Kapşonumu başıma geçirdim ve gözlerime gölge düşürmesine izin verdim. Yürümeye başladım. Çok zaman geçmeden Lisa'nın evinin önüne geldim. Basamakları çıkıp kapıyı çaldım. Açan olmayınca zile bastım. Yine açan yoktu. Telefonumu şortumun cebinden çıkartıp saate baktım. Okul daha bitmemişti. Annesi ve babası muhabirdi ve gece 11'e kadar ofiste kalıyorlardı. Kardeşi ise kazandığı özel okulun yurdunda kalıyordu. Lisa. Hayatı güzeldi oma sürekli kötü yönlerinden bahsederdi. Bencildi. Sahip olduklarının değerini bilmeyen bir kızdı. Benim ailem böyle olsaydı ben böyle olmazdım. Belki daha farlı olabilirdim. Ama ben buydum ve değişemezdim. Basamaklara oturmuş ve gözlerimi kapatmıştım. Sonra kulağıma sesler gelmeye baladı. Boğuktu ama tartışma sesleri olduğuna emindim. Başımı kaldırdım ve etrafı inceledim. Görünürde bir şey yoktu. Sesler netleşti. 5 ev öteden geliyordu sesler. Ama....ben.... bunu nasıl......duyuyordum? Gözlerimi eve diktim. Tokat sesi kulağımın önünde kamçı şaklatılmış gibi şiddetliydi. Kaşlarımı çattım. Bir kadına vuruyordu.
Yerimden hızlıca kalktım. Gözlerim dönmek üzereydi. Eve doğru yürüdüm....
"Aferin Jessica! İyi bir kızsın sen. Sen babana aldırma. Bazen işten sinirli geliyor. Bunlar küçük tartışmalar. Sen kulak asma. "
Gözlerim döndü. Anne.....
"Mark! Lütfen! Jessica odana git tatlım! Birazdan yanına geleceğim."
Evin önün geldim. Basamakları çıktım. Kapıyı yumrukladım...
"Jessica. Ne olursa olsun babana kin besleme, sorunları var. Lütfen Jess. Annen olarak sana yalvarıyorum. Kardeşin....belki doğmaya bilir. Ama üzülme Jess. Yanındayım..."
Kapı açıldı. Atletli pis bir herif karşıma çıktı. "Ne var !? Ne istiyorsun?" Benim boyumdaydı. Şimdi ona kadının yaşadığı bütün acılardan daha acı bir şey yaşatacağım....
"Hayır! Mark! Bebeğim için yapma! Acı ona! Lütfen artık vurma! Lütfen!...."
Dirseğimi suratına geçirdim. Adam acı bir çığlıkla yere düştü. Gözleri korkuyla açıldı. Gülümsedim. Daha yeni başlıyordum. Yakasından tuttum ve sürükledim. "Dur! Ne yapıyorsun sen!? Bırak beni!" Salonun ortasına getirdim ve bıraktım. Karşısındaki tekli koltuğa oturdum. Bacak bacak üzerine attım ve adamın suratına bakarak sırıttım. Dehşet dolu gözlerle bana bakıyordu.
Ayağa kalkmaya çalıştı. Ayağa kalktım ve kapıya yürüdüm. Sert bir şekilde kapıyı kapattım. Ayağa kalkmıştı ve bana bakıyordu. Yanına yavaş adımlarla gittim. Ben adım attıkça o da geriye gidiyordu. Şu halini görseydi....Bunca zaman bir kadına vurmuştu ama şimdi piyango ona vuruyordu. Şanslı adam...
"Yaklaşma! Dur!" Yumruğumu suratı geçirdim. Sendeledi ve 2 adım daha geriledi. "Çık evimden ucube!" Gözlerim dev gibi açıldı. " ucube"? Bu herif salaktı! Aptal! Kıkırdadım ve kıkırdamalarım korkutucu bir gülmeye dönüştü. Gözlerim dev gibi açık ona bakıyordum ve gülüyordum. Ben gerçekten delirdim! Hah! Evet! Evet!
