Büyüdüğüm YOL ' 19

2.7K 191 114
                                    

•giveon - for tonight•

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

•giveon - for tonight•

•••

"Dışarı çıkmak ister misin."

Başımı iki yana sallayarak itiraz etmek isterken, yüzüne değen yanağıma yaslanarak, iç çekişini hissettim yükselen omuzlarında.

Başarısız bir teslimiyeti bu kadar hızlı yaşamak, beklediğim bir şey olmadığı için mi, yoksa birikmiş bir duygu patlaması mıydı, beni onun omzunda ağlatan?

Hıçkıra hıçkıra, içten, bir ağlayış değildi. Kendimi hiç o kadar serbest bırakmamıştım, hiç o kadar, içim dışıma çıksın da herkes görsün istememiştim.

Saklanmayı yanlış öğretmişlerdi bana. Oysa sadece, bedenimi gizlemeliydim ama ben bir tecrübesizlikle, benliğimi de katmıştım işin içine.

Sana yapmamanı söylemiştim.

Hissedilmek için sırasını beklerken, gözümün içine bakan bütün duygularımın benden istediği buydu. Bizi geçiştirme, diyorlardı her defasında. Ben duygularımı bastırdıkça, onlar birleşip örgütlenerek, alaşağı ediyorlardı en zayıf anında beni.

Bu da, o anlardan biriydi. Daha önce annem ve Sezer dışında kimse şahit olmamıştı bu anıma. Sadece birkaç aydır tanıdığım Ata ise, bu anlarımı görmekte onlara rakip olacaktı.

"Öfkeyle hareket ettim." Diye itiraf ettim.

Ona karşı bu kadar açık olmak, irademin izin verdiği bir davranış değilken bile, kendime öylesine engel olamıyordum ki...

Ata, kendimi suçlayan mırıldanmamın ardından beni bırakarak teması tamamen kesti. Benimle iletişim kuracağı kıvama geldiğimi görecek kadar tanımaya ne kadar bir mesai harcamıştı ki?

"O yüzden eğer bana kızdıysan..."

"Sana kızgınlığımın haddi hesabı yok!"

Affedici olmayacağını biliyordum ama en azından burada bir tartışma çıkarmaması ve ev halkını başımıza toplamaması için kucağımdaki parmaklarıma bakan gözlerimi ona çevirdim.

Yüzü de tıpkı sesi kadar kızgındı evet. Ve her saniye, azalmak yerine artarak, daha da belirginleşiyordu.

"Seni bu işe katmak istemedim, elimden geldiğince de geç anlattım. Ama sadece sana anlatmak istedim Zeynep. Müdehale et diye değil! Dinliyordun ben de anlattım. Bu kadar!"

Uzun açıklamasındaki  kelimilerden anladığım tek şey, gerizekalıya anlatır gibi yaptığı tekrarlarıydı. Ama sadece bir yere takılıp kaldı ayağım ve ben beni neyin tökezlettiğine bakmak için geri döndüğümde, yolu karıştırmıştım.

Büyüdüğüm YOLHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin