(16)

1.4K 29 8
                                    

(Kapı çalar.)

Abel:

"Heey adamım! Naber? İçeri gelse-"

Justin:

"Gevşekliğin hiç sırası değil.Sanane nasıl olduğumdan?"

Abel fazlasıyla şaşkın bir şekilde:

"Hey...neler oluyor?Sakin ol.Kim sinirlendirdi seni?"

Justin sinirli bir şekilde içeri girdi ve fazlasıyla ciddi ve kızgın konuşmaya devam etti:

"Abel , bana bak. Gözümün içine bak.."

Yanına yaklaşıp parmaklarıyla gözünü işaret edip Abel'in gözlerinin içine dik dik bakarak devam etti cümlesine:

"Arkadaşımsın diye bokunu çıkarma.Çalışanlarımla , özellikle de bir asistanımla bu kadar rahat olamazsın.Kendine gel!"

Abel neye uğradığını şaşırmıştı ama Selena'dan bahsettiğini de anlamıştı:

"B-bak dostum , onu yemeğe çıkaracağım.Ofiste sevişmiyoruz sonuçta ?"

Hâlâ işin ciddiyetine varamamıştı ve espiriye devam ediyordu.

Justin:

"Bak seni şuan öyle bir hâle getiririm ki aynaya baktığında kendini tanıyamazsın.Dediğimi anlıyor musun sen?Sana eski arkadaşımsın diye fazlasıyla taviz verdim beni buna pişman ettin!"

Abel:

"Dostum senin derdin ne? Bu konuda neden bu kadar hassassın? Selena'dan hoşlanıyorsan bunu dile getirmenin farklı yolları da var."

Justin ne diyeceğini bilememişti.Aldığı cevaba hazır değildi.

Yutkundu ve sert bir ses tonuyla cevap verdi:

"Derdim ne mi?Derdim ne sana söyleyeyim!Bu kız senin cinsel ihtiyaçlarını karşılayabileceğin biri değil anladın mı?Ondan uzak duracaksın.O bir bebek gibi.Anladın mı? Çok narin.Kimsenin ona zarar vermesine izin vermem.Kimse bu kıza dokunmayacak.Yeterince net değilse söyle !"

Çok sinirliydi , neredeyse Abel'in yüzüne yumruk atabilirdi.

Abel:

"Madem bu kız senin için özel , önce sen tavlamayı dene.Duygusuz ve sert mizaçlı olduğun için zaten kızın senden etkileneceğini sanmıyorum.Onun gerçek sevgiye ihtiyacı var.O buna değer."

Justin sinirli fakat bir yandan da insanların gözünde 'duygusuz' şeklinde tanımlanmasından biraz rahatsız olmuştu.Ama inkar da etmiyordu.

Daha sakin bir ses tonuyla:

"Belki artık duygularımı hissedebiliyorumdur?Ayrıca onun kimden hoşlanıp hoşlanmayacağına sen mi karar vereceksin?"

Abel:

"Bak dostum , beni yanlış anlama ama bazı kızları parayla tavlayamazsın.Selena da bunlardan bir tanesi.Bence o sevgi ile tavlanabilecek bir kız."

Justin sadece dinliyordu.

Abel devam etti:

"Bak , ondan gerçekten hoşlanıyorsan...Geri çekilebilirim, tamam mı?Sen onu benden önce tanıyorsun hem."

Justin:

"O zaman bence de vazgeç.Ha bu arada , ona kötü davranmıyorum ve paramı da kullanmama gerek yok.Bana bakışlarını görmediysen birdahaki sefere daha dikkatli bakarsın."

Hafif sinirli yüzü ile göz kırptı ve kapıya yöneldi.Dışarı çıktı.


...

Bay Bieber evden öyle sinirli bir şekilde çıkınca endişelenmiştim ve dayanamayıp Abel'e mesaj atıp ne yaptığını falan sormuştum.Cevap vermeyince aramak istedim. 2. arayışımda telefonu açtı:

Selena:
"Hey , napıyorsun?"

Abel:
"Eh işte..."

Selena:
"Yani bir şey mi oldu...Bir şey olduysa bana söylemelisin bence..."

Abel:
"Onu nerden çıkardın şimdi?"

Selena:
"Bilmem."

Abel:
"Baksana , yarın mı konuşsak?"

Selena:
"Anladım yorgunsun.Tamam öyle yapalım."

Abel:
"İyi geceler."

Selena:
"İyi geceler."

Telefonu kapatmıştı.İlk defa cümle sonuna güzel bir hitap veya iltifat koymadan bir diyalog kurmuştu benimle.Sanki biraz soğuktu konuşması da.Veya ben kuruyorumdur kafamda...

...

Yatmaya hazırlanacaktım ki kapı çaldı.Bay Bieber'dı herhalde.Gerçekten ne olduğunu veya nereye gittiğini çok merak ediyordum ama soracak yüzüm de yoktu.Banane sonuçta.Ama çok merak ediyordum.

Kapıyı açtım.Karşımda onu görünce yine kalbim fazlasıyla hızlı atıyordu.Dayanılmaz biri.Neden böyle oluyor bilmiyorum...














Kb biraz geç attım ama Yb'niz geldii<3Beğeni ve yorumlarınız eksik olmasın , fikirleriniz çok önemli:)

BOSS // JelenaWhere stories live. Discover now