6. Bölüm

122 38 103
                                    

 Herkese selam! Çok heyecanlıyım çünkü yayınladığım bölümler arasında en çok içime sinen, hissederek yazdığım bölüm oldu

Hoppsan! Denna bild följer inte våra riktliner för innehåll. Försök att ta bort den eller ladda upp en annan bild för att fortsätta.

 Herkese selam! Çok heyecanlıyım çünkü yayınladığım bölümler arasında en çok içime sinen, hissederek yazdığım bölüm oldu. Sizin de görüşlerinizi çok merak ediyorum. Herkese iyi okumalar!!

Bu arada fotoğraf nasıl olmuş? Ben yaptım^^

Red- Take ıt all away

----

2 Hafta sonra...

Muğla'dan dönüşümün ardından Alparslan da birkaç gün sonra Eskişehir'e dönmüştü. Klasik üniversite hayatımız kaldığı yerden devam ediyordu. Kahvaltıdan sonra masayı toparladım dönüşümlü olarak yaptığımız ev işleri de bize eşlik ediyordu. Uzandığı koltuktan bacaklarını sarkıtan Alparslan sabahtan beri elinden düşürmediği telefonu ile mesajlaşıyordu. Yudum aldığım su bardağını masaya geri bıraktım. Kinayeli ses tonumla bakışlarımı Alparslan'a odakladım.

'' Sohbetine de doyum olmuyor elinden düşürmediğin telefonunla.''

Uzandığı koltuktan kafasını kaldırıp kısa bir bakış attı konuşmadan tekrar kafasını yastığa koydu. Bakışlarını telefondan ayırmadan; '' Hakanla konuşuyorum bir saniye.'' ekrana hızlıca bir şeyler yazdıktan sonra yattığı koltuktan kalkıp masaya karşıma oturdu.

'' Uzun zamandır erkek erkeğe toplanmadık, onun planlamasını yapıyorduk.'' dedi ve pet şişedeki suyu kafasına dikti.

'' İyi düşünmüşsünüz. Kimde toplanacağız ve ne zaman?''

Bakışlarını duvardaki saatten çekip bana odakladı.

'' Hakan' da toplanacağız. İşin aslı Fırat'ın doğum günü bu gece hem doğum günün kutlar hem de birlikte vakit geçirmiş oluruz.''

Sıkıntıyla yüzümü buruşturdum. '' Tabi ya, nasıl unuttum doğum gününü. Evin köşesindeki fırından pastasını ayarlarız.'' dedim heyecanla. Uzun zamandır bu ekip bir araya gelmiyordu, erkek erkeğe vakit geçirmeyi özlemiştim.

**

Alparslan ile fırından aldığımız pastayı dolaba yerleştirirken. Hakan odaya elinde sıkıca tuttuğu bira şişeleri ile geldi, dolaba dizmesi için kenarı çekilerek ona alan yarattım. Telefonumun ekranını açıp saate baktım, Fırat'ı aradığımızda birazdan burada olacağını söylemişti büyük ihtimalle birazdan zil çalar ve gelmiş olurdu. Mutfağa kısaca göz gezdirip koltuğa ilerledim, Fırat'ın gelmesini beklemekten başka yapacak bir iş kalmamıştı.

Alparslan elindeki kumanda ile televizyondan bir şeyler açmak için uğraşıyordu. Cebime sıkıştırdığım telefonu tekrar elime aldım ve whatsapp'a girdim. Abim, kız kardeşimin ödevine yardım ederken çekilen fotoğrafı aile grubuna atmıştı cevap olarak '' kolay gelsin gençler.'' yazıp gönderdim.

Çalan zil sesi ile bakışlarım kapıyı bulurken ayaklandım hemen.

'' Hakan ben hemen pastayı çıkarıyorum, Fırat'ı kapıda biraz oyala.'' Kafasıyla beni onaylayan Hakan kapıya yöneldi hızla.

VuslatDär berättelser lever. Upptäck nu