KOMOREBI |TAEJIN|

De bbshawggols

135K 14.9K 17.4K

Yanaklarımda hissettiğim yoğun ısıya bir de midemdeki tuhaf kıpırtılar eklenince yerimde huzursuzca kıpırdand... Mai multe

1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
❓❔
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55
56
57
58
59
60
61
63
64
65
FİNAL

62

1.5K 147 453
De bbshawggols

Güldün ve başladı hikayem.☁️

"Ay yeter ama ya! Yemeyeceğim diyorum anlamıyor musun Hoseok?! Kusacağım şimdi! Aç avucunu geliyor."

Hoseok'un uzattığı kaşığı ittirip sızlanmaya devam ettim. Saatlerdir bana bebekmişim gibi davranıyorlardı ve bu bende bir miktar bıkkınlık uyandırmıştı.

"Azıcık yedin zaten bir de mızmızlanıyor musun? Ye de büyü hadi bakalım minik Taehyung, uçak geliyor!"

Gözlerimi kısıp bir süre HoSeok'u izledim. 'Ciddi misin?' bakışlarımı atıp cıkcıkladım. Bunlardan çekeceğim vardı. Yaklaşık 3 saat önce kendime gelmiştim. Gözümü açtığımda kafamın üstünde meraklı 6 gözle karşılaşmıştım. Olanlar yavaş yavaş zihnimde canlanırken tekrar gözlerimi açabildiğim için kendimi şanslı hissediyordum. Gözlerim birinde takılı kalmıştı. Onu merak ediyordum. Mahçup bakışlarını görünce gülümsedim. Eminim olanlar için kendini suçlamıştı fakat bu gereksizdi. Bu olaydaki en suçsuz kişi oydu.

Hepsi teker teker geçmiş olsun dilekleriyle beraber onları korkuttuğum için yaram iyileştiği zaman intikamlarını alacaklarını söyledikten sonra sorular sormaya başlamışlardı. Biri alnımdan ateşimi ölçmeye çalışıyordu, bir diğeri bacaklarıma masaj yapıyordu, bir diğeri nedensiz bir şekilde parmaklarımı oynatıp oynatamadığımı kontrol etmeye çalışıyordu. Yoğun ısrar ve isyanlarım sonucunda hepsini başımdan atmıştım. Hepimiz bir süre sonra eski neşemize dönmüştük. Hatta narkozun etkisindeyken söylediklerim nedeniyle benimle baya dalga da geçmişlerdi. NamJoonun ufak kahkahası kulaklarıma dolunca gözlerimi devirmeden edemedim. Eminim hayatımın sonuna kadar sırf bu yüzden benimle dalga geçecekti.

"Gülme Joon! Ben buradan bir kalkayım o zaman göstereceğim sana."

"İyi ki videoya çekmiştim Taehyung. Elim de büyük bir koz var artık!"

"Video mu çektin bir de?! Pü, zaten sana gıcığım JungKook. Kafanı kırmaktan asla çekinmem."

JungKook omuzlarını silktikten sonra deli gibi gülen Joon'a katılmıştı.

"Hayır anlamadığım şu, insan narkozun etkisindeyken nasıl doğum yapabilir? Elini SeokJine uzatıp 'bebeğimiz geliyor sevgilim' deyip ağlamaya başladın."

Utançtan yanaklarım kızartılan kaş göz işaretiyle susmasını söylüyordum ama ellerine bir koz geçmişti, bunu sonuna kadar değerlendireceklerinden emindim.

"Peki sonra ıkınmaya başlaması! SeokJin hyungun tepkisi de efsaneydi. Gerçekten bir şeyler geldiğini düşündü herhalde. Gözlerini kocaman açıp çarşafın altına baktı!"

SeokJine baktığımda eliyle yüzünü kapatmıştı. Tatlı herif, her hareketi de bebek gibiydi bunun yahu!

"Ben bile bir ara sorguladım Kookie, çok gerçekçiydi."

"Sen de mi Jimin?!" Jimin özür dileyen bakışlarının altında kıs kıs gülüyordu. Cıkcıklayıp arkama yaslandım.

"Abartmayın bir şeyi de ya. Ne var yani? Narkoz bu."

"Taehyung yalnız kendine geldiğinde de ilk önce bebeğini sordun farkında mısın?" NamJoona gözlerimi kısarak kötü kötü baktım. Evet kendimi çok kaptırmıştım ama ne yapsaydım yani? Hayal gibi hatırlıyordum o anları. Hastanede olduğumu tam olarak kavradığımda da gerçekten o anın yaşandığını düşünmüştüm.

"YoonGi hyung şunları da alıp çıksan mı acaba? Nur yüzlü sevgilimle bir türlü baş başa kalamadım. Oturup ağlayacağım ama şimdi!" Yanımda oturduğu için kulağına doğru fısıldadığımda gülümseyip saçlarımı karıştırmıştı. Ardından yemek yemeği bahane edip hepsini yaka paça odadan dışarı atmıştı.

Sonunda baş başa kalabildiğimizde kafamı SeokJine çevirip yüzümü astım. "Artık yüzüme bakacak mısın SeokJin?"

Başını kaldırıp birkaç saniye gözlerimi baktıktan sonra yine rotasını boş duvarlara çevirmişti.

"Bakıyorum zaten."

"Kendini suçladığını biliyorum ama bu çok saçma! Benim oraya gitmem aptallıktı. Niye tüm yükü kendin omuzlamak istiyorsun ki? Yüzüme bile bakamıyorsun, oysa ben seni çok özledim. Saatlerdir sana sıkıca sarılmanın hayalini kuruyorum." Sızlayan burnumu çekip pijamamın ipleriyle oynamaya başladım. O ise yere bakarak elleriyle uğraşıyordu. Aramızda pek mesafe yoktu.

"Taehyung o kadını hayatına sokan benim. Seni ikinci kez kaybedişimdi. Öyle korkunçtu ki yanına gelmeyi çok istedim. Yüzüne bakamıyorum çünkü sana yaptıklarım çok, çok fazla. Öyle canını acıttım ki bir daha dokunmaya hakkım yokmuş gibi hissediyorum. Sana sıkıca sarılmayı ben de çok istiyorum ama... Olmuyor işte. Hak etmiyorum."

"Aptalsın sen. Sen dememiş miydin bana sarılınca tüm acılar geçer diye, gel bu acı tekrar geçsin."

Yatakta biraz yana kayıp boş yeri patpatladım. Dolu dolu gözleriyle kısacık bakıştıktan sonra lafımı ikiletmeden koşar adımlarla yanıma geldi. Poposunun kenarıyla oturup kollarını yarama dikkat ederek bedenime sardı. Saçlarıma sayısız öpücükler kondurup kulağıma doğru fısıldadı.

"Şu koca dünya sen olmuşsun bana, sevgilim."

————————

"Evet baba çok iyiyim."

"Emin misin? Annen seninle kalsın istersen."

Gözlerimi devirip derin bir nefes verdim. "Emin ol senin anneme benden daha çok ihtiyacın var babacığım. Hem buradaki 6 kişi ne güne duruyor? Ben kendimi onlara baktırırım, siz merak etmeyin."

Babam zoraki bir şekilde kabul edip çocuklarla vefalaştıktan sonra odadan çıktı. İşi nedeniyle artık geri dönmeleri gerekiyordu. Beni bıraktıkları için içleri rahat değildi, farkındaydım. Sanırım tek çocuk olmamın verdiği hassasiyetti bu.

Annem yanıma gelip yanaklarıma sulu öpücükler kondurup geri çekildi. Yanımda dikilen SeokJine dönüp "Oğlum sana emanet SeokJin. Ona benim kadar iyi bakacağına eminim." dedi. Yanaklarım hafiften kızarmaya başlamıştı. Resmen annem ve sevgilim ciddi ciddi tanışmışlardı!

"Merak etmeyin efendim, ona çok iyi bakacağım."

Annem kafasını sallayıp bana göz kırptı. "Anlattığın kadar da yakışıklıymış cidden. Maşallah boy, pos, endam... Ne ararsan var! Bana bak fındık burunlum, sakın kaçırma bu çocuğu yoksa seni bizim SeongYeon'nun sümüklü kızıyla baş göz ederim!"

Bizimkilerden ufak kahkahalar yükselirken gözlerimi kocaman açıp saklanacak bir delik aradım.

"Anne! Tanrı aşkına böyle ulu orta yerde söylenir mi hiç?! Rezil oldum ya öf ama!"

"Ne rezili yahu! İlk okula gidene kadar poponu bile ben yıkıyordum, annenden mi utanıyorsun?! Aşk olsun."

Ellerimle yüzünü kapatıp yatakta aşağıya doğru kaydım. "Anneciğim tamam. Hadi babam bekliyor seni."

Annem son kez herkesle vedalaşıp kazasız belasız odadan ayrıldığında derin bir oh çektim. Bizimkilere ömür boyu yetecek malzeme çıkmıştı yine.

Tam dalga geçmemelerini söyleyecekken odanın kapısı büyük bir gürültüyle açılmıştı. MiSoo elinde tuttuğu Bay Pottişle beraber bana doğru koşuyordu.

"Aşk! İyileşmişsin! Seni özledim."

SeokJin küçük kızı kollarından tutup yatağa oturttu. MiSoo minik ellerini boynuma sarınca ben de ona sıkıca sarıldım. Her ne kadar Chucky de olsa, hem ilişkinizdeki hem de hayatımızdaki yeri bambaşkaydı. Birçok sorunun üstesinden onun sayesinde gelmiştik. Birçok şeye yine o vesile olmuştu.

"Kız MiSoo büyüdün mü sen iki günde? Amanın ben de seni özlemişim."

Kendini geri çekip göz kırptı. "Tabii ki büyüyeceğim. Büyüyüp Jinnie'yle evleneceğim unuttun mu?"

Gözlerimi devirip arkama geri yaslandım. "Formunu da kaybetmemişsin hiç. Hala aynı inatçılık!"

"Al sana Pottişi getirdim. Çabuk iyileşmene yardımcı olur."

Bay Pottişi kucağıma alıp ufak bir teşekkürün ardından saçlarını karıştırdım.

"Biliyor musun, Jinnie çok üzgündü. Onu hastanede görünce çok korktum. Gözleri balon gibiydi ve gözleri sürekli işiyordu. Yanıma bez bile almamıştım ki! Bir de o kötü kız geldi. Jinnie'ye bağırdı. Ben de ona bağırdım. Jinnie katil değil dimi Aşk?"

Kaşlarımı çatıp SeokJine döndüm. "Değil tabii ki Chucky. Hem onu diyen kim SeokJin?"

SeokJin cevap verecekken bugün kaçıncı olduğunu bilmediğim bir şekilde kapı hızlıca açıldı. SooJi koşarak yanıma gelip iki eliyle suratımı kavradı.

"Aman Tanrım Taehyung! Sen iyi misin? Çok korktum sana bir şey olacak diye!"

Kendimi zar zor ellerinden kurtarıp ufak bir tebessümle kafamı salladım.

"İyiyim ben SooJi, merak etme."

"Sen kötü bir kızsın! Git buradan!"

MiSoo, SooJi'nin ellerini üzerimden ittirdiğinde onları söyleyenin SooJi olduğunu anlamıştım.

"Ne saçmalıyorsun sen ufaklık?"

"Jinnie'ye bağırdın!"

"Hak etti çünkü! Ufacık boyunla büyüklerin işine karışma."

SeokJin öne atılıp buz gibi sesiyle "Onunla bu şekilde konuşamazsın." dedi. SooJi karşı atağa geçecekken olayın büyümemesi adına ikisini de durdurdum.

"Hey hey tamam! SooJi olan hiçbir şey SeokJinin hatası değil. Onu bu şekilde suçlamaktan vazgeç. Bana zarar veriyorsun. Eğer hayatımdaki insana karşı böyle bir nefret besliyorsan lütfen beni de aklından ve kalbimden çıkar. Yıpratıyorsun."

SooJi bir şey diyecek gibi olmuştu ama dolu dolu gözleriyle odadan çıkmaktan başka bir şey yapmamamıştı. Onu seviyordum, ona çok şey borçluydum ama bu kadarı fazlaydı. SeokJine ve bana daha fazla zarar vermesine müsade edemezdim.

"Taehyung... Bunu yapmak zorunda değildin. Yani benim yüzümden arkadaşlığınızı bitirmek..."

Ellerimi SeokJinin büyük elleri üzerine yerleştirip gülümsedim.

"Olması gereken buydu sevgili-"

"SeokJin!"

YoonGi hyung tabiri caizse kendini yırtarak odaya girdiğinde elimi kalbime yerleştirip sakinleşmeye bekledim. Vurularak ölmemiştim belki ama bu gidişle korkudan ölecektim.

Ayrıca bu kapı bugün sürekli açılmak zorunda mıydı?!

"Neler oluyor YoonGi?"

"MinHo aradı. Bahçıvanı bulmuş, onu almaya gidiyormuş."

—————

Merhabalar :') Çok hüzünlüyüm çünkü sonraki bölüm final 🥺Oturup ağlayabilirim her an 😭 Neyse hüznümün geri kalanını final bölümünde yaşamaya devam edeceğim.

Bir haberim daha var, ben bir şey yaptım. Daha doğrusu biz bir şey yaptık 🤭 anonymgenie bebeğimin tavsiyesi ve fikriyle beraber güzel bir mangayı TaeJin'e uyarlayıp yeni bir fiction yazmaya karar verdim. Şimdi tanıtım bölümü yayınladım, Komorebi bittiği zaman hızlı bir şekilde o kurguya bölüm eklemeye başlayacağım. Umarım batırmam ve ortaya güzel bir şey çıkarabilirim, sizler de beğenirsiniz 🥺💜

Continuă lectura

O să-ți placă și

223K 9.3K 38
ʜᴇʀ şᴇʏ ꜱᴀʟᴀᴋ ᴋᴀʀᴅᴇşɪᴍɪɴ ʏᴀʟᴀɴıʏʟᴀ ʙᴀşʟᴀᴅı... ꜱɪᴢ: ᴅᴇʟɪᴋᴀɴʟıʏꜱᴀɴ ᴋᴏɴᴜᴍ ᴀᴛᴀʀꜱıɴ!
60.9K 4.5K 29
jungkook kendisine takıntılı eski kız arkadaşından kurtulmanın tek yolunu eşcinsel olduğunu ileri sürmekte görüyordu ve bunun için taehyung'tan yardı...
6.5K 624 11
Tanrı'nın doğası vahşidir, Jimin. Sen, değilsin. / Slow update.
64.3K 5.7K 14
Şöyle diyor Königsberg: "Zaman, doğanın her şeyin aynı anda olmasını engelleme yoludur" Oysa o, öyle bir zamanda geldi ki sanki her şey aynı anda ger...