FİNAL - PART I -

26K 1.4K 143
                                    

"Dermansız yara olsa da içimdeki

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

"Dermansız yara olsa da içimdeki

Sana olan bu hasret...

Çek kopar gönlümü

Savur yele yaprak misali...

Varsın taşa dönsün,

Bu gönül sensiz, neyleyim güneşi...

Seni görmek arzusu değil mi ki,

Boynumu büken,

Yerden yere vuran..." diye mırıldandı dizeleri Demokan ve önündeki sek rakıyı tek dikişte bitirdi. İçi adeta küle dönerken, hangi merhem deva olacaktı o yanıklara? Kalbinin en ücra köşeleri bile ateşte kavrulurken ne sürecekti yarasına? Bağlanmıştı bir kere kalbi kara kumaşlarla, nasıl çözecekti? Boğazına oturan o kocaman yumruyu yutkunmayı denedi, olmadı. Yandı Demokan her bir saz telinde. Parmakların o tellere sertçe vurulduğu her anda daha çok yandı içi. O saz cayır cayır yaktı içini. Türkünün sözleri oturdu yüreğine katran karası bir yara misali. Demokan nefes alarak söndürmeye çalıştı o yangını. Sönmedi...

"Saçlarında rüzgârları bulduysam,

Gözlerinde yağmura dokunduysam,

Yakınım sen uzağım sen olduysan

Sana olan sevdamdır bilesin..."

Öylesi kahır, böylesi yaraya merhem miydi yoksa kızgın bir demir misali o yarayı dağlayan sözler miydi? Sana olan sevdam diye düşündü Demokan. Sana olan sevdam beni bitirecek. Benden geriye bir avuç kül kalacak. Ne toprak kabul edecek beni, ne de uçurumlar... Yanacağım ben her adımda, her solukta ciğerlerimi ateşe verecek soluğum. Neden? Sadece sevdiğim için... Düşünceleri iyice boyut atladığında sazı çalan adamların parmaklarına odaklandı usulca. İçini yakan mısralar yine diline vurulan prangayı kırdı. Şiir gibi sevdim seni Duygu...

"Aradığın nedir, neyi arıyorsun?

Sevda avuçlarında...

Tut ellerimi,

Tut ki, beni kalbinin en derin yerinden çıkarasın.

Tut ki, beni gözlerinde bir damla yaş yapasın

Hani o değmez sevdalara döktüğün gözyaşlarından

Bir damla yapasın..." diye mırıldandığında bir kadehi daha yüreğine indirdi. Rakı sanki midesine değil de direkt kalbine karışıyordu. Yaşlı adam sazın tellerine öyle bir vuruyordu ki Demokan adamın kalbinin tellerini titretiyor gibiydi ki sanki. Sanki... O sazın telleri bir urgan gibi kalbine geçiriliyordu.

"Dağlarını yol edip yürüdüysem,

Tuzunu yarama merhem bildiysem,

Yollarına milyon kere öldüysem,

SON ŞANS - Son Serisi 2 ve 3-Where stories live. Discover now