"Karın nerede?" Bana korku dolu bakıyordu. Yaklaştım ve boğazını sıktım " Karın nerede!?" Kekeleyerek cevap verdi. " O-o-da-oda odada " Gülümsedim. Boynunu bıraktım ve yatak odası olduğunu düşündüğüm odanın kapısını açtım. Kadın duvara dayalı yatağın yanına oturmuş ve duvara yaslanıyordu. Kendine sarılıyordu. Gözlerim acıma duygusuyla kaplandı. Kaşlarımı masum bir şekilde kaldırdım. Ona doğru yürüdüm. Başını kaldırıp bana baktı. Yanına yaklaşıp hafif eğildim. Normal bir şekilde gülümsedim ve elimi uzattım. Bana baktı ve elini elimiz üzerine koydu ama hemen geri çekti. Çektiği eline baktı. Kan. Siyah eldivenden kanı görememiş olmalıydı. Parmaklarımı eldiven kapatmıyordu. Nasıl göremedi şaştım doğrusu. Bana korkmuş gözlerle baktı. Ama suratımdaki ifade elimi tutmaya ikna etmişti. Onu ayağa kaldırdım ve yavaşça salona yöneldim. Titriyordu. Pislik herif! Onu bu hale getirene kadar dövmüş olmalıtdı. Ama bunu ağır ödeyecekti!
Salona gidince kocasını kanlı halde görünce derin nefesler almaya başladı. " O-ona ne oldu böyle?" Ona baktım." Sanırım Azrail oyun oynamak istiyor" Gülümsedim. Kadının elini bırakıp adama yürüdüm. Yakasından tuttum ve koltuğa fırlattım sonra da kadına yanıma gelmesi için işaret verdim. İlk önce tereddüt etti sonra yanıma geldi. Kadın korkuyla kocasına bakıyordu. Adamsa yaptığım her harekete.
" Söyle bakalım. Kadın sana ne yaptı. " Cevap vermeyince hiddetlendim ve suratına bir yumruk indirdim. " Bu kadın sana ne yaptı!?" "O-O bir şey ya-yapmadı. Ben sadece-" Yakasına yapıştım dişlerimi ortaya sererek bağırdım. "Ne?! Sen sadece ne?! Kadınları zayıf görüyorsun değil mi. Kadınlar zayıf değildir! Ben bir kadının olası gereken haliyim! Eğer bir daha bir kadına el kaldırırsan seni doğduğuna pişman ederim!!" Yakasındaki ellerimi sıktım ve onu kanepeden kaldırdım. Şöminenin önüne attım. Şöminenin yanında duran odunu aldım ve adama vurmaya başladım. Bağırıyordu ama umurumda değildi. Hastanelik oluncaya kadar vurmak istiyordum her vuruşumda çıkan kan bana ve duvarlara sıçrıyordu.Kendimi durdurdum ve manzaraya baktım. Hala yaşıyordu ama sanırım omurgasını parçalamıştım. Odunu fırlattım ve kadına baktım. Kanın bir kısmı suratına sıçramıştı ve kadın normal gözüküyordu.
" Teşekkür ederim." Dedi sadece. "Hastaneyi aramak ister misin?" Diye sorunca başını salladı. " Hayır. Bence böyle daha iyi. Teşekkürler...Azrail..." Dedi ve tekrar odaya girdi. Deli miydi? Tabi kadına vur vur hücreler ölmüş. Neyse....ben işimi hallettim.
Evden çıkmadan mendille üzerimi ve eldivenin dışındaki parmaklarımı sildim. Suratıma fazla bulaşmıştı ama temizlendi.
Evden çıktım ve tekrar Lisa'nın evinin önüne geldim. Kapıya geldim ve zile bastım. İçeriden "Geliyorum!"diye ses duyunca gülümsedim. Eve gelmişti. Kapı açıldı ve Lisa beni karşıladı. Şaşırmış bir şekilde bana baktı. "Jess! Tanrım! Seni gördüğüme o kadar sevindim ki ! Hadi gir içeri!" Onu kırmadım ve içeri geçtim.
Eve girdiğimde karşıma ilk çıkan şey dev ekran televizyon olmuştu. Evlerine gelmeyeli sadece 2 hafta olmuştu ve Lisa bana dev gibi bir televizyonları olduğunu söylememişti. Kırıldım. Lisa ya baktım kapşonumu düzelttim. Adamın evindeyken çıkarmış mıydım? Eğer öyleyse adam gözlerimi görmüştü. İyileşirse......ben biterdim. Lisa'nın eli anlımda şaplayınca kendime geldim. Başımı ovaladım ve kaşlarını çatmış Lisa'ya baktım. "2 saatir konuşuyorum. Beni dinlemiyor musun?" Hiç duymamıştım. Ne ara? "Üzgünüm dinlemiyordum." Dedim gülümseyerek. Oda gülümsedi. "Ne oldu? Dalıp gitmezdin sen." Ciddi moda geçip kolundan tuttum. "Anlatmam gereken bir kaç şey var. Lütfen. Yardımın gerekiyor." Bana şaşkınlıkla baktı sonra suratını ekşitti. "Jess! Kolumu sana veremem." Gözlerim şaşkınlıkla açıldı. Koluna baktım. Kolunu sıkmıyordum bile. Hemen bıraktım. Kolunu tuttu ve bana baktı. " Sana neler oldu böyle? " Kaşlarımı çattım ve dişlerimi sıkıp açığa vurdum. Başımı çevirdim ve elimi yumruk yapıp gözlerimi yumdum. Kendimi sıkıyordum. Ağlamamak için. Ağlayamazdım. 16. yaş günümdeki gibi olmak istemiyordum. Omzumda bir el hissettim. Gözlerimi açtım ve elin sahibine baktım. Canını acıttığım halde yanımda duruyordu ve bana destek veriyordu. Lisa gerçek bir dosttu. Elini omzumdan çekti ve diğer omzuma dokunup beni salona yönlendirdi. Oturdum. Oda yanıma oturdu. Dizlerimiz birbirine değecek şekilde birbirimize dönüktük. (Y.N. yan duruyorlar)Anlatmaya başladım. Her şeyi anlattım. Masky'yi , adamı, parlayan işareti, Benden başka Proxyler olduğunu. Beni merakla ve dikkatle dinliyordu. Son cümlem bittiğinde başını salladı. " Bak ne diyeceğim. Seni biriyle tanıştıracağım. O benden daha fazla şeyler biliyor ve emin ol sana en doğru bilgiyi o verecektir." "Peki...kim o?"
"Adı Blue. Pek sosyal değil ama doğaüstü olaylar ondan sorulur. Yarın onun yanına gideceğiz. "
Blue? Adı bir yerden tanıdık geliyordu ama.....bir türlü hatırlayamıyordum. Yarın her türlü şeyi öğrenecektim. Blue. İyi bir kaynak olsan iyi olur. Yaşayacaklarımın yarısı sana bağlı....hatta hepsi.
Şarkıyı koyamadım youtube kapatılmış çünkü!!!!! Neyse....yeni bölüm! Bölümleri pazartesileri yayınlayabiliyorum. Sonraki bölümde Blue ile tanışacağız!!
YOU ARE READING
PROXY OLMAK
FanfictionJessica sıradan bir kızdı. Pek insanları sevmezdi ama onlara katlanırdı. Bir okul günü her şey değişti. Jessica artık eskisi gibi olamayacağını anlamıştı. Annesini ona bıraktı görev onu şok etse de çoktan her şey başlamıştı...
AZRAİL
Start from the beginning
