Yetimhaneye ilk geldiğim zamanlardayım. Bana verilen yatağımda bağdaş kurmuş oturuyorum. Diğer çocukların hepsi bahçede oyun oynuyorlar. Onların bağırışlarını duyuyorum. Kapının orada birini görüyorum. Mavi gözlü biri bana yaklaşıp karşıma oturuyor. Mavi gözleri siyah sakalları hala aynı ama ben onun karşısında daha küçüğüm. Bana gülümsediğin de bende ona gülümsüyorum. İçimi huzur kaplarken gözlerimi kapatıyorum. Huzuru daha fazla hissetmek için ama içimdeki huzur gidiyor. Gözlerimi açıp baktımda mavi gözlü adamın ruhsuz bakışlarıyla karşılaşıyorum. Gözlerimin dolduğunda siyah kaşları çatılıyor. Karşımdan kalkarken yine yalnız kalıyorum.
Gözlerimi yavaşça açtım. Yatakla buluşan göz yaşlarımın yanağımdaki izini sildim. Yanıma baktığımda Çetin 'in olmadığını gördüm. Biraz daha içim sıkılırken derin bir nefes aldım ama yine iyi gelmiyordu. Bu yatak ilk zamanlar çok güzel geliyordu. Denizin kokusunu her zaman yanımda hissetmek uzun zamandan beri duymadığım babamın kokusunu duymak çok güzel gelmişti. Ama şimdi yine bir kayıp yaşıyordum.
Yataktan inip çıplak ayaklarımla yukarıya çıktım. Hava yeni aydınlanmıştı. Etrafıma bakımdığımda mavi gözlü adam teknenin önünde yere çökmüş sigarasını içiyordu. Yanına yaklaştığımda başını bana çevirdi "acıktın mı?" Diye sordu. Başımı iki yana salladım. Şuan tek istediğim onun yanında olmaktı. Onu bu şekilde görmek kötü hissettirmisti. Zaten suan benimde ona ihtiyacım vardı. Tahta yere bağdaş kurup oturdum.
Bana başını çevirip kontrol ettikten sonra tekrar denize gözlerini çevirdi. Ona baktığım için gözlerinin kızarmış halini gördüm. Sanırım sıfır uyku ile buradaydı.
Onunla biraz daha oturduğumda aklıma gelen fikir ile ayaklandım. "Kahvaltıyı ben hazırlayacağım"dedim. Ayağa kalmaya hazırlanırken omzuna elimi koyup bütün gücümle kalkmasın diye uğrastım. "Ben hallederim"dedim yeniden koca vücudu geri yerine oturuken derin bir nefes verdim. Koca vücudunu cılız vücudum ile iyi bastırmıştım bence.
Koşar adamlarla küçük mutfağa gittim. Sevdiceğime kahvaltı hazırlayacaktım. Aptal gülümsemem ile dolabı açtım. Ellerimle kahvaltı yapacaktım. Parmaklarını yalar mıydı ? Bunu yaptıktan sonra tekrar sormalıydım.
** Umarım sizin için güzel bir sürpriz olmuştur. Bu kitaptan kopamıyorum. Çünkü Ulu kendimi yansıtıyor. Çetin ise sevmek istedigim erkeği tabi daha o kıvamda değil ama
Sonuç olarak sevmek istediğim erkeği daha bulamamışım ondan yazmaya devam ediyorum :)
YOU ARE READING
BALIKÇI /GAY/
Teen FictionGözlerim bir süre sonra alışırken etrafa bakındım. Balık ağları köşeye yığılmış diğer köşede de bir yatak vardı. Bozulmuş yatağa baktıktan sonra seslenmeye karar verdim. "Kim-" ağzıma bir el kapanırken boynuma bir kol sarılıp ayaklarımı yerden kesti...
