Harry , dört direkli yatağına yatmış, yorganı başının üstüne çekmiş, kara kara düşünüyordu.Adını kadehe kim koymuştu ? Kim koyduysa dostu olamazdı. Bunu Dumledore da biliyor olmalıydı. Yüzünde saklamaya çalıştığı bir endişe dalgasıyla , kaçamak bakışlarla birkaç kere Harry ' ye bakmıştı. Hani Dumledore onu her zaman koruyacaktı? Yapabileceğinin en iyisi bu muydu?
*
Adı açıklandığında diğer şampiyonlarla ve okul müdürleriyle birlikte Dumledore ' nin ofisine toplanmışlardı. Karkaroff ona hemen ezilmesi gereken bir böcekmiş gibi bakıyordu. Okul müdürleri en az bir saat Dumledore 'u ikna etmek için uğraştılar.
-Bu çocuk yağışamazz, dedi Madam Maxime.
-Çok küçüğğük. Büyüleri bile bilmiyoğğ.
Dumledore turnuvanın kurallarının değişmez olduğundan bahsetti. Sonunda herkes Harry' nin katılması gerektiği fikrini onaylamış görünüyordu.
*
Ertesi sabah Ron onunla konuşmuyordu. Çok tuhaf davranıyordu. Hermonie 'yi de hiçbir yerde görmemişti. Şimdi kendini her zamankinden de yalnız hissediyordu.
Neyse ki Hermonie ile sabah kahvaltısında Gryffindor masasında karşılaştılar. Hermonie de endişeli görünüyordu. Harry tam ağzını açıp ona Ron' dan bahsedecekti ki, Hermonie konuştu:
- Ron, kupaya adını koyduğunu düşünüyor, dedi.
Anlaşılan Ron Harry ' yi içten içe kıskanıyordu.
-O zaman benim yerime o geçsin, dedi Harry.
-Tabi esrarengiz bir şekilde ölmezsem.
*