{42}

1.2K 89 29
                                    

43 dakika. Tam 43 dakika 27 saniye boyunca oturduğun koltuktan kalkmamış annemin karşısındaki koltukta kalmıştım.
Mihribanı içeri attırmayı başarmıştık belki ama o esnada duyduklarımı kabullenmek çok zordu.

Olanları, duyduklarımı hazmetmeye çalışıyordum ama zordu. O kadar ağır gelmişti ki yüreğime. Bakışlarımı dakikalardır oynadığım ellerimden çekip karşımdaki anneme çeviridm. Bana merakla bakıyordu. Konuşmamı istiyordu ama başaramıyordum.

"neden"

Tek bir kelime çıkmıştı ancak dudaklarımdan.

"neden bana hiç bir şey anlatmadın anne. Onca şey yaşamışsın neden anlatmadın. O pislik herifin şerefsizliklerini neden anlatmadın. Niye ya niye"

Benden bağımsız akan gözyaşlarım ile anneme bağrımıştım. Amcacım onu üzmek değildi. O acılar içinde kıvranırken benim her şeyden bir haber oluşumdu canımı yakan. Onun böyle oluşunu kabullenemiyordum. Kendimi hayırsız bir evlat gibi hissediyordum. Annemin gözleirnin dolduğunu görünce anında yükselen sinirim yumuşamıştı.

"ağlama anne. Ağlamanı sevmiyorum. Ama neden bana hiç bir şey anlatmadığını hala anlamıyorum. Başından bunca şey geçmişken ben o şerefsizin yaptıklarından bir haberdim. Haberim olsaydı o gün kapıya dayandığınında Allahına kavuştururdum o cibiliyetszi"

"işte tam da bundan söylemedim oğlum. Senin delilik yapmandan korktum."

"şimdi sanki hiç bir şey yapmayacağım öyle mi. Gidip beyninin pekmezini akıtmazsam bende On.."

"sakın, sakın öyle bir şey yapayım deme. İnan ki bir daha yüzüne bakmam. Ben yıllarca oğluma hasret yaşadım. Şimdi seni bir de dört duvar arasına atıp onun mu hasretini çekeyim. Yapma oğlum. Bak Yazgı ve Yiğit sayesinde Mihribanı içeri aldılar. Celil'i de arıyorlar elbet bulurlar."

Annem bana bir adım atıp elleri ile yanaklarımı okşadığında gözlerimi kapatıp onun şevkatini hissetmek istedim.

"oğlum, Onur'um. Sen öyle cesur bir adamsın. Kanın deli akıyor senin. Tıpkı babana benziyorsun biliyor musun. Sana hamileyken, baban şehit düştüğünde günlerce aylarca onun resmine bakarak uyudum. Hep ona benzemeni istedim. Öyle de oldu. Allah bana hayırlı bir evlat nssip etti. Ama imtihanım çoktu. Sensizlikle sınandım. Yetmedi mi oğlum. Ha bir daha mı seninle sınansın şu kadın"

Annemin dedikleri ile onu kendime çektim ve sıkı sıkı sarıldım.

"tamam, ağlama anne'm. Gitmiyorum ben bir yere buradayım. Söz bir daha asla beni özlemeyeceksin."

Annemle birbirimize sıkı sıkı sarıldık. Onun üzülmesini, tek damla akıtmasına tahammülüm yoktu artık.

☘️☘️☘️

Elimdeki poşetle paytak paytak yürüyordum. Cihanın ısrarı ile mahallede oturduğumuz bankta klasik çekirdek kola yapmaya çağırmıştı. Her ne kadar istemesem de Cihan öyle bir ısrar etmişti ki bende kıramadım onu.

Yazgı gittiğinden beri buluşmalara neredeyse hiç gitmedim. Onsuz orada olmak anlamlı gelmiyordu
Ben o varken, sırf o gidiyor, o orada çok güzel gülüyor diye giderdim. Sevmezdim ne çekirdeği ne de kolayı. Amacım hep onu izlemek olurdu.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Cesaretin var mı Aşk'aHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin