Hayır anlamında kafamı salladım. "Dersine git, ben iyiyim"

"Yok istesem de gidemem yarın" dediğinde kaşlarımı çattım "Neden ki?"

"Berayı çok sinir ettim bugün o yüzden"

Kaşlarım daha çok çatıldı. "Yani?" Saf saf ona baktığımda dişlerini göstererek sırıttı ve yanağımı öptü. "Boşver kuzum" dedi ve bu sefer çenemi tutup kafamı yan çevirdi ve diğer yanağımı da öptü.

"Yalap şap öpme şu çocuğu bak Erez kıracak kafanı, az kaldı"

"Doğu, senin yörüngeni tersine çeviririm bak" dediğinde Uygar mutfaktan "Yavaş çevir" diye bağırdı. Doğu oturduğu tekli koltuğa yayılarak bacak bacak üstüne attı ve nispet yapar gibi sırıttı .

"Polis de kendisi"

No one:
Doğu: Uygar Polis

Kapı çaldığında oturduğum yerden hızla ayaklanmak istedim ama başım döndüğünde bir an duraksadım. "Ben açmak istiyorum kapıyı" dediğimde herkes tereddüt etsede kafasını salladı.

Oturduğum koltuktan yavaşça kalktım, dizlerim anında hafifçe titremeye başlarken umursamadan küçük adımlarla kapıya gidip açtım. Erez beni gördüğünde afflasa da saniyeler içinde hızla belimi tutup beni kendisine yasladı ve kapıyı kapattı.

"Bebeğim, niye kalktın?" diye sorduğunda derin bir nefes aldım.

Niye kalktın, niye kalktın! Sizene be sizene!

"Kalçamı hissetmiyorum çünkü artık" dedim dişlerimin arasından öfkeyle fısıldayarak. Göğsü titrerken kulağıma doğru yaklaştı. "Bu cümleyi senden sadece yatakta duymak istiyorum"

"Senin de bu cümleyi söyleyeceğim günler gelecek aslan parçası" dediğimde bir an duraksadı.

Geri çekildim sakince, bu cevap ona bir süre yeterdi.

"Bebeğim, yemeğin hazır" diye bağırdı Uygar mutfaktan.

"Hasbinallah" dedi Erez ağzının içinden. "Birisi gece uyanıp seni koklaya koklaya öper sonra geri uyumaya gider, birisi sana bebeğim der, yavrum der, canım der..."

"Sanane be!" diye çemkirdim. Evet Devran bazen gece uyanıp beni öpmeye geliyordu, evet bazen uygunsuz bir anımız olabiliyordu ama... lan bunlar bizi niye salmıyordu harbiden?

Erez beni tutup kucağına aldığında diğerleri artık alıştığı için bende hızla bacaklarımı beline doladım. "Sofrayı kurun, ben Ekin'e daha kalın bir şeyler ayarlayacağım" dedi.

"Ben sadece Ekine hazırlamıştım yalnız" dedi Uygar. Bera öfkeyle "Biz orospu çocuğu muyuz!" diye bağırdığında pat küt sesler geldi. Uygar yeni öğrendiği dövüş skillerini Bera'nın üzerinde deniyor olmalıydı. Erez beni üst katta, koridorun sonundaki odamıza doğru götürdü ve içeri girdi.

Odamızın içi çok güzeldi, gerçekten içim açılıyordu burada.

Beni yavaşça yatağa oturttu ve dolaba doğru gitti. "Senin kazaklarından giyebilir miyim?" diye sorduğumda bakışlarını bana çevirdi. Dişlerini sıktı ve yarı yoldan geri dönüp dişlerini çeneme geçirdiğinde yavaşça yüzümü buruşturdum. Isırdığı yeri ıslak bir şekilde öptü. (Erezin çene fetişi modunu devreye sokalım artık)

disiplinWhere stories live. Discover now