Thirty four

2K 277 165
                                    



Yorum istiyorum ki🥺


"Adam resmen seni paranoyak etti Felix, bakma bana öyle.." Aynanın karşısında siyah boğazlı kazağımı düzeltip elimdeki zincir kolyeleri takarken her zamanki gibi kendi kendime konuşuyordum. Bu bir alışkanlıktı ve bırakamıyordum. "Dinleme cihazı takmalar falan! Vebalı gibi tüm kıyafetlerimi yakacaktım az kalsın." Kolyemi taktıktan sonra ilerleyip askılıktan kaşe kabanımı giymiş ve kapıya doğru yönelmeden tekrar aynadan son kez kendime bakmıştım. "O herife gidip neler yapabileceğini göster Lixie." İşaret parmağımı aynadaki kendime doğrultup konuşmuş ardından ise indirip aynadan kendime yaklaşıp öpücük bırakmıştım. "Seni seviyorum."

Kapıya yönelip açtıktan sonra çıkmış ve merdivenlere ilerlemiştim. Hala kendi evimde olmak garip hissettiriyordu. O kadar alışmıştım ki Hyunjin'in evine, onun düzenine ve her gün tek başıma koca evde sorularımla Yugyeom'u darlamaya. Şu an evime gelmiş olmak tam tersi beni rahat hissettirmiyordu.

Aşağı inip kapıya ilerlediğimde annem belirmiş ve sorgular biçimde bana bakmıştı. "Benim birkaç işim var, görüşürüz o yüzden." Annemin yanağına bir öpücük bırakıp çekildiğimde kollarını bağlamış ve tek kaşını kaldırmıştı.

"Ne işin var?" Sorduğu soruyla nefesimi bıraktım.

"Anne sana haber vermeden üç gün eve gelmemişliğim var, sorgulamaların yeni mi başladı?" Omuz silkti.

"Dün gece o Hwang adamıyla nere kayboldun?"

"Adamı tuvalete götürdüm, sonra 'felix bitti' diye bağırdı, bende götünü sildim anne. Ne saçma sapan sorular bunlar ya.." annem oflarken bende umursamayıp evden çıkmıştım.

Hyunjin beyimiz artık şoför yollamadığından mecburen kendim gidecektim. Ama annem kesinlikle şoförümüzle gitsem adamı sorguya çekecekti. Bu yüzden garajımıza ilerledim. Bu bebeklere dokunmayalı baya oluyordu. Hali hazırda açık olan garaja geçip arabalara bakınırken ilerleyip şifreli panoyu açmış ve mat siyah mercedes jeepimin anahtarını kavramıştım.

İlerleyip araca bindiğimde aslında uzunca bir turlamaya ihtiyacım olduğunu farketmiştim. Belki akşam dönüşte nehir kenarında dolanabilirdim ama şimdi bir görevim vardı. Bilmediğim bir görevdi ve açıkçası gram hevesim yoktu.

Telefonuma Hyunjin'in adamları tarafından yollanmış bir konumu navigasyona girdiğimde aracı çalıştırmış ve konuma doğru gitmeye başlamıştım.


•••

(Yazar pov)

Hyunjin kapısının tıklatılması ile seslendiğinde içeri giren Eunji ile gözlerini devirdi. Şu kadınla uğraşmaktan sıkılmıştı ve Almanı halletmesine çok az kalmışken biraz daha bu duruma devam etmesi gerekiyordu.

Eunji çatık kaşları ile kapıyı kapatıp bir süre ayakta Hyunjin'e bakmış, ardından ise uzun dalgalı saçlarını arkaya itip Hyunjin'in masasına ilerlemişti. Hyunjin oralı bile olmayıp arkasına yaslı bir şekilde sadece olanları izliyordu.

"Merhaba Hyunjin."

"Merhaba Eunji." Eunji, Hyunjin'in ilgisiz tavrı üzerine derin bir iç geçirdi.

"Ben artık dayanamıyorum." Hyunjin anlar bir şekilde başını sallamış ve el işareti ile devam etmesini belirtmişti. "Bunca zaman açık bir ilişki yaşadığımızın farkındaydım ama Felix'le aranda olanlar.. sabrımı taşıran son nokta." Hyunjin sırıttı. Bu kızın kendini ne sandığını düşünüyordu.

Trouble // HyunLixWhere stories live. Discover now