3|Bound with ring

4.2K 469 233
                                    


"Bana dokunduğunda beni cennete götürüyorsun, beni tuttuğunda vücudum bir silaha dönüşüyor."

İçindeki kurdumla her zaman kavga içinde olmuştum. O benim için çok zordu ve ben de onun için fazla inatçı. Ama birbirimizi bir şekilde dengelemeyi başarıyorduk ki huzur içindeydik. Bu huzuru genelde kızgınlık dönemlerimde asla sağlayamazdım, evet güçlüydüm ama saldırganlaştığı zamanlarda değil. Ve buna yeni bir şey daha eklenmişti. Jimin'in kokusu sebebini anlayamadığım bir şekilde kurdumu harekete geçiriyordu. Bu bazen bir öfke bazen bir heyecan bazense şu an olduğu gibi meydan okuyucu bir keyif şeklinde.

Jimin sarı çizgili boğazlısının kollarını biraz daha indirip parmaklarını kapattığında etrafına tedirgince bakınıp gözlerini bana çevirmişti. Yanına ulaştığımda Jungkook'dan aldığım lolipopu ağzımdan çekip onu baştan aşağıya süzerek keyifle "Elini kolunu sallayarak gitmiştin en son. Bakıyorum bağlanıp geri gelmişsin." dedim

"Bu bir oyun değil." yükselttiği sesi yüzünden birkaç kişi dönüp bize bakmıştı. Bu sefer daha kısık bir tonla devam etti "Yüzüğü geri ver Yoongi. Onsuz dışarıda durmam tehlikeli."

"Şu an karşımdasın?"

"Öyle değil. Biliyorsun, daha neyi zorluyorsun?"

Evimden çıkarken yüzünde oluştuğundan emin olduğum gülümsenin yerini büyük bir çaresizlik kapladığını görmek hoşuma gitmişti. Keyfime keyif kattı diyebilirdim.

Dudaklarıma tıpkı bana elimi kolumu sallayarak gideceğim dediğindeki gülümseme gibi bir ifade yerleştirip alayla konuştum "Bazı şeyler karşılıklıdır, Jimin. Sen bana istediğimi vereceksin ki ben de sana vereyim."

Gözlerini kapatıp derince bir nefes aldı. Gerginliğini bütün vücuduna yansıtmıştı, sürekli kollarını çekiştirerek, ellerini gizleyerek güvensizce omuzlarını öne çekiyordu. Eğer şu kısacık zaman diliminde davranışlarına şahit olmasaydım, özgüvensiz biri sanabilirdim.

En sonunda dayanamayarak elini uzattı ve "Sikeyim, telefonunu ver." dedi. Gözlerimi kısarak sabırsızca elini sallamasına karşılık cebimden çıkartıp kilidini açarak uzattım. Hemen bir video kaydı açıp kendini çekmeye başladı "Ben Park Jimin, omega koruma programı numaram 4051025. Kızgınlığımın aniden başlamasıyla bu durumu kendi rızamla kızgınlıktaki bir alfa olan Min Yoongi'yle geçirdim. Bana baskı uygulamadığını ve vücudumdaki her izi kendi isteğimle ona yaptırdığımı teyit ediyorum. Tüm sorumlu benim." Kaydı durdurup telefonu geri uzattı "Al, oldu mu? Şimdi yüzüğümü ver."

Dudak büktüm. Bana öyle güzel bakıyordu ki, eğer ona aşık falan olsaydım tam şuracıkta öperdim. Gerçi aşık olmama gerek yoktu istesem hala öpebilirdim ama yapmadım çünkü kendini zeki sanmasının cezasını çekmeliydi.

Lolipopumu ağzıma götürüp bir kez yaladım ve bana yalvarır gibi bakan Jimin'in parlatıcı sürdüğü dudaklarından içeri ittirdim "Bana böyle bakmanı beğendim. Yüzüğü  istiyorsan böyle devam et." Sonra hiçbir şey söylemeden arkamı dönerek yürüdüm.

"Ne yapıyorsun? Yüzüğü versene! İstediğini yaptım işte daha neyi zorluyorsun?" kolumdan tutup beni çekiştirirken telaşla cümlelerini sıralıyordu. Neredeyse yalvarıyordu ama ben sadece gülümsedim ve yoluma devam ettim. Bir süre çevredekilerin bakışlarından çekinmiş olacak ki bu olayı daha fazla dramatik hale getirmeden beni bırakıp gitmeme izin vermişti.

O yüzüğe ihtiyacı olduğunu biliyordum, dediği gibi dışarıda durması tehlikeliydi. Yüzüğü vermeme gibi bir durumum da yoktu, sadece biraz eğlenmek istemiştim.

Counterclockwise | YoonminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin