre çok akıllılar beni savunması istemsizce hoşma gitmişti delal de öyle helinde kendimi yanlız hissetmiyordum en azında beni kimse savunmadaydı belki ozaman kendimi kötü hissede bilirdim ama öyle olmamıştı en azından boran gibi beni suçlamadılar..

ROZERİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin