30. Dudu Sima

147 20 0
                                    

Selam :)

Bir önceki bölümde biraz hüzünlenmiştik. Şimdi de biraz eğlenmeye ne dersiniz? Bir zamanlar bütün dünyayı kasıp savuran, sözleriyle insanın bütün vücudunun hareketlenmesini sağlayan, hangi yabancıya favori türkçe şarkın veya şarkıcın kim diye sorulduğunda tak diye şarkının nakaratını söyleyen bir şarkıya yer verdim bu bölüm. Tahminleri alayım?

◇◇◇

Mete'nin anlatmış olduğu Aşık Melo hepimizin hüzünlenip ortamın sessizleşmesine neden olmuştu. Pasta en sevdiğim tat ve en sevdiğin renkte yaptırılmıştı. Hepimiz severek yemiştik. "Ee Mete oldu mu şimdi senin bu yaptığın?" Tuna'nın duygusallıktan burnunu çekerek söylediği sözler hepimizi güldürmüştü. "O zaman biraz eğlenme zamanı!" Arda'nın neşeyle yerinden zıplayıp içeriye girip gözden kaybolmasıyla hepimiz şaşkınlıkla bir birimize baktık. O sırada Metede takıldı gözlerim. Çocuk öyle bir bakıyordu ki o gözler sanki konuşuyor gibiydi fakat benim bilmediğim bir dilde. "Neden öyle bakıyorsun?" Yine konrolsüzlük. Kontrolsüz ağzımdan çıkıp giden soru karşılığında Mete bir an duraksadı fakat sonra hızla boğazını temizleyerek yüzümü gösterdi parmağıyla. "Dudağının kenarından krema kalmış." Yerin dibine girebilirmiyim? Bütün kanın yüzüme sıçradığına yemin edebilirdim. Hemen dudağımın kenarını hızla sildim. Mete'nin hafifçe kıkırdadığını duyar gibi olmuştum ama tekrar dönüp yüzüne bakamamıştım.

Birden mekanın içinde kulağa çok çok tanıdık o melodi çalmaya başlayınca hepimiz aynı anda neşeyle bağırdık ve ayağa kalkmıştık. Arda elinde tuttuğu tarağı mikrofon gibi kullanıp içeriden çıkmasıyla görünüşü hepimize kahkaha attırmıştı. Giydiği siyah pantalon ve önünden birkaç düğmesini açık bıraktığı siyah, büyük beyaz çiçek desenli gömlek ile tam eski çağ modasını yansıtıyordu. Çenesine yapıştırdığı hafif sakal, kulağına taktığı küçük halka küpe ve gözündeki güneş gözlüğü ile şuan karşımızda çakma Tarkandan başkası yoktu. Birden masanın üzerine çıkıp şarkıyı söylemeye başlayınca hepimiz sevinç gülücükler eşliğinde ona eşlik etmeye başlamıştık.

✨️Tarkan - Dudu 🎶

Ağlamadan ayrılık olmaz
Hatıralar uslu durmaz
Kalanlar gideni gönlünde taşır
Aşk severek olmaz

Biz böyle bilir, böyle yaşarız

Daha ne kadar bağırabilirdik bilmiyorum ama şuan hepimiz en derinliklerimizden bağırarak şarkıyı söylüyorduk.

(Ooh , ooh)
O da biliyor
(Ooh,ooh)
O da seviyor
(Ooh , ooh)
Bile bile kafa tutuyor aşka
Gözü kara öyle bildiğini yakıyor

Ben daha ne olduğunu anlamadan Arda masadan indi Mete saliseler içinde masaya çıkarak Ardadan tarağı geri aldı ve en heyecanlı kısım gerçekleşti. Mete şuan tam olarak güzelim şarkının nakaratını gözlerime bakarak söylemeye başlamıştı. Daha ne kadar heyecan patlaması yaşayabilirdim?

Çiçek gibi tazecik
Kıymetli bir tanecik
Ana sütü gibi tertemiz.
Dudu dudu dilleri lıkır lıkır içmeli
Gözleri derya deniz.

Anın büyüsüne kapılıp sesim kısılırken etrafımdaki 'uvv' seslerini duyuyordum. Mete ise gülümseyerek yüksekten bana bakmaya devam ediyordu.

Bu gönül ona torpil geçiyor
Etrafında fır dönüyor
El bebek, gül bebektir o
Ne yapsam inadına hoş görüyor
Kara kara düşündürüyor

HAYATIN SİMASIWo Geschichten leben. Entdecke jetzt