XIV - Neden

3.6K 404 21
                                    

Uyandığımda Nocte, gecenin karanlığıyla bütün pisliklerini saklamış, tüm ihtişamını geri kazanmıştı. Yaşadıklarımdan habersiz bir şatoya neden kızgın olduğumu bilmiyordum ama içimdeki öfkeyi bir kişiye mal etmeyi göze alamıyordum. Eğer öfkemi ona kusarsam bir daha geri dönüşü olmayacak şeyler söylemekten, onu kaybetmek hatta daha ilginci onun beni kaybetmesinden korkuyordum. Evet, hala onsuzluğu düşünemeyecek kadar acizdim. Fakat onun da bensizliğe en fazla, benim onsuzluğa katlanabileceğim kadar tahammül edebileceğini biliyordum. Bu da epeyce kısa bir süreye denk geliyordu.

'...Birbirinizi herkesten sakının.' derken annemin tam olarak Quae'nin şu an yaptıklarını mı kastettiğini merak ediyordum. Bu, hayatımızda ikimizin de birbirimizden başka kimsesi olmaması anlamına geliyorsa bize bunun ciddi anlamda, ikna edici olarak açıklamasını yapmalıydı. Evet. Yaşadığım hayatta en çok ona güveniyordum ama sadece ona güvenip geri kalan herkese bir düşmanmış gibi davranmak, deliliğin başka bir tanımı olabilirdi.

'Onun ilacı benim. Sadece ben varım.' Sözleri korumacı bir kardeşin sınırlarını aşıp takıntı boyutuna gelirken ben beni böylece takıntı haline getirmiş bir Quae'ye ne diyebilirdim ki? Sonuçta o Quae'ydi.

Benden daha zeki, daha akıllı, daha güçlü hatta daha güzeldi. Her zaman iki üç adım sonrasını hesap ederek atardı ilk adımını ve yarını düşünmeden asla bugünü yaşamazdı. Oydu işte. Annesini ölüme gönderen küçük bir çocukken bile ağlamak yerine en mantıklı sözleri kurup savaşırdı. Geçmişinin hatırlamadığı parçalarını birleştirmeye çalışırken dikkatli ve titizdi, yapılması gerekeni bilirdi. Araştırır, okur, her şeyi öğrenmeye çalışırdı. Benden başka herkesin her an zayıflıklarını bulur, onlara karşı bir yarışa girip onlardan önde olmaya çalışırdı. Olurdu da...

Ona kızamıyordum. Haklı olduğumu biliyordum ve gerekçesi 'sadece tehlikeli birkaç nulla' olmasına rağmen onun bunu yapmasının ardındaki nedenlerin öğrenilmesi gerektiğini biliyordum. Güvensizliğin sınırlarını aşmış olsa da bu kadar basit bir nedenle beni karşısına almayı seçmezdi. Başka bir şey vardı. Benim göremediğim ama onun çoktan çözdüğü bir şeyler vardı ve sebeplerini öğrenmeden Quae'nin karşısında olmayacaktım. Çünkü her ne yapıyorsa ve ne düşünüyorsa, o düşüncelerin içinde benim kendinden bile önce geldiğimi biliyordum. Onun beni tanıdığı gibi ben de onu tanıyordum. Nedenlerini bulacaktım. Düşmanı olmaktansa bir kez daha yanında olmanın yollarını arayacaktım.

Cura ve Alea uyurken hızlıca üstümü değiştirip altınca kata çıktım. Hava yeni yeni kararmaya başladığı için koridorlarda, merdivenlerde çok az nullayla karşılaşmıştım. Bu yüzden tahmin ettiğim gibi kütüphanede de kimseyi göremiyordum. Zaten gezegen kadar büyük olan bu yerde birine rastlamak için epeyce kalabalık olması gerekiyordu. Birkaç sıra boyunca kitapların isimlerini okudum ve dikkatimi çeken bir şeyler bulmayı bekledim. Birkaç sıra daha geçmiştim ki üzerinde 'Kaybolan Irk' yazılı bir kitaba takıldım. Yerden tavana kadar olan sıralarda kitaplara ulaşabilmemiz için uzunca merdivenler bulunsa da küçük hesaplarımla parmaklarımın üstünde durup kitaba yetişebileceğimi düşündüm. Boyum kısa değildi. Fakat kitap beklediğimden ya da hesapladığımdan biraz daha yukarıda kalıyordu. Arkamda rahatsız edici bir yakınlık hissetmemle birlikte benim kitabıma doğru uzanan eli gördüm. Rahatça kitabı alıp sırtımdaki hissedilir varlığı ve saçımdaki nefesi uzaklaştığında arkama döndüm.

Quae'nin boylarında tatlı bir çocuk bana bakıyor bir yandan da elindeki kitabı uzatıyordu.

"Teşekkür ederim."

"Rica ederim, Quem." Adımı biliyordu. Şaşkınlık ve merak karışımı bir bakışla onu incelerken gözüm armasına takıldı. 'A-III' Aklıma önce Solum'un 'Biri beşinci biri üçüncü dönemde olmak üzere iki tane A var.' ve daha sonra da Somnium'un 'Bundan üç sene önce Nocte tarihinde bir ilk yaşandı ve şu an ki başkan birinci dönemde olmasına rağmen seçildi. Belirtmeliyim ki henüz armasını almamıştı ve seviyesinin A olduğu bilinmiyordu. Üç senedir kuruldaki sekiz kişinin değişmesine rağmen başkan olarak o seçilmeye devam ediyor.' sözleri geldi. O mucize başkan şu an karşımda durup bana gülümsüyordu.

MixtaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin