{15}

1.7K 105 128
                                    

Bir gece daha hastahanede kalmak zorundaydım. Yarın ki son kontroller sonrası evime gidebilecektim. O kadar çok sıkılmıştım ki yatmaktan.

Abim eve gidip duş alacağını söyledi. Bana da yarın için rahat kıyafetler getirecekti. O arada yanımda Melis kaldı.

"Melis tamam rahatım artık, bir yastık daha koyarsan cenin pozisyonunda kalacam"

"ne yapayım sanki çok rahatmışsın gibi görünmüyorsun"

"iyiyim ben gel sen de otur şöyle. İki sohbet edelim sıkıntıdan patladım"

Melis ağızı kulaklarında yanıma gelip hemen oturdu.

"ay bende bende, seninle bir daha konuşamayacağım diye ödüm koptu zaten"

Az evvel gülen kız anlık hemen gözlerini doldurdu. Aslında Melis böyle duygusal değildi ama sanırım gerçekten korkuttum onu.

"yaa yapma böyle Melis zaten herkes çok üzülmüş."

Melis gözyaşlarını silip yukarı bakarak elleri ile yaşlarını kurutmaya çalıştı.

"tamam tamam ağlamıyorum. Zaten bence herkesten çok o üzüldü bence. Resmen perişan haldeydi. Ki hala da öyle. Gitmemiş biliyor musun. Yiğit abi aradığında geldim, hala koridorda duruyor"

"kim, Onur mu"

"Mete dersem üzüleceksin demi"

Hiç beklemediğim soru ile afalladım. Bu kız niye böyle şeyler yapıyordu. Kaşlarımı çartarak bakıyordum.

"evet Onur."

Bakışlarım Melis'in arkasında kalan kapıya kaydığında sanki kapalı kapının ardında duran Onur'u görmek ister gibiydim. Neden gitmemişti ki. En son ki konuşmamızdan sonra alnıma bir öpücük kondurdup sessiz adımlarla yanımdan gitmişti.
Ona kızmıyordum çünkü onun için o yaptığı bile kocaman bir adımdı.

"onu çok seviyorsun demi. Ben ne dersem diyeyim sevmeye de devam edeceksin"

Bakışlarım, ve düşüncelerimi tamamen Melise odakladım.

"ona neden bu kadar kızgınsın Melis. Sen severdin Onur'u. Neden birden bu kadar cephe aldın ona"

"neden mi, bak neredeyiz, sen ne haldesin. Kimin yüzünden"

"sakın, sakın onu suçlama lütfen. Ben kendim atladım o silahın önüne. Yine olsa yine yaparım bunu biliyorsun."

Melis derin bir nefes alıp düşünür gibi yaptı.

"ben sadece sana söyledikleri, seni kırdığı için kızgınım ona. Ama sen onunla mıtluysan benden daha mutlusu yok canım arkadaşım. Sen yeter ki gül. Ben her şeye herkese razıyım"

Melis'in söyledikleri ile gözlerim dolmuştu.

"ah birde bana ağlama diyorsun. Şu haline bak. Sulu göz seni"

Melis yanaklarıma sulu öpücükler bırakıp yanımdan kalktı.

"ben bir kantine gidiyorum kahve alacağım bir şey ister misin."

"yok teşekkür ederim."

"gideyim de şu kapıdaki de biraz görsün seni demi. Beklediğine değsin bari"

Melis'in dediklerine gülerken aniden açtığı kapının ardında onun yeşil hareleri ile buluşmuştu benim kahvelerim.

Melis kapıdan çıkarken kapıyı hafif aralık bırakarak çıkmıştı. Bu ona izin verdiğini gösteriyordu.

Cesaretin var mı Aşk'aWhere stories live. Discover now