Hoşçakal kara çocuk 27. Bölüm

1.4K 113 544
                                    

Ara yorumları unutmayın♥

Multi medyada Sertab Erener'in çok güzel bir şarkısı var. Onu açıp okursanız çok sevinirim. Evet kahveleriniz de hazırsa buyurun efendim herkese keyifli okumalar.🥰

Ben" kattım sana biraz, Öyle sevdim seni.. Çünkü sen de bensiz; O kadar güzel değilsin hani..

Özdemir asaf

Cemre'nin ağzından...

Bazıları acı vermeye gelir hayatımıza, önce alıştırırlar, sonra başkalarıyla yarıştırırlar. Sen kusursuz seversin oysa... O bilir senin ne denli iyi biri olduğunu ve giderken biraz da olsa kızarır yüzü. Sen daha iyilerine layıksın, der. Gerçekten de öyle.
Sen daha iyilerine layıksın.
Gidenin arkasından üzülmen bile bunun kanıtıdır. Rüyanda onu görmen bile senin daha iyilerine layık olduğunu gösterir. Sonuçta herkes aşkı bir süre taşıyabilir, mesele sevgiyi taşımak.

Sevgiyi taşıma yürek ister, bazıları işte bu eksiklikten dolayı kaçar gider.
Onların sadece kan pompalayan kalpleri vardır. Yürekleri yoktur..'Geçmiş acı veriyorsa geçmemiştir' Geçmedi, geçmiyor. Geçen tek şey zaman. Hani zaman her şeyin ilacıydı? Hani her şey zamanla güzel olacaktı? Yalan söylüyorlar. Tek doğru bir şey varsa şu hayatta, o da sadece 'senin' sana iyi geleceğin. Çünkü tek sen yarı yolda bırakmazsın, hayal kırıklığına uğratmazsın kendini. Ve şunu sakın aklından çıkarma; Bu hayatta sana sadece 'sen' lazımsın. Kendi doktorun da sensin, ilacın da. Kendinin farkına var, kıymetini bil. O güzel kalbin ve sen tek başınasınız ve böyle bir kalbin varken hiçbir zaman kaybeden sen olmayacaksın.

Bırakıp gitmek gerekiyor bazen.. daha fazla canın yanmadan..hani avutmaya çalışırsın ya kendini bazen ama geçecek gibi olmaz, yaşadığın şehir sana dar gelir. Ne zaman ihtiyacım olsa sana nasıl sırt dönüşünü unutamıyorum. Ama vazda geçemiyorum. Dayanacak gücüm kalmadı ama ah şu kalbim dur durak bilmiyor... İstemedim böyle olsun o geleceğinin ihtimalini yırttım attım.
Nasılım diye sorma sen nasılsan öyleyim. Ama sen benden daha iyisindir..sen gitsen de ben seni seviyorum hala..sen yeniden gelsen seviyorum desen ben yine inanırım. Ve ben yeniden üzüleceğimi bilerek sana inanmak istiyorum.

Bana da yazıklar olsun. Bitmek bilmeyen bu aşkı içimden söküp atamadığım için... Odamda sen, aklımda sen ,gözümde sen hayalimde sen.. beraber bulurduk bir yolunu varım deseydin. Yani her şeyde sen varken hiçbir şeyde ben varım... Savaştan kalma harabe bir göçebe şu kalbim. Gece sarıldığın yastık, saçını taradığın tarak, üstüne sinmiş polarındaki koku, elinin değdiği sigara ben onları bile kıskanacak kadar çok sevmiştim seni..

Ama şimdi sen beni bırakıp arkanı dönmüş gidiyordun. Yine yapıyordu, yine beni bırakıyordu, benim ne yaşayacağımı umursamadan. Bunu neden bize yapıyordu? Neden her seferinde kaçıp gitmek için bahane uyduruyordu. Belki dedim içimden belki yine deneriz bu sefer masalımız güzel başar, yep yeni bir defter açarız
diye düşündüm ama imkansızdı. Benim annem onun annesinin katiliydi! Tek annesinin değil çocukluğunun da katili o kadın.

Bende salak gibi bizi, ikimizi düşünüyordum. Ama unuttuğum bir şey vardı, biz artık imkansız iki insandık. Artık ebediyen olamazdık. Bu aşktan vazgeçmem lazımdı yoksa daha çok kendime zarar verirdim tek kendime değil ona da zarar verirdi bu. Zaten annesinin intikamını almak için beni kurbanı olarak seçmişti. Bana bir şey hissettiğinde benim ne kadar acı çekmemi bilmesine rağmen oyunundan vazgeçmemiş ve intikamını almıştı.

CELLAT Where stories live. Discover now