28. BÖLÜM

7.8K 332 47
                                    

Yere sert basan topuklu ayakkabı sesi geliyordu. Kulağımı demir parmaklıklara koydum.

"Sen kafayı mı yedin?" Diye konuştu Enis. Ona sus işareti yaptım.
Bu çocuk Tanrı aşkına ne anlıyordu?
Biraz uyanık olmalıydı. Her şeyi ben mi öğretecektim?

"Birinin topuklu ayakkabı sesi geliyor... galiba Biri bizi ziyarete geliyor" dediğimde Enis ayağa kalkmıştı.

Ve mine hanım karşımızda duruyordu. Bana sert bir şekilde baktı ve ben yutkundum.
Keşke Yer yayılsa da içine girsem.

"Sen" dedi ve durdu sesi boğuk çıkmıştı. Ve oldukça sinirliydi!

"Bb-ben şey..." Öfkeli bir şekilde demir parmaklıklara bir tane vurdu hemen geri çekildim.
Aman bu ne sinir!

"Benim sana inancım tamdı! Anlıyor musun? Ama sen bize ait olan sandığı çaldın! Bu ne TERBİYESİZLİK!"

Haklıydı... Ama benimde kendime göre nedenlerim vardı.

"Yıllar sonra kazanmıştık! Ama sonra senin ihanetini öğreniyorum bir hayal kırıklığısın!" Mine hanım Yerinde duramıyordu. Bir gidip geliyordu.
Galiba delirmişti!

"Mine hanım! Bir dakika, bizi hırsızlıkla suçluyamazsınız! Sadece bazı sorularımız vardı ve sorduk. Sizden izin isteseydik verir miydiniz?" Diye konuştum.

Bu devirde hem suçlu hem de güçlü olucaktınız!

"Yok" dedi mine hanım. Ben demir parmaklıklara yaklaştım ve mine hanımın ellini tutum.

"Bana karşı olan inancınız bitmesin... Evet ben kötü bir şey yaptım. Ama gerçekten böyle olsun istemedim. Ben yıllardır o soruyla yaşıyorum ve cevabını öğrenmeye ihtiyacım vardı" durdum ve gözümün önüne gelen anılarımı düşündüm. Ve tekrar konuştum.
Hadi kızım ağla! Zorla kendini...

"Ben babamı hiç tanımadım ve daima bir yerlerim eksik kaldı... Anneme sordum ama hiçbir zaman cevap vermedi. Benim hakkım değil mi babamı görmek? Ya da kim olduğunu bilmek? Bunun için hatalıysam özür dilerim. Böyle olmasını istemezdim." Dediğimde gözlerimden yaş geldi.
Harika gidiyordum!

"Annem hep kızardı ben... Bb-en çocukluğumu yaşıyamadım. Birde gitti başka bir adamla evlendi. Üvey babam tam bir pisliktir. Beni hiç sevmedi. Sonuçta arada kan bağı yoktu. Niye yabancı birini sevsin ki!" hüngür hüngür ağlamaya başladım.
Fazla abartmasam mı?

Ve mine hanım bana üzülerek baktı elliyle gözyaşımı sildi.

"Tatlım, ben özür dilerim bu tabikii senin hakkın. Ağlama lütfen, benim sana hâlâ inancım var. Hamileyim ve hormonlarım çok dengesiz! Bir daha böyle sorunların olursa lütfen hiç çekinme. Yanıma gelebilirsin. " Dediğinde vicdan azabı çektim. Bu kadar dram yapmama gerek yoktu. Üstelik o hamileydi.

"Aykutla konuştum! Ama siz bu gece buradasınız. Adam çıkmanızı kabul etmiyor" dedi ve gitti.

Enise döndüğümde bana bakıyordu.
"Ne bakıyorsun" burnum akıyordu ve tişörtümle sildim.

"Valla tebrik ederim. Şeytanlıkta beni geçtin!"

Bu çocuk zekiydi!
Kimse mine hanım gibi duygusal değildi.
Sonuçta Enis hamile değildi.

"Sen nasıl anladın rol yaptığımı... Oysa rolümü çok iyi yapardım. Yoksa eskisi gibi iyi değil miyim? Nazara geldim! Ah o komşular gözünüz çıksın! Nerede hata yaptım! Senin gözündende hiçbir şey kaçmıyor!"

Bence sorun benim rolümde değildi. Enis zekiydi ya da beynimden geçen düşünceleri okuyordu!

"Ay sen hiç salak biri değilsin. Ve ben seni asla ama asla uyurken düşünmüyorum. Hele öpüşmemizi hiç! " Dediğimde bana anlamayarak baktı.

"Ne saçmalıyorsun!" Diye konuştuğunda ona baktım. Bu çocuk benim delirdiğimi falan düşünüyordu.

"Sen zihnimden geçenlerini bilmiyor musun?"

"Balık hafızlı olduğun ortada! Hani benim gücüm ateşi yönetmek ya..."

Bizde iki güç olmuyor muydu?
Sonra dalga geçercesine sırıtı.

"Az önce söylediklerini mi düşünüyorsun? Vay vahşi kızıl! Seni etkilemem çok hoşuma gitti"

Ben kendi ellerimle ona malzeme verdim.
Ben salağım ya! Başka açıklaması yok!

"Yok. Aaa! Çok ayıp bir kere... Neyse ben şeyi sorucaktım. Ben iyi rol yaptığıma emindim. Sen nasıl anladın? Bak senden ciddi ciddi korkmaya başladım. " Dediğimde bana yaklaştı.

Bu beni direk korkudan öldürtmek mi istiyordu?

"Şimdi bak güzelim, cidden rolünü harika yaptın. Ama yemezler! Çünkü ben senin gerçek gözyaşını gördüm. Gözlerindeki acı derindi ama az önceki boştu!" Dediğinde enisi alkışlamaya başladım.

"Vay anasını satayım! Benden uzak dur. Yalan söylediğim ortaya çıkarsa ben biterim. Sadece mine hanıma karşı mahçuptum ve yalan söylüyerek durumu kurtarmaya çalıştım. Ama senin o lanet gözlerinden bir şey kaçmıyor! Kahretsin!"

Sinirliydim hemde çok!

"Kötülerin lideri olarak söylüyeceğim tek şey yalan söylemeye devam et... Dürüst insanları zaten hiç sevmem! "

Yalan söylemeyi bugünden sonra kestim!

🎤Evet yeni bölüm hakkında düşünceleriniz? En güzel sahne hangisiydi? Burada kimi daha çok sevdiniz? Duygularınızı alalım sevgili okuyucular!
Birde bu sorulardan birini cevaplamadan diğer bölüme geçmek yok!!!

(Soruları cevaplamadan geçen kişiye söylüyorum...erkeksen paran hemen bitsin. Kızsan banyoda hamam böceği görürsün...) Bunlar masum şeyler...🧐
Ay bu söylediklerim inşallah bana geri gelmez (bolca aminn)
😀🥰

🤧Birde son bir şey...
Gelicek bölüm Doğanın ağzından olacak. Biraz karakterleri tanıyın diye...

ATEŞİN VARİSİWhere stories live. Discover now