mama i'm in love with a criminal

bahsetmem lazım

saçlarından, gözlerinden
bende iyi duran sözlerinden
senden, benden bahsetmem lazım
kim varsa umudunu kaybeden...

mutlu bir akşamın ertesi sabahına gözlerini açmıştı berk ve aybike. bugün haftasonuna giriş yapmışlardı. akşamdan planlar yapılmıştı ayrıca. doruk berk'in yanına gelmişti evde takılacaklardı, asiye ve aybike de asiyegilde bir şeyler yapmaya karar vermişlerdi. emel yengesiyle gitmişti, diğerleri de ortada yoktu o yüzden orası konuşmak için müsaitti şu an. bir yandan da kek falan yapmaya karar vermişlerdi. malzemelerle uğraşırlarken asiye söze girdi.

-eee aybike kaç haftadır yüzünü azıcık gülerken gören cennetlikti şimdi ağzın kapanmıyor anlatsana çatlatma insanı.

-tamam tamam anlatıcam napiyim engel olamıyorum senin de bu zamanlarını gördük ayrıca açtırma ağzımı benim asiye

-kapanmıyor ki zaten hala açtırma ağzımı diyosun.

ikisi de mutluydu sürekli gülüyorlardı. bu sohbet de ekstradan güldürdü onları. aybike anlatmaya başladı.

-kermes günü berk annem babam ve oğulcan'la konuşmuş. özür dilemiş gibi değil ama daha ince bir davranış yapmış bence. yaptıklarının özürlük aşamayı geçtiğinin farkında bunu söylemiş. pişman olduğunu ve bir daha asla bunların ne onlar için ne de bir başkası için tekrarlanmayacağını söylemiş. babamla konuşmasına bizzat ben şahit oldum annemle konuşup peşine takılmıştım napacak diye. ses tonu her şeyi anlatıyordu zaten asiye duymalıydın. sonraa dün de onunla konuştum gördün zaten. işte yaptıklarının benim için önemli olduğunu ve ondan yana hala umutlu olduğumu söyledim. berk'in bak bizim berk'in gözlerinden kalpler fışkırıyordu gör de inanma. bir şeylerin düzelebileceği umudu yeniden geldi ya içime o yüzden de gülmeden duramıyorum. gerizekalı oğulcan'a da maskara oldum. eski atışmalı günlerimize dönelim de gösteririm ben o berk salağına.

-hakaret ederken bile gülüyosun aybike. sizde hakaret=ilan-ı aşk. yine güldüler. doruk ve berk kötü insanlardı gerçekten. doruk benim için çabalamak istedi ve artık gerçekten iyi biri. bir yerden sonra buna alıştı artık kendi istediği için iyilik yapıyor. bunu görmek o kadar güzel ki benim için ki sen de biliyorsundur bu hissi artık. berk ve sen farklısınız hem ayrı ayrı hem de çift olarak. berk daha uzun süre devam etti bu hareketlerine ama artık onun da iyilik özkaya olma zamanı gelmiş demek ki. doruk'un o halini hatırladı her ikisi de berk'i de düşününce ikisi de kahkaha atmaya başladı.
en başından beri sizin de aranızda bir şeyler olacağını hissediyordum aslında ama dediğin gibi bende de bazen acabalar oldu berk yüzünden. ama şu an sen mutlusun ya onun sayesinde zamanla hallolur her şey. yeter ki sen mutlu ol. ayrıca berk ayağını denk alsın seni üzerse benden çekeceği olur şimdiden söylüyorum.

-sana bırakmadan ben kafasında bir şeyler parçalarım dert etme. yapmadığım şey mi? güldü ikisi de asiye çok seviyorum seni biliyosun demi??

-gel buraya sevgi pıtırcığı gel

hem mutlulardı hem de azıcık duygulanmışlardı. birbirlerine kocaman sarıldılar. sonra da bir şarkı patlatıp kek yapma işine geri koyuldular. şarkı da günün anlam ve önemine gayet uyuyordu. asiye ve aybike eşlik ediyordu keyifle şarkıya.

seni kaybetmekle yüzleştim dün gece
restleştim korkusuyla
ne tuhaf şey ki düşüncesi dahi yetti mahvolmama
hey gidi ben, sana ne oldu öyle, ki emindin aşksızlıktan
yalnızlık fihriste eski sevgili. muhafsın mutsuzluktan

saçlarından, gözlerinden
bende iyi duran sözlerinden
senden, benden bahsetmem lazım
kim varsa umudunu kaybeden