Danger - Bölüm 8

32.4K 872 23
                                    

Bu bölüm düzenlenmiştir.

Dükkanın kapısını itip soğuktan kaçmak için kendimi hemen içeri attım. Ortamdan yayılan sıcaklık anında gerilen kaslarımı gevşetmişti. Beremi her defasında evden çıkarken unuttuğum için kendime kızıyordum. Her ne kadar saçlarımın bozulmasını istemesem de soğuk yüzünden oluşan baş ağrısını çekmeyi istemiyordum. İlaç almama rağmen saatler sonra ancak ağrıdan kurtuluyordum ve bu iğrenç bir histi.

Çantamı omzumdan alıp koltuğumun altına sıkıştırdım ve önlüğümü almak için arka odaya gitmek için ilerledim ama Bayan Katy ve onun konuştuğu kişiyi görünce tüm vücudum buz kesti. Onun üzerimde bıraktığı etki dışarıda ki soğuktan daha keskindi ve beni üşütmesine rağmen bana bir adım bile atsa anında bedenimden bir ateşin yükseleceğine adım gibi emindim.

"Wendy tatlım," diyerek karşıladı Bayan Katy beni. Ona zayıfça sırıttım. "Üşümüşsün. Hadi şöyle kaloriferin yanına geç." Gözlerimi irice açtım ve Zayn'in oturduğu yere baktım. Kaloriferin hemen yanında duran iki kişinin kolayca sığabileceği ufak bir koltukta oturuyordu. Bunu sipariş bekleyen müşterilerin ayakta beklememesi için geçen ay almıştık.

Ayakta duran Bayan Katy bana geçmem için yol açtı. Nazik ve tatlı bakışlarının altında gergince ilerleyerek koltuğa, Zayn'den olabildiğince uzak oturdum. Montumun fermuarını indirdikten sonra çantamı yere bıraktım ve Bayan Katy'e baktım. Bana söyleyecek bir şeyleri olduğunu yaşlı kahverengi gözlerinden anlayabiliyordum.

"Wendy bu tatlı genç adam ile konuşmaya dalmışım ve onun siparişini hazırlamayı unuttum. Sen onunla ilgilenirken ben gidip şu işi halledeyim." dedi ve bana itiraz etme fırsatını bırakmadan, kendinden beklenmeyecek bir hızla arka tarafa, mutfağa gitti. Yaşlı patronum bizi yalnız bıraktığı anda öfkeli bir şekilde Zayn'e baktım.

"Ne işin var burada?" Sinirle onun yüzünün incelediğim zaman göz altında kendini iyice belli eden siyahlıkları fark ettim. Uykusuz gibiydi. Gözleri hafif bir şekilde şişmişti. Ela bakışlarında yorgunluk vardı. Bunu fark etmemek elde değildi. Sanki uzun zamandır uyumamış gibiydi.

"Seni özledim." Cevabına karşılık gözlerimi devirdim. Kalkmak için ayaklandığım sırada sertçe kolumdan tuttu ve beni yerime oturttu. Bu defa bana daha yakındı. Dizim onun bacağına değiyordu ve hafif bir güç kullansa bile yüzlerimiz arasında ki mesafe sıfıra inerdi. Birden sırtımdan yayılan bir sıcaklık hissettim. Bunun arkamda bulunan kaloriferden kaynakladığını sandım ama Zayn'in elini aynı anda sırtımdan belime kayıdırması ile beraber kalbim çırpınışlara geçti.

Ne olduğunu anlamadan onun nefesini kendi yüzümde hissettim. Sanki bana dokunduğu zaman vücuduma yayılan sıcaklık yetmiyormuş gibi şimdide yüzümde, dudaklarımda nefesini hissetmek beni sussuz bırakmıştı. "Ben seni özlemedim." dedim. Sesimi olabildiğince duygusuz tutmaya çalıştım. Sadece hafifçe gülerek bakışlarını dudaklarıma indirdiği zaman nefesimi tuttum. Beni öpmek gibi bir saçmalık yapmazdı değil mi?

"Kişisel sınırlarımı ihlal ediyorsun." Ela gözlerini benim mavilerime odakladığında sırıttı. "İstediğim şeyde bu zaten." dedi mırıldanarak. Sinirim onun üzerimde bıraktığı etkiyi yok ederek kendini gösterdi. Bana böyle hükmedebileceğini sanıyorsa yanılıyordu.

Onun elinden aniden kurtulamayacağımı bildiğim için sırıtmasına karşılık verdim. Hala kolumda ve belimde duran ellerini kontrol etmek için parmaklarımı yavaşça omuzlarına yerleştirdim. Siyah deri ceketinin kollarından aşağıya ellerim, ellerine yol aldı. Şaşkın bakışlar eşliğinde beni izlerken soğuk tenine dokunduğum zaman kalbimin hızlandığını hissettim ama kendimi hemen toparladım. Etki altına alınması gereken o olmalıydı, ben değil.

DANGER *Düzenleniyor*Where stories live. Discover now