3.BÖLÜM :ÇABA

3.6K 114 16
                                    

"Herkes bir yaşam seçer ve seçtiği yaşamın bedelini öder

¡Ay! Esta imagen no sigue nuestras pautas de contenido. Para continuar la publicación, intente quitarla o subir otra.

"Herkes bir yaşam seçer ve seçtiği yaşamın bedelini öder. Bizimkide o hesap"
******************************************

O hep güçlü , sert , sinirli olarak gördüğüm adam , şimdi benim incinmemden mi korkuyordu? Belki onu tanımasaydım , abimden dolayı diye düşünürdüm . Ama Akgünün bu durumu umursamayacağından emindim .

Abime değer vermediğinden değildi umusamamazlığıda. Kendi kararlarına yada hayatına kimseyi müdalahe ettirmezdi. Seçtiği yaşamın tehlikesinin hep farkında olmuştu , belkide bu yüzdendir bu zamana kadar ciddi bir ilişkisinin olmaması , en azından mahalleden.

Abim uzun zamandır yurtdışındaydı . Akgün buradaki işlerin başında durur , abimde Almanya'daki teslimatlarla ilgilenirdi .Yaklaşık 1 senedir buraya gelmemişti , zaten
babamlada uzun zamandır araları oldukça kötüydü .Akgünde bunu bildiğinden dolayı sesini çıkarmazdı. Ancak abim geçen konuşmamızda artık dönmesi gerektiğini söylemişti.

Akgün 'ün arkasından uzunca düşündüm . Hislerim daha yeni başlamış olmasını fark etmişti, hadi ben ona göre çocuğum ve bu durumu kontrol edemedim peki ya o ?

Bana , sen benim tövbesi olmayan günahım ,başımdan giden aklım, severek çektiğim ahımsın demişti. Onun hisleri geçmişe mi dayanıyordu ? Peki onun hayatında küçük bir kız çocuğuna yer varmıydı? Kendimi bildim bileli hayran olduğum ancak gözünün içine bile bakamadığım , kendimi 'o benim abim gibi' masalıyla avuttuğum adammıydı beni seven ?  Aklımdaki binlerce soruyla kendimi uykuya teslim etim.

Ancak kalktığımda hava aydınlanmamıştı bile , dönüp durdum yatakta . Ancak sıkıntıdan ve aklımdaki sorulardan bunalmıştım. Kendimi hızla dışarı attım . Babamlar uyanmadan dönerdim,şuan kafamı toplamaya ihtiyacım vardı. Yürüdüm , nereye gittiğimi bilmeden öylece yürüdüm . Kafamı kaldırmak aklıma geldiğinde kendimi onun evinin önünde buldum , tek yaşadığı evin. Girip konuşabilirdim bence , eğer şimdi yapmazsam birdaha cesaret edemezdim.     Hem kimse görmeden ancak şimdi girebilirdim bu eve , konuşup aklımdaki sorularıda sormam lazımdı .

Hızlıca zili çaldım ,açması o kadar kısa sürmüştü ki elim kapıda kaldı. Bu saatte uyanık olması ayrı bir ilginçti tabii. Üstü çıplak , siyah eşofmanı ve elindeki bira şişesiyle bana bakıyordu.  Saçımı arkama attım ve "Konuşucaz , öyle kafanı eseni söyleyip gidemezsin" dedim sanki çok normal bişey yapıyormuş gibi, hızla salonuna doğru yürüdüm .Arkamdan tek kaşı havada bir şekilde bakıyordu kesin , genelde öyle yapardıda.

"O söylediklerin neydi öyle ?" dedim birden arkamı dönüp ellermi açarak. "Niye sanki sana aşıkmışımda , sen beni reddetmişsin gibi davranıyorsun. Merak ettimde" dedim.                "Bu saatte merakından mı geldin ? " dedi , gayet sakindi, ben bağırıp çağırır konuşmama fırsat vermez diye beklerken hemde.

AŞK-I DİLDAR (Mahalle serisi) DÜZENLENİYORDonde viven las historias. Descúbrelo ahora