yedi

50.7K 2.3K 286
                                    


Keyifli okumalar gece kuşları 💫

Ne çabuk değişiyordu insanlar. Ne çabuk gözden çıkıyorlardı.. Beni en başında annem gözden çıkmıştı. Benim yerime dans etmeye devam edebilecekken, yeteri kadar çalıştığını, artık yükü benim üstlenmem gerektiğini söyleyerek kenarı çekilmişti. Ailesinin sahip çıkmadığına, sözde ailesi anca böyle davranırdı işte. Gözlerimin dolduğunu belli etmedim ama elimde ki kırmızı kumaşı yere fırlatırken öfkemi gizleyemedim.

'Gecelikleri iptal et terzi hanım. Ben giymem o dediğiniz şeylerden..'

Hasret ablanın bana bir dönüşü vardı. Sessizce dudakları adımı fısıldarken kaşlarımı kaldırarak konuşmamasını istedim. Tanımıştı. Annesi gibi kendini üç kuruşa satmaz dediği Alev, yaşadığı çöplükten kurtulmak için kendini üç kuruştan daha azına satmıştı. Utanmam gerekiyordu değil mi? Bana bunu reva görenler değil de benim utanmam gerekiyordu değil mi? Hiçte utanmayacaktım! Ben, beni nikahına alan adamın karısıydım. İşlediğim hiçbir günah yoktu, utanmayacaktım.  Beni o pisliğe bulaştıranlar, bugün yalan söylememe vesile olanlar utanmalıydı. Hasret ablanın şaşkın bakışları karşısında dimdik durdum.

'Sana sormadık! Sen odana çıkıver artık!' Hiddetlenerek bize döndüğünde burnundan soluyordu. Çok kızmıştı. Valla çok kızan gidip kızan yerlerine buz basabilirdi..

'Boşuna masrafa gerek yok, giymem dediysem giymem! Gerçek gelinine diktirirsin hepsini!'

'Aslında doğru deyiverdin gelin hanım. Ne olacağımız belli olmaz. İptal ediver gecelikleri. Belki yatıya kalacak kadar vakit yoktur!'

Niyeti şimdi belli olmuştu. Demek beni bu geceye kalmadan gönderecekti. Duranın suratına sıçardım bu saatten sonra. Birbirimizi öldürecek gibi bakışırken Hasret abla aramıza geçip iletişimimizi kesti.

'Ay ne diyorsunuz ben hiç anlamadım.. Bi sakin olun..'

'Tansiyonum oynadı Hasret. Elbiseleri hallediver hepsi önden düğmeli olsun yeter. Gecelikler iptal.' Başında ki şalı çıkarıp bir kenarı fırlatırken yüzünün kızarmasından rahatsızlandığını anlamıştım. Hasret ablada iyiden iyiye bozulmuştu. Elbiseleri getirdiğinde konuşacağımıza adım gibi emindim. Söylene söylene toparlanmaya başladı.

'Tamam tamam gideriz, ne oldu da sinirlendin anlamadım. Hadi kızım toplayın kumaşları. Dükkanda devam ederiz artık..'

Ben arkama bakmadan odama çıktım. Yüzümde ki peçeyi başımda ki örtüyü bir kenarı fırlatıp odanın içinde volta atmaya başladım. Çok tepki gösterecekti gereksiz yere. Ben kendimi feda ettikten sonra ne önemi vardı ki? Doğru söylemediğime kızacaktı işte. Ama söyleseydim o çukurdan kurtulamazdım ki.. Gözümün içine baka baka tehdit ederken iyiydi ama. Sana hayat zaten vurmuş, gel ben seni korurum dememişti. Öfkeden başıma ağrılar girerken bir sigara yakıp dolanmaya öyle devam ettim. Ali'nin nerede olduğunu düşünürken kapı açılıp gürültüyle çarpıldı. Şahsine hanım kızgın bir boğa gibi karşımdaydı. Odada ki diğer kapı açıldığında içeriden Ali çıktı. İkisinin arasında kalmıştım, yapmam gereken bir açıklama vardı.

'Yalancısın bide öyle mi Alev hanım?'

'Biraz.. ama bunun ne önemi var? Ben kendimi feda ettim zaten hiç düşünmeden..'

'Tabi canım ne önemi oluvercek? Bekaret oğlanın başına kaldı mı görüverirdik ne olacağını..'

İşte karın ağrısı belli olmuştu. Derdi başlarına kalacak olmamdı. Ya senin samimiyetine güvenip dolan gözlerime yazık be hanım anne! Püüü sana!

'O raddeye geldiğimiz de Ali'ye anlatacaktım. Kimseyi oyuna getirmeye niyetim yoktu Şahsine hanım..'

'Ne o hanım teyze hanım anne, Şahsine hanım olduk şimdi de..'

Alev | Kara BelaWhere stories live. Discover now