9. Bölüm: NEFRET VE FEDAKÂRLIK

En başından başla
                                    

" Cezai Cinayet Soruşturma Bürosu'ndan Özel Dedektif Yavuz Özer. Zaten daha önce tanışmıştık."

Rozet ve kimliği gösterdikten sonra tekrardan iç cebine koydu. Kerim Dinç hâlâ şaşkındı, "Evet, hatırladım. Buyurun, ne için gelmiştiniz?" dedi soran gözlerle.

Dedektif Yavuz sıkıntıyla nefesini verip konuşmaya başladı:

"İsterseniz önce bir içeri geçelim."

Açık kapının ardında duran adam afallamış bir şekilde, "Tabi, buyurun." Diyerek eliyle içeriye geçmesini işaret etti.

Genç Dedektif bakışlarında barındırdığı şüpheyi belli etmeden gözlerini evde gezdirerek içeri girdi. Giriş kapısının karşısında açık kapıdan siyah örtülü bir yatağın ucu gözüküyordu. Yatak odasıydı anlaşılan. Beyaz renkli duvarların aydınlık kattığı holün sağ tarafında gömülü siyah bir dolap vardı. Kerim Dinç kapıyı kapattığında kapının arkasında oturma odası kalmıştı.

"Buraya geçelim." Dedi tereddüt tınılarının bulunduğu sesiyle.

Evin girişindeki gibi siyah ve beyaz rengin hâkim olduğu odaya füme renk de eşlik etmişti. Kapının hemen yan tarafında siyah TV ünitesi, ünitenin karşısında füme renkte birbirinin sağında ve solunda olan iki adet spor koltuk vardı. Koltuklardan birinin arkasında gayet şık duran siyah cam bir yemek masası ve ardındaki boydan pencereyi örten çift kanatlı beyaz perdeler odanın kombinine sadelik katmıştı. Yine masanın üzerinde olan küçük üçlü kaktüsler spor odaya ayrı bir şirinlik vermişti. Masanın tam üzerine sarkan üçlü avizenin ortasındaki avize siyah ve iki yanındakiler beyaz renkteydi.

Dedektif Yavuz masanın önünde TV ünitesinin karşısında kalan koltuğa oturdu. Kerim Dinç yanındaki koltuğa otururken ona soran gözlerle bakıyordu. Dedektif Yavuz'un sakinliği ona rahatsızlık vermeye başlamıştı. Dedektif Yavuz yeşillerini odada gezdirirken konuştu:

"Hakan Sert'i tanıyordunuz sanırsam." Dedi bakışlarını sol tarafındaki duvarda asılı olan siyah tabloya sabitleyerek.

Kerim, oturduğu koltukta dirseklerini dizlerine koyup, parmaklarını birbirine kenetleyerek öne doğru eğildi:

"Evet, neden soruyorsunuz?" Sorgulayıcı bakışlarını Dedektif'in yüzünde gezdirdi.

"Dün geceki kutlamada sarhoş olan Hakan Sert'i bir doktor arkadaşınızla beraber evine bırakmışsınız." Dedi tek kaşını kaldırıp bakışlarını ona yönlendirerek.

"Evet, Sarp Sezgi'nin ayarladığı bir kutlamaydı. Gökhan Doktor'la beraber bıraktık. Arabayı bizzat ben sürdüm. Hakan arabasını kullanabilecek durumda değildi. Arabasını park ettikten sonra taksiyle evlerimize geçtik. Neden soruyorsunuz bunları?"

Yavuz, iç cebinden çıkarmış olduğu defterine notlarını aldıktan sonra başını kaldırıp gözlerini Kerim'in gözlerine sabitledi.

" Hakan Sert dün gece sabaha karşı 4 sularında evinde ölü bulundu."

Kaz ayaklarındaki hafif kırışıklıklar, otuzlu yaşlarının başında olduğunu gösteren doktor, şaşkınlıkla alnını kırıştırdı.

"Nasıl?!"

Dedektif Yavuz adamın tepkisini samimi bulmayarak devam etti, "Doğru duydunuz, evinde ölü bulundu. Ve görgü tanıkları en son Gökhan Namlı ve sizin Hakan'ın yanında olduğunuzu gördüklerini söylüyorlar. Henüz Gökhan Namlı ile konuşmadım. Tam olarak kaçta eve vardınız? Daire kapısına kadar siz mi bıraktınız?" Sırtını rahat koltuğa yaslayarak tek bacağının bileğini diğer dizinin üzerine koyup, not defterini üstte kalan dizine sabitledi.

ÖLÜMCÜL SIRHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin