Aphrodite ~Taekook

38

Kitap uzadıkça uzuyor sözde 35te falan biticekti. Aklıma başka kurgular da geldiği için onları yazmak için kuduruyorum adeta. Bu yüzden biraz hızlı ilerleyebilir şuandan itibaren kitap. Umarım tadını kaçırmam.

Kim Taehyung

Sabahtan dersimiz olduğu için Jimin ben ve Yoongi evden çıkmıştık. Kendi kampüslerimize dağılırken saat birde hepimizin buluşacağı yer belliydi. Zaten o zamana kadar diğerleri de gelecekti.

Eh adımın her yerde olduğunu tahmin etmek zor olmasa gerekti. Parmakla gösterilmeye bile alışmıştım. Numaramı almak için türlü hallere girenlere bile artık gülmüyordum. Afrodit lakabım hala devam ediyordu. Âdeta ikinci adım olmuş gibi benimleydi ve ben en çok Jungkook'un ağzından duyduğumda mutlu oluyordum.

Onunla şu ana kadar gerçekten hiç kavga etmemiştik. Ancak okulla birlikte çevrenin etkisiyle kavga edeceğimizi tahmin etmek zor değildi.

"Kore birincisi Jeon Jungkook olmuş. Hem de bu okula gelmeyi tercih etmiş." Dedi arkamda konuşan kız.

"Sevgilisinden dolayıdır muhtemelen. Onun yerinde olsam yurt dışına giderdim."

"Siktir oradan Taehyung'u kimse bırakmaz." Dedi.

Duymadığımı falan sanmıyorlardı umarım. Gayet net duyuyordum çünkü. Farketmeme gibi bir ihtimalleri yoktu çünkü saçlarım masmavi bir şekilde parlıyordu adeta.

Sabahtan beri üzerime dönmeyen göz kalmamıştı ve bundan oldukça hoşnuttum.

Derste ara sıra not tutarken üniversiteyi bitiremeyeceğime emindim aslında. Sezonluk çekimler başlayacaktı ve ben okula zaman falan ayıramaycaktım. Zaten pek de sevdiğim söylenemezdi. Derslerden sıkılmıştım.

Kafeye ilerlerken diğerlerinin de orada olacağını biliyordum. Onları gördüğümde masaya oturdum.

"Jungkook nerde?" Diye sordum Seokjin'e

"Jimin'in sevgilisiyle tanışıyor. Gelirler birazdan." Dedi.

Kafamı salladım.

"Sabahtan beri Jungkook'un adını duymadığım bir kişi bile yok." Dedi Namjoon gülerek.

"Neden ki?" Diye sordum.

"Kore birincisi olarak geldiği için, senin sevgilin olduğundan emin olmak için, numarası için... daha saymamı ister misin? Herkes bir şeylerden dolayı soruyor veya bahsediyor işte." Dedi Seokjin.

"Hoşuna gidecek. Jungkook bayılır hakkında konuşulmasına. Yalnızca nasıl değiştiğine şahit olun." Dedi Yoongi umursamazca.

"Evet bunu tahmin etmek zor değil. Özgüveni yükselecek." Dedi Namjoon.

Sonunda içeri girdiklerinde Jimin yanında Kai ve Jungkook vardı.

"Tekrar tanıştığıma memnun oldum." Dedi Jungkook.

Jimin bize başıyla selam verip sevgilisiyle başka bir masaya oturdu. Sorun değildi. Zaten sürekli beraberdik.

"Selam." Dedi Jungkook yanımdaki sandalyeye otururken. Yüzünden halinden memnun olduğu her şekilde anlaşılıyordu.

"Bakıyorum bir mutlusun?" Dedi Seokjin bildiği soruyu sorarken.

"Aslında kararsızım. Bu hissi özlemişim. Yine de pek ilgimi çekemedi. Amaçlarını biliyor olmak sıkıcı." Dedi omuz silkerek.

"Bir çoğunun zamanla gerçekten aşık olacağına emin olabilirsin." Dedi Namjoon.

"Bu kaçınılmaz bir şey." Dedi ve o sırada yanımızdan geçerken bir kız tam önüne numarasını bıraktı ve gitti.