8. Aralanan Geçmiş Perdesi

970 86 17
                                    

Yazım yanlışlarım varsa lütfen kusura bakmayın. Ben hep dikkat etmeye çalaşıcağım.
Keyifli okumalar dilerim...



♡♡♡

Sen kimsin de ne demekti şimdi? Evet şuanlık ona tüm hayatımı anlatmış değildim. Sadece adımı ve yaşımı biliyordu. Ona güvenmemekten değilde bunun için vakit olmadığından anlatamamıştım. "Ben Simayım Mete." Dedim umursamaz bir tavırla. "Adını biliyorum ve bildiğim bu kadarla sınırlı. Biliyorsun işe girmek için sana bir özgeçmiş hazırlamam gerek. Bu yüzden az da olsa kendin hakkında geçmişin hakkında bilgi vermen gerekiyor." Dedi elleri direksiyondayken gözlerini yoldan hiç ayırmadan."He böyle desene. Birden sen kimsin diye sorunca garip hissettim." Dedim bu kez sırıtarak. "Şimdilik mağazaya geldik. Sana yarın patronun karşısına çıkman için bir kaç parça bir şeyler alalım. Sonra yemek yemeye gideriz orada bana özgeçmişinden bahsedersin. Tabi istersen." Ona yine borçlanacaktım ama iş sahibi olunca kesinlikle geri ödiyecektim.

Yaklaşık 10 dakika sonra sadece markalı mağazaların olduğu açık bir alışveriş merkezine gelmiştik. Mağaza mağaza dolaşıp benim fikrimi hiç sormadan kıyafetler seçiyor tek tek denemem için kabine gönderiyordu. Bu durumdan şikayetçi değildim çünkü seçtikleri kıyafetler çok güzeldi. Tarzı gerçekten çok güzeldi. Kendiside hep düzenli ve şık giyiniyordu. Acaba kombinelerini sevgilisimi yapıyordu? Dur Metenin sevgilisi varmıydı? Bunu ona sormalıydım. Sevgilisi olan birinin yanında dolaşmak benim gururumu incitridi.

Ben düşüncelerim arasında elime en son tutuşturduğu elbiseyi deneyip kabinden çıktım. Artık yorulmuştum çünkü hiç birini beğenmiyordu. Hepsini kendisi seçiyor sonra üzerimde durunca kusur buluyordu. Kabinden çıktığımda takıma bir göz gezdirdi sonra bakışları direk yüzümü buldu. Gözümün içine baktı sadece bir kaç saniye öylece baktı. "Bence etekleri biraz kısa." Hayır ciddi olamazdı değilmi? Yorulmuştum ve etekleride kısa değildi. Sadece dizlerimin dört beş santim üstünde bitiyordu. "Mete yeter ama yoruldum. Hem etek kısa değil ki?" Ciddimisin der gibi bakıyordum fazla tepki vermemeye kendimi zorlayarak. "Tamam bu son." Dedi ve elinde tuttuğu kıyafeti bana uzattı. Gerçekten son olmasını umarak elinden aldım ve kabine geri döndüm.

Bu aralarında en beğenmediğimdi. Çünkü nasıl desem ilk iş görüşmesi için bence uygun bir kombin değildi. Blazer ceket ve etek.

O kadar üşenmeme rağmen sevmediğim bu kombini zorlayarak giydim. Üzerime tam uymuştu ve biraz yakışmıştı ama dediğim gibi ilk iş görüşmesi için bence uygun değildi. Oflayarak kabinden çıktım ve Metenin gerçekten elinde hiç bir şey daha tutmadan koltukta oturarak beni beklediğini gördüm. Gözleri yine aynı önce kıyafetimde sonra gözlerimde durdu. "Çok yakışmış Sima. Bunu alalım." Hayır kesinlikle böyle bir tepki beklemiyordum. Sabahtan beri çok daha güzellerini denemiştim. "Mete şakamı yapıyorsun? Bu hiç güzel değilki. Hayır güzelde bana yakışmadı." Bunu giymek istemiyordum. "Sima emin ol bu takım bir dah hiç bir kıza sana yakıştığı kadar yakışmaz." Bu çok ani olmuştu. Çok güzel iltifat etmişti ama garip hissetmiştim. Dedikleri beni gülğmsetmişti. "Ama kim ilk iş görüşmesine böyle bir şey giyerki Mete?" Giymemekte biraz ısrarcı olmaya çalışıyordum ama sanırım başarısız olacaktım. "Sen. Sen giyersin Sima. Hadi hazırlan bunu alalım. Ben çok acıktım."

HAYATIN SİMASIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin