Burnumun dibinde denizin tuzlu kokusu varken sıcak tenimi yakıyordu. Çetin üstümde dikilmiş bana bakıyordu. Şaşkınlıkla ona baktığımda çapkın bir gülümseme ile dudaklarıma yaklaştı. Dudaklarımı dudaklarının arasına alıp emerken inleyerek derin bir nefes bıraktım. Ellerim keskin hatlarında dolaştırıp sakallarından sıkıca tutup onu öpmeye başladım.
Alt bedenini bedenime sürterken derinbir inleme bırakıp baygın gözlerle baktım. Çapkın gülümsemesi ve koyu mavi gözleri çok güzeldi.
"Ulu neden inliyorsun?"beklemediğjm ses tonu ile kaşlarımı çatıp Çetin'e baktım. Ama Çetin her geçen dakika buğulaşırken gözlerimi açtım.
Çatık kaşlı Çetin başımın üstünde dikilirken "kalk hadi"diye konuştu. Başımı sallayıp merdivenlerden çıkmasını izledim.
Bastırdığım hisler sanırım daha da çoğalmıştı. Bu rüyanın başka bir anlamı olamazdı. Bu kadar yakışıklı birinin yanında bu kadar dayanabilirdiniz zaten.
Terlemiş anlımı silip yorganı hafifçe kaldırıp altımı yokladım. Böyle bir rüyadan sonra kalkmaması imkansızdı. Elimle biraz düzeltip banyodaki tuvalete doğru gittim.
...
Çetin her zamanki gibi siyah giymişti. Siyah kısa kollusu ve siyah pantolonu ile siyahların adamıydı. Omuzlarının genişliğine bakarken Çetin arkasına dönüp "konuşalım"diye mırıldandı.
Kaşlarımı çatıp yanına ilerledim. Ellerimi demirlere dayayıp gülümsedim. Gülümsememe bakıp derin bir nefes verdi.
"Beni ilgilendirmez ama rüyalarında neler görüyorsan..."derin bir nefes alıp gözlerini bana çevirdi.
"Sürekli bana sarılıyorsun. Bunu konuşmak istiyorum. Rahatsız değilim bana sarılmandan yanlış anlama ama sen çok küçüksün zorluklarının üstesinden gelemeyebilirsin. Eğer bana söylersen sana yardımcı olurum"
Kaşlarımı çatıp bir adım geri gittim. Bu adam incitmeyeyim derken daha çok bomba atıyordu.
"Ben küçük falan değilim" başımı iki yana sallayıp gülümsedim. "Ve bir zorluğum yok. Sana neden sarılıyorum dersen ..."
Derin bir nefes alıp sonrasında pişman olabileceğimi bilerek Çetin'e yaklaşıp parmaklarımın üzerine kalktım. Kaşlarını çatıp beni izlerken hızla dudaklarına bir öpücük kondurdum. "Seni seviyorum"diye fısıldayıp alt kata doğru koşmaya başladım. Tam bir aptaldım.
Laann ben bunları öpüştürmeyecektim daha noldu birden anlamadım¿
Neyse çok miniş bir ulu sürekli sevesim geliyor.
Sizce nasıl gidiyor?
YOU ARE READING
BALIKÇI /GAY/
Teen FictionGözlerim bir süre sonra alışırken etrafa bakındım. Balık ağları köşeye yığılmış diğer köşede de bir yatak vardı. Bozulmuş yatağa baktıktan sonra seslenmeye karar verdim. "Kim-" ağzıma bir el kapanırken boynuma bir kol sarılıp ayaklarımı yerden kesti...